vote ve yorum bırakmayı unutmayın
harika sabah sınıfa girdiğinde herkes toplanmış ve telaşlıydı. sanki az önce bir kavga bitmiş gibiydi. harika oğulcanın yanına oturduğunda
"noldu ya?" diye sordu.
"asiyeyle doruk ayrılmış."
harikanın yüzünü bir gülümseme kapladı.
"niye gülüyorsun çok mu komik?"
"iyi olmuş. her hafta ayrılıp barışıyorlar zaten."
"iyi mi olmuş?"
"hıı."
oğulcan ciddi bir ifadeyle harikaya bakıyordu
"yani, beni ilgilendirmez de... üzülecek değilim." dedi harika.
"yorum yapmayacağım harika tadımız kaçmasın."
"ne var ya?"
o sırada asiye ve doruk birbirine bağırarak sınıfa girdiler.
"biraz bekleseydin be. biz senle daha yeni ayrıldık biraz bekleseydin. ya sen hiç mi üzülmedin? hiç mi sevmedin beni?" dedi doruk.
"karma!" diye bir ses duyuldu.
bu harika'ydı. herkes ona baktı."ne?" dedi doruk.
"karma diyorum dorukcum, karma. bu aralar herkes yaşattığını yaşıyor."
"kimmiş o yaşattığını yaşayan harika? daha açık konuş da bilelim." dedi burnundan soluyan doruk.
"birini üzdüğünüz için asla mutlu olamayan 2 gün barışık kalamayan siz mesela."
"kimi üzmüşüz? sınıfta benim göremediğim masum bir melek falan var herhalde."
"senin az önce kurduğun 'daha yeni ayrıldık biraz bekleseydin sen beni hiç mi sevmedin' cümlelerini defalarca kuran, unutamadığı için takıntılı muamelesi gören birini. ama sen bu konuda şanslısın bak, kimse sana 'asiyenin peşini bırak artık o başkasını seviyor' demiyor."
doruk verecek cevap bulamamıştı. birkaç saniye sonra hoca sınıfa girdiğinde herkes susup yerine geçti. ders bitip teneffüs zili çaldığında oğulcan yerinden fırlayıp sınıftan çıkarken harika'ya da "benimle gel" işareti yaptı.
koridorun ıssız bir köşesinde durdular. oğulcanın yüzünde ciddi bir ifade vardı.
"sevgilim? ne oldu?" diye sordu harika.
"sen doruk ve asiye'yle uğraşmayı ne zaman bırakacaksın harika?"
"ya tamam, tutamadım kendimi. hem uğraşsam ne olacak ki? seninle birlikteyiz diye bana yanlış yapan insanlarla can ciğer olmayacağımı söylemiştim sana."
"en iyisi şöyle sorayım, sen doruk'u ne zaman unutacaksın harika?"
"ne?"
"dışarıdan nasıl göründüğünün farkında değil misin gerçekten? biz seninle birlikteyiz ve sen hala eski sevgilini kıskanıyorsun."
"oğulcan saçmalıyorsun. sonradan pişman olacağın şeyler söyleme."
"kıskanmıyorum diyemiyorsun değil mi?"
"tabii ki kıskanmıyorum! beni neyle suçluyorsun sen ya?" sesi yükselmişti.
"suçlanacağın şeyler yapma o zaman. sen neden onları rahat bırakamıyorsun ya? o kadar insanın içinde bizi ne duruma düşürdüğünün farkında mısın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gel ya da git // oğhar (harika & oğulcan)
Fanfictionboom, gone, yeah, we move on even if we try to forget love will remember you and love will remember me i know it inside my heart forever will forever be ours even if we try to forget love will remember