ABİLERİMM

BÖLÜM 1 "ÇETE"

          "Lan gavat Oğuz, mal mısın oğlum" diye bağıran Caner'i sakinleştirmeye çalışıyorduk ama nafile bir çabaydı." Lan hadi hocayı kafalarsın ağzından laf almaya çalışırsın anlarım, hadi sınav sorularının örneklerini istersin ona da okey, ama sınav sorularını müdürün odasından almak ne LAN"

              Caner Oğuz'u bu şekilde azarlarken Demir'e fısıldadım "Ulan sakinleştirmeye çalışıyoruz ya Caner'i, bence boş verelim sakinleşmesin. Baksana Oğuz hak ediyor." Demir önce Oğuz'a sonra da Caner'e baktı ve bana cevap verdi " Bence de, baksana gerzek gerzek hareket ediyor zaten." Kıkırdadım. Ama gerçekten de gerzeklik yapıyordu. Birden Caner Oğuz'un ensesine patlattı. "Lan yerinde dur" diye kükredi. Çağrı derin bir nefes verdi. " Ne yapacağız siz onu düşünün tartışmak yerine" diye mırıldandı.  

                  Olayı en başından beri dinlemeyen ve uykusundan yeni uyanan Merih " Abi olay ne ki?" diye sordu uykulu bir sesle. Caner sabır diledi. Ben hemen atladım. " Bak şimdi olay-" sözümü kesen, ilk defa bu konuda konuşan Emir oldu. " Olay bizim süpersonik zeki(!) malın sınav kağıtlarının örneğini çalıp kamera kaydını silmemesi" Sinirle Emir'e çemkirdim. " Lan ben anlatıyordum sen niye beni böldün? Bu bugün 8 oldu!" Omuz silkip dil çıkarttı. "Piçlik olsun diye" Sabır diledim. Merih kınayıcı bakışlar atarak "Siz ikinizin- Oğuz ve Emir'i gösterdi- sıfatını sıçam" deyip uyumaya devam etti. 

             Nefes verip "Ben galiba bir çözüm buldum" diyen Çağrı'ya döndü tüm bakışlar. Caner Çağrı'nın yakasına yapıştı. "Hemen söyle" sonra da Oğuz'a dönüp "Şunun götünü kurtaralım" dedi. Çağrı kendini Caner'den kurtarıp sözüne devam etti. " Aslında plan basit, müdürün dikkatini dağıtıp kamera kaydı siliyoruz." Emir atlayıp "Ya da-" bu sefer sözünü ben kestim. " Emir müdürün kızını tavlasın kamera kaydı ona sildirsin." Emir'e bakıp devam ettim." Bunu söyleyecektin değil mi?" Emir bana çemkirdi. " Lan ben anlatıyordum sen niye beni böldün? Bu bugün 8 oldu!" Omuz silkip dil çıkarttım. "Piçlik olsun diye" Sabır diledi. Diğerleri bu dejavu gibi repliğe göz devirip önlerine döndü.

             Çağrı çantasından kağıt çıkarıp anlatmaya başladı. "Şimdi ilk önce müdür dışında kimsenin odada olmamasını sağlayacaksınız. Bu görev Merih ve Demir'de" ikisi de onaylayan mırıltılar çıkardı. " Sonra müdürün kızının orada asla ama asla bulunmaması gerekiyor. Emir bu görev sende." Emir ortaya çapkınca bir bakış atıp göz kırptı. " Tamam kızı tavlıyorum o zaman" deyip uzaklaşırken Çağrı ona seslendi. "Emir kıza umut verip sonra da yüz üstü bırakma sakın!" Emir göz devirdi. "Tamam çapkın olabilirim ama pezeveng değilim. Neyse BEHLÜL KAÇAR!!" deyip fırladı.  

    (Y/N: Siz de çapkın olun PEZEVENG olmayın! ÇAPKIN OL PEZEVENG OLMA!!!)

           "Sonra birinin müdürün dikkatini dağıtması gerekiyor. Defne ve Caner bu iş sizde." Çağrı'yı onayladım "Oldu bil kaptan!"  Caner "Aklıma bir şey takıldı. Nasıl dikkatini dağıtacağız?" diye sordu. En başından beri bizi sadece izleyen Merih uykulu bir sesle "Soru götürün, soru çözmeyi çok sever o" diye mırıldanıp tekrar uyudu. Caner Merih'i göstererek "Uyku yarıyor buna" dedi. Onu gülerek onayladık.  Çağrı "O zaman ben de kamera kayıtlarını silerim." diye kendine görev edindi.

              Oğuz "Eeee? Ben ne yapacağım?" diye sorunca bu sefer ben cevap verdim. "Lan sen gelme, bi yerinde dur. Zaten götünü zor kurtarıyoruz, yeni bir bela alma başına." biye Oğuz'u azarladım. Oğuz da homurdanarak beni onayladı.

                  Herkes görev yerlerine dağıldı.  Caner "Bizim müdür felsefecidir felsefe sorusu soralım zaten 1 saat sürer sorunun cevabını söylemesi." diye fikir sundu. Fikri benim aklıma yattı. Hemen onayladım onu "Harika, hadi felsefe kitabını da al ve gel." Caner homurdanmaya başladı "Zaten getir götür ayak işlerini hep Caner yapsın. Caner onu getir, Caner şunu götür. Caner kadar başınıza taş düşsün." Onun bu isyanlarına göz devirdim.