İrem

132 7 2
                                    

Bir anda perdenin çekilmesiyle yerimden fırladım cama dokunan kimse yoktu Poyraz sandığım çocuk yerinde yatıyordu ancak perde çekilmişti bir anda camda beliren kedi beni korkutsada içimi rahatlatmıştı yani o kedi pencereye çıkmaya çalışırken kapatmış olmalı diye düşündüm o anda bir ses duydum

''Ah aptal Pamir şimdi düşüceksin camdan'' çocuk kedinin kafasına yavaşça vurarak onu camdan aldı o sırada beni gördü ve kendisinin sessiz sandığı bir şekilde tısladı

''Allah kahretsin'' 

''Ne o seni yarı çıplak gördüm diye utandınmı'' dedim gülerek

''Çocuk gibisin'' dedi umutsuzca

''Sanane bu da benim duygum'' dedim gözlerimi kısarak

''Tamam'' dedi geri kendini yatağa atıp bende biraz başımı camdan uzattım

''Ben İrem'' dedim 

''Hı biliyorum'' dedi soğuk bir sesle

''Nerden'' diye sordum ağızım O şeklini almıştı elinde tuttuğu telefon bir anda yüzüne düştü düşe kalka cama geldi 

''A-annem söyledi'' dedi perdesini çekemeye çalışırken 

''Takılmış o beceriksiz bu kadar kurtulmak istiyosan ben çekerim perdemi'' diyip perdeyi hızlıca çektim bir kaç dakika sonra odamın kapısı çaldı gir diye bağırdım giren Timur ve Merveydi Timur koşarak yatağa atladı Mervede hemen perdeyi açtı ve açar açmaz 

''Oha'' diye bağırdı o sırada Poyraz başını bu tarafa çevirdi yataktan kalkıp üstüne bir tişört geçirdi telefonu camın yanındaki çekmeceye koyup o çekmecenin altından başka bir telefon alıp kapıyı sertçe vurarak odasından çıktı bende camdan uzanıp arkasından bağırdım

''Ukala'' aşağı indiğinde sarışın bir kıza sarıldığını gördüm. Meraklı ben eğer o kızın kim olduğunu öğrenmezsem içim rahat etmezdi bu yüzden dolaptan deri montumu ve deri ayakkabılarımı alıp koşarak aşşağı indim o sırada Timur ve Merveyede beni takip etmelerini yada kafalarına göre takışmalarını söyledim ki beni ezerek kapıya vardılar hayvanlar hemen üstümü ve ayakkabımı giyip evden çıktım ve o kızla Poyrazı takip etmeye başladık. Poyrazla kız el ele tutuşmuşlardı bir anda gidip ''Hayırdır canım ya'' diye aralarına giresim geldi ama ben onların arasına girme düşüncesindeyken olar kafeye girmişlerdi hemen yanımızda duran şapka dükkenı gözüme çarptı Merve ve Timura gelin işareti yaparal Şapkacıya girdim onlarda gelince 3 şapka ve 3 gözlük aldık daha sonra Poyrazların girdiği kafeye girip onların tam arkasına oturduk. Poyrazı dinlemeye başladım o sırada Merve ve Timurda didişiyorlardı 

''Bak Selen benim amacım seni üzmek değil''

''Biliyorum Poyraz senin amacın kendini avutmak sen hiç bir kıza bağlanamazsın ama zaten bir kıza bağlısın sen aptalın tekisin Poyraz''

''Bak Selen ger-''

''Bak Selen bak Selen başka dediğin bir şey yok o yüzden sus ve beni dinle Poyraz'' dedi kız arkasına yaslanırken o sırada Poyrazda derin bir iç çekerek camdan dışarı baktı ve kollarını başının arkasına koydu sonrada

''Dinliyorum'' dedi sesi çok soğuktu

''Poyraz beni sevmediğini zaten biliyorum benimle çıkmanın tek sebebi ''belki onu unuturum'' demen ama bu hiç bir işe yaramaz sen ona bağlısın bunu hepimiz biliyoruz senin yapman gereken bana yaptığın gibi kızların duygusuyla oynamak değil gidip o kıza duygularını açmak ben artık sana değer verdiğim için her gün sana bağlıymış gibi yaşamaktan bıktım Poyraz sana tek söyleyeceğim git  ve o kızla konuş.''

''Ölürüm dah-''

''Yeter Poyraz ben gidiyorum'' diye ayağa kalktı kız gerçekten acı verici olmalı sevdiğin çocuğun her gün sana başka bir kızı anlatması o sırada Poyraz ''Ağğ'' diye bağırıp masaya yumruk attı sonrada kızın arkasından bağırdı.

''Sende git Selen sende git'' kız biraz duraksayıp Poyraza baktı başını sağ sola sallayıp ''Giden ben değilim sensin ve gidenin ben olduğunu düşünüyorsan o zaman tek giden benim.'' dedi kız eliyle gözünü silerek kafeden çıktı o sırada Poyraz elindeki bardağı yere atıp

''İşte bu yüzden İreme onu sevdiğimi söyliyemiyorum Selen işte bu yüzden seni ağlattığım gibi onu da ağlatmaktan korkuyorum ben ben bunu hiç istemezdem seni üzmek ona bağlanmak hiç istemezdim allah kahretsin ki babama benzmememeye çalışsamda onun yaptığını yapıyorum'' arkasında asılı olan deri montunu alıp kızın arkasından koştu tam şapkacının önünde kızın kolundan tutup onu dudağından öptü. Gözlerimden akan bir kaç damla yaşı hissedip sildikten sonra yerimden kalkıp koşarak onların yanına gittim ikisini ayırıp sertce Poyrazı tuttum.

''O konuştuğunuz İrem ben değilim demi yani ben olamam hem of özür dilerim beni daha bu sabah görmüş bi çocuk bir kızın içine işliycek kadar beni anlatmış ol-''

''Napıyosun İrem gel buraya'' diye kolumdan çekti Timur. Mervede ''Ahaha kusura bakmayın deli işte naparsın'' diyerek başındaki şapkayı o kızın başına koyarak bize yetişti.

Umarım beğenirsiniz seviliyosunuz :* :)) media Poyraz

ÇATI KATIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin