Red [MinSung]

¹

Bir kez daha öptü kollarının arasında uyuyan sevgilisini. Onu hiç kaybetmemek istiyordu. Her kötülükten korumak istiyordu. Ondan asla ayrı kalmayacaktı. Zaten istesede kalamazdı. Çok seviyordu.

Berbat hayatını güzelleştiren tek şeydi şuanda izlediği. Ne kadar baksa doyamıyordu güzelliğe.

Ve bir kez daha öptü canından çok sevdiği sevgilisini.

Uyuyan beden yavaşça gözlerimi araladığında büyük olanın onu izlediğini gördü. Küçüğün uyandığını gören gülümsedi yavaşça.

"Günaydın..." dedi büyük olan.

"Günaydın" sesi boğuk çıkmıştı yeni uyandığı için. Dudaklarına bir öpücük bırakıp tekrar hayran olduğu yüze baktı.

"Uyanınca çok güzel oluyorsun" küçük olanın yanakları anında rengini değiştirirken Minho kolunu ince bele sarıp kendine çekti. Ve onun göğsüne yatmasını sağladı.

Sol kulağını ve elini çıplak göğüse koyarken utancını unutmaya çalışıyordu.

"Dün geceden sonra böyle şeylere utanabilmen seni dahada tatlılaştırıryor bebeğim" sarı saçlı kıkırdadı. Kırkırtılarının yanında tekrar kızarırken üstte olan elini koyduğu yere vurdu.

"Sus Minho. Canım yanıyor zaten" bu sefer Minho kıkırdarken sevgilisinin saçlarına bir öpücük bıraktı. "Özür dilerim meleğim. Bazen güzelliğinde kendimi kaybediyorum"

Minho elini Jisung'un sırtından çıplak kalçasına indirip masaj yapmaya başladı.

Jisung sevgilisin bu hareketiyle mayışırken gözlerini kapattı. Kızıl saçlı elini tekrar ince bele çıkarırken konuştu. "Hadi bebeğim kalkalım sen duşa gir bende bir güzel kahvaltı hazırlayayım"

Jisung merakla Minho'ya baktı. "Sen duş aldın mı?" Kafasıyla onayladı ona yöneltilen soruyu. "Evet. Dün gece sen uyuduktan sonra"

İkiside doğrulurken Jisung sızlandı. Minho gülüp kucağına aldı kendinden küçük bedeni. Onu banyoya bıraktıktan sonra kendisi mutfağa geçip sevgilisine bir şeyler hazırlamaya başladı.