SAAT'İN SIRLARI

120 12 2
                                    

Bu dünyada bazı kehanetler verdır ama onlara kehanet demek doğru olmaz çünkü onlar asıl gerçeklerdir.

- Eee biri bize bir şey anlatmıcak mı?

- Sakin ol Barış. Anlatıcaz neler olduğunu.

Osman konuyu güzelce anlattı fakat Buluşma kısmını anlatmadı. Ne olmuştu orda? Hangi bilgiyi öğrenmişti? Fakat o sanki orada olanlar yaşanmamış gibi anlatıyordu. Osman herşeyi anlattı ve...

"Şebnem İngiltere'de eğitim görmüş. Kısa süreliğine İstabul'a gelmiş fakat kalıcak yeri yokmuş. Ben bizim evde kalabilceğini söyledim. Eee nede olsa hayatımı kurtardı değilmi. Neyse benim biraz kestirmem gerekiyor. Sonra bende size katılırım." diyip odasına çıktı.
" Hadi gidelim şu saatçiye bi uğrayalım . Bekir sen de al şu saati inceli bi. Belki bir şey çıkar."

- Merak etmeyin bu saat bende...

- Hadi bakalım çekirge

- Sen sus Göknur.

Diye tersledi bekir. Bekir ve Göknur herzaman tartışıcak bir konu bulurdu nede olsa.

Barış ve Göknur çıkıp saatçiye doğru yöneldiler. Hızlı adımlarla yürümeye başladılar.

Barış birden "Biz en son Halit Ustayı orda bırakmıştık" dedi ve koşmaya başladı.
Göknur'da onunla birlikte koşmaya başladılar. On beş dakika sonra oradalardı fakat ceset yoktu. Aytiyetten sanki hiç bi şey olmamış gibi her şey düzenlen mişti.

EVDE...

- İşte böyle...

- Gerçekten çok olay yaşamışsınız.

- Başımıza gelmeyen kalmadı.

- Ben biraz uzanıcam sonra konuşsak olurmu Bekir?

- Olur olur sen rahatına bak Şebnem.

Şebnem odaya girdi. Bekir hala saati inceliyordu. Aniden saatin arkasındaki küçük kapağı ferk etti. Eli bir bıçak alıp zorlamaya başladı fakat kapak Bekir karşısında direnmeye çalışıyordu. Fakat bu direniş fazla sürmedi ve kapak açıldı. Bekir yavaşça kapağı açtı. İçinde birşey yazıyordu fakat bakarak okunamıcak kadar küçüktü. Barış eline büyütecini alıp yazıyı okumaya çalıştı ve şu yazıyordu; "Her çiçek her bahçede yetişmez."

SAATÇİDE...

Yine hiç bir şey bulamamışlar ve elleri boş dönüyorlardı. Barış ve Göknur artık eli boş dönmek istemiyordu.
Barış ve Göknur kütüphaneye saatler hakkında bilgi bulmaya gittiler. Oradanda eli boş ayrıldılar.

Barış kısık bir sesle;

- Belki Bekir bir şey bulmuştur.

Diye mırıldandı.

Eve yaklaşmışlardı fakat ikiside bir şeyler düşünüyordu. Birden arkadan bir gölge geçti. İkiside bir an irkildi ve hızlı bir şekilde sağa sola bakındılar. Kimseyi göremediler. Ardından da hızlı adımlarla oradan uzaklaştılar. Sonunda eve gelmişlerdi.
Kapının çalmasıyla bir an korktu Bekir fakat hemen elindekileri masaya bırakıp kapıyı açtı. Karşısında Barış ve Göknur'u görünce "Bir şey bulabildiniz mi?"diye sordu.
Kapı sesine Şebnem'de uyanmış ve kapının oraya helmişti. Hep birlikte Bekir'in çalıştığı odaya geçtiler. Aynı soruyu busefer Barış sordu; "Bir şey bulabildin mi?".
Bekir saatin arkadaki kapağını açarak "işte bunu" dedi. Şebnem; " Bakabilirmiyim?"diye sorarak elini uzattı.
Bekir saati Şebnem'e verdi. Şebnem arka kapağı açtı ve sesli bir şekilde yazıyı okudu: "Her çiçek her bahçede yetişmez." Evdeki herkes yazıdan bir anlam çıkarmaya çalışıyordu. Sonra herkes saati inceledi ama farklı bir ipucu bulamadılar. Barış telefonunu çıkardı. "Ayça Hanımdan birmesaj var." diye diğerlerine seslandi. Herkes dikkat kesilmiş Barış'ın gözüne bakıyordu. Barış ise mesajı okuduğunda çok şaşırmıştı. Osman oturduğu yerden seslenerek "Ne demiş?"diye sordu.
Barış orta bir sesle okumaya başladı.

Çocuklar beni beklemeyin belki hiç belkide uzun bir süre geri dönemicem. Ev Osman ve sana emanet. Dikkatli olun. Fakat bu numaradan bir daha bana ulaşamazsınız. Sağlıcakla...

GİZEMLİ CİNAYETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin