↬1↫

2.2K 132 136
                                    

-
İyi okumalar🍃
-

Ymir ile birlikte birazdan başlayacak olan fransızca dersine gidiyordun.

Okulunda yabancı dil dersleri her zaman farklı bir sınıfta yapılırdı ama sen bu konuda çok huysuzdun. Haftada iki kez dört kat inip çıkmak seni yoruyor ve sinirlendiriyordu.

"Hey, tamam artık. İnsanlara katilmişsin gibi bakmayı kes." Diye uyardı Ymir.

"Peki, peki." Dedin yüzüne sahte bir gülümseme takınarak ve beraber dil sınıfına girdiniz. Sen oturmak için yer ararken yanınıza Historia geldi.

"Ymir! Beraber oturalım."

Ymir, önce sana baktıktan sonra Historia'ya döndü.

"Üzgünüm üzümlü kek, (y/n) ile oturacağım. Ona sözüm var."

"Aa anladım, merhaba (y/n)." Dedi Historia, sana dönerek.

"Merhaba." Dedin ve devam ettin. "Ymir, Historia ile oturabilirsin. Sonuçta ilk defa tek oturmuyorum."

"Ama..." derken Ymir, onun sözünü kestin.

"İtiraz istemiyorum!"

"Teşekkürler (y/n)." Dedi Historia ve Ymir'i kolundan çekiştirerek kendi sırasına götürdü.

"Pekâlâ..." diye iç çektin ve o sırada sana el sallayan Mikasa'yı gördün. Onun yanına gitmen için sana işaret ediyordu.

Onun yanına doğru ilerledin ve yanına oturdun.

"Selam (y/n)!"

"Selam Mikasa." Derken bir yandan da çantandaki fransızca kitaplarını çıkartıyordun.

"Eren, beni umursamayıp bugün benimle buluşmak istemedi. İnanabiliyor musun?" Diye sordu Mikasa.

Çantanı bir kenara bırakıp Mikasa'ya doğru döndün.

"Nasıl olabilir bu? Siz tencere ve kapağı gibisiniz." Diyorsun şaşırarak.

"Ama Eren öyle düşünmüyor." Diyor Mikasa dudak büzerek.

"Kafasını kıralım." Diyorsun gülerek.

Mikasa da gülmeye başlayınca biraz daha sohbet ediyorsunuz fakat hocanın gelmesiyle önünüze dönüp dersi dinlemeye başlıyorsunuz.

"C'est mon livre. Ce livre est le sien." Diyor fransızca hocası, masanın üzerindeki kitabı göstererek. Sen ise çeneni eline yaslamış bir şekilde dersi dinliyorsun. Fransızca dersini seviyorsun ama bu hocanın anlatış tarzı hoşuna gitmiyor. Keşke başka bir dil seçseydim, diye geçiriyorsun içinden.

O sırada masaya resim çizen Mikasa'ya gözün çarpıyor.

"Harika." Diye mırıldanıyorsun sessizce. Mikasa, sana dönüyor ve tebessüm ediyor.

"Ah, teşekkürler." Diyor ve çizim yapmaya geri dönüyor.

O sırada aklına gelen şey ile eline bir kalem alıyorsun ve masaya birkaç şey yazmaya başlıyorsun.

"Selam, ders çok sıkıcı ilerliyor. Başka bir derste olmayı tercih ederdim. ^^"

Yazdığın şey ile Mikasa durup sana dönüyor.

"Bu da ne?" Diye soruyor sana, hocanın duymayacağı bir sesle.

"Öylesine, belki yazan olur..."

-

ᴍᴀsᴀᴅᴀᴋɪ ɴᴏᴛ (ᴇʀᴇɴ x ʀᴇᴀᴅᴇʀ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin