|Ekip|

53 13 14
                                    

"Kırgınlığı herkes nesneler üzerinden örneklendirir. Bunu duyanlar da ben insanım der ancak nesneler, kırgınlığın en büyük temsilcileridir..."

Siz: Sabah sabah vahiy mi indi kafana? Hayırdır yani?

Fetih: Aybike getirecek misin şunu?

Ben: Of tamam be! Yedi aylık sanki!

Cahil Cühela: Evet, sabah sabah vahiy indi. Tövbe estağfurullah ya, kızım günaha mı sokacaksın beni?

Siz: Tek günahın buymuş gibi...

Pamir: Aybike! Ne yapıyorsun orada? Eğer göstermek istemiyorsan dürüstçe söylemen yeterli.

Ben: Lan tamam, bekle!

Telefonumu nihayet Fethi'nin eline emanet ettiğimde korkudan yerin dibine girecektim.

Ahsen: Ooo ekip toplanmış.

Ömer: Gel gel, eğlence var.

Pamir: Aybike Hanım ve gizli aşkının- ay pardon Cahil Cühela'nın mesajlarını okuyoruz.

Ben: Evet, birileri direkt yetiştirdiği için Pamir Beylere...

Ahsen: Ben sana söyledim kızım, söyleseydin o zaman.

Ben: Bugün bahsedecektim. Ne acelen vardı acaba?

Ahsen: Bu beni ilgilendirmez cınımcım.

Fethi: Olan oldu, tartışmayın bir.

Pamir: Hah bak! Burada aklına gelmişiz Aybike Hanımın.

Ömer: Ahh bizi korumuş canım kankim.

Fethi: Lan bu sana ne iması ediyor? O kadar çok erkekten kastı ne?

Ben: Of Fethi ne bileyim? Hemen yanlış düşün, belki öyle değildir.

Fethi telefonu sıranın üzerine bırakıp sinirle kalktı yerinden.

Fethi: Niye seni korumaya çalışıyoruz ki sanki? Siktir edelim, ne bok yiyorsan ye!

Ben: Ya ben öyle demedim Fethi! Yanlış anlıyorsun. Lafı götünden anlama.

Fethi: Siktir etsene! Al telefonunu, yeni bir mesaj attı ona cevap ver. Geç kalma ama!

Fethi sınıftan hızla çıkarken ben olduğum yerde kalmıştım sadece.

Pamir: Hakkettin sanki kanka biraz? Burada seni korumaya çalışıyoruz. Sense her şeye şüpheli bakarken buna niye böyle davranıyorsun?

Ahsen: Ben gidiyorum ya! Fethi haklı, hem de epey!

Ahsen sınıftan çıkarken onun arkasından da bakakalmıştım.

Pamir: Aybike, kırdın be! Gerçekten...

Pamir de çıkmıştı sınıftan. Sınıfta ben, Ömer ve sınıftaki diğer kişiler kalmıştık. Fethi'nin kalktığı yere otururken gözlerimi yaşlar dolduruyordu yavaştan. Ben telefona bakarken Ömer'in sarılması, gözlerimdeki yaşların daha çabuk düşmesine neden olmuştu.

Ömer: Tamam, haksızsın! Ama haklısın da. Çünkü içinden bir ses konuşman gerektiğini söylüyor. Fethiler büyük ihtimalle doğruyu hissediyor. Ama biliyorum boku yemeden onları anlayamayacaksın.

Ben: Onları kırmak istemedim Ömer. Sizi ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun. Ben sadece... Bilmiyorum ya! Ama içimden bir ses engellememem gerektiğini söylüyor.

Ömer: Senin içindeki ses genelde doğruyu söyler, inanırım. Ama kendin hakkında doğru karar aldığını henüz görmedik Aybike. Onun için onları dinlemelisin.

Karşımdaki Beni Görmüyor ||Texting||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin