Outlaw // Minsung

Yedi

Jisung boynunu sarmış bir şekilde arabada uzanıyordu. Hava epey soğuktu. Arabayı bir kenara çekmişler, ateş yakarak geceyi burda geçirmeyi planlıyorlardı. Kar yağıyordu ve gece yol gitmek zor olacağı için güneşin doğmasını bekleyeceklerdi.

Changbin yaktığı ateşin önüne oturdu. Vanessa ile sohbet ederek onu analiz ediyordu.

Minho kollarını geriye yaslayarak gökyüzüne baktı. Ateş yüzünü aydınlatıyordu.

Minho'nun gözleri uzaklara dalmışken Changbin ona yönelik konuştu.

" Jisung'tan ses çıkmıyor. "

" Uyuyordur. " diyerek omuz silkti Minho.

Changbin ona bakmaya devam etti.

" Ne? Merak ediyorsan git kendin kontrol et. "

Changbin bakışlarını ondan çekti. Vanessa'ya dönerek konuşmaya devam etti.

Umursadığı falan yok, diye düşündü Minho.

" Ben yatıyorum. " dedi çok geçmeden. Ayaklanarak arabanın içine doğru yürümeye başladı.

Düşündüğü gibiydi, Jisung sırtını dönmüş iki büklüm bir şekilde yatıyordu.

Minho yerini ayarladı. Öylece uzanırken Jisung mırıltılar çıkarıyordu. Gözlerini yumdu, uyumaya çalıştı.

Sonra gözlerini açtı, dizlerinin üzerine çıkarak yan yatan Jisung'un üzerinden yüzünü görmeye çalıştı.

Uyuyan bedeni sırt üstü yatırdı. Göğsü hırıltılıydı.

Minho Jisung'un boynuna sardığı kanlı bezi çözdü.

" Çok sıkı bağlamış, kanı durdurayım derken kendini öldürecek. " diye söylendi kendi kendine.

" Kızıl, uykuna dön. Buna gerek yok. " dedi Jisung hafifçe gözlerini aralayarak.

" Sana soran olmadı. " dedi Minho boynunu temizlerken.

" Sana da. " dedi Jisung hırıltılı bir sesle.
" Yardımını istemiyorum, mümkünse benden uzak dur. "

" Kapa çeneni, dikkatimi dağıtıyorsun. "

" Ruh hastası. " diye mırıldandı Jisung gözlerini yumarak. Minho işini bitirdikten sonra geri çekildi ve hızla yere uzanarak sırtını döndü.

" Çok ciddiyim, kızıl. Benden uzak dur. "

Minho güldü.

" Sana çok meraklı gibi mi duruyorum? Boynun benim yüzünden o halde, o yüzden el attım. Yoksa ben de sana bayılmıyorum."

Jisung da güldü. " Güzel, anlaştık o halde."

" Öyle. " dedi Minho.

Jisung başını yastığa koydu.

Böylece kimsenin kafası karışmazdı.

°°°

Sabah olduğunda Jisung hızla ayaklandı. Atlardan birini alarak uzaklaşmadan önce içeriye bir not bıraktı.

Tekrar yola çıkmadan önce geri döneceğim. Atlardan biri bende.

Hızla yol aldı, çabuk olması gerekiyordu. Bu esnada dua etmeye başladı.

Yaklaşık bir saat sonra evine vardı. Elleri titriyordu, attan zar zor inmişti.

Dikkatlice evin çevresine bakındı, kimse görünmüyordu. Cebindeki anahtarı hızla çıkardı. İçerisi sessizdi.