Yirmi

2K 350 124
                                    

" Çok mu güzel olmak istiyorsun? Buran değişmediği sürece güzelleşemezsin. "

Minho'nun ona kurduğu bu cümle tüm zihninde yankılanırken Jisung yoldaydı.

Kendini kurtaramazdı, kendi hayatının iyi bir yanı olamazdı. Bu artık kesindi.

Ama Minho'nunkinin olabilirdi. Minho iyi bir adamdı, onun aksine.

°°°

Minho umutsuzca zindanda uzanırken dışarıdan bir ses duyuldu.

Minho başını kaldırdı, muhafızın bedeninin yerde yuvarlandığını gördü.

Kaşlarını çatarak ayaklandı, ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Sonra bir ip belirdi, siyahlar içerisinde gece saçlı biri hızla aşağı indi.

Gece?

Onun burda ne işi vardı?

" Jisung? " dedi Minho kaşlarını çatarak.

Jisung kırık bir şekilde Minho'ya baktı.

Artık ona gece demiyordu, Jisung diye seslenmişti ona.

" Ne işin var burda? Gidip şampanya patlatsana sen! "

" Kızıl beni dinle, hiçbir şey sandığın gibi değil. Yemin ederim. " dedi elleriyle zindanın demirlerine tutunarak.

Minho onun yüzüne baktı. Yüzü siyah izlerle tozlanmış, gece mavisi saçları birbirine girmiş, gözleri yıllardır ağlıyormuşçasına kırmızı ve şiş, yüzünü yasladığı demir parmaklıklardan çaresizce ona bakıyordu.

" Seninle işim bitti, Jisung. "

Jisung hıçkırırken Minho sırtını ona döndü.

Yüzüne bakarak ağlamak istemiyordu çünkü.

" Sana yardım etmek istedim, yemin ederim Changbin'in bunu yapmasını engellemek istedim. " dedi Jisung. " Ama yapamadım. "

" Onunla bir oldun, biliyordun Jisung. Her şeyi bile bile yüzüme yalan söyledin."

" Sana niye öyle davrandım zannediyorsun? Niye hep tereddütlüydüm? Niye ruh halim hiç iyi değildi. Çünkü kahroldum Minho. Seni her sevmek istediğimde tereddüt ettim. Changbin'den korktum. Sana ihanet etmek zorunda bırakılacağımı bile bile sana yanaşmaya korktum.  "

" Bana bir daha yalan söyleme Jisung. Bunları dinlemek istemiyorum. Yeterince kandırıldım.  "

Jisung yorgun bir sesle konuştu.

" Changbin'le kaç kez kavga ettim, hatta birine sen de şahit oldun. " dedi. " Bana dedi ki.. "

Ve sessizlik. Jisung sustu.

Minho cümlenin devamını bekledi, gelmediğini fark ettiğinde kızarmış gözlerini Jisung'un yüzüne döndürdü. Hızla ayağa kalktı, adımları birbirine gire gire demir parmaklıklara ulaştı. Minho'nun yüzü ve gözleri şişti, kızarmıştı. Elleri titriyordu.

" Ne dedi sana? " dedi, çaresizce Jisung'un yüzüne bakıyordu.

" Eğer sana her şeyi anlatırsam annem ve babamı öldüreceğini. "

Minho hızla kaşlarını çattı. " Hayır. " dedi sıktığı demirleri bırakarak. " Seni bununla tehdit etmiş olamaz. "

Jisung yüzünü buruşturdu. " Üzgünüm. " dedi. " Yaptı, beni bununla susturdu. Çok ciddiydi, beni ittirdi. Gelip sana anlatmamı söyledi. Ama bedeli belliydi. "

Outlaw // MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin