Çağ atlıyoruz, gelişiyoruz, ilerliyoruz ama insanoğlu Kabil'den beri hep aynı. Tarih kendini tekerrür ediyor. Birileri birilerinin yaşamına son veriyor. Bazen hırslarına yenik düşüyor bazen anlık gelen sinir kriziyle bazense çaresizliğin verdiği acıyla... Bir şekilde birileri öldürülüyor. Katil öldürdüğü kişiyle beraber kendi huzurunu da öldürür. Söyle bana sen kimle öldürdün huzurlu ruhunu?
Kaya Kuzgun'dan:
Karşımda Furkan Onur'un annesi ağlamaktan bitap düşmüş. Oğlunu kaybeden bir annenin acısı yüreğinde hüküm sürerken katilin kim olduğu bulunsun, yüreğindeki acıya bi nebze merhem olsun istiyor.
'Onu en son ne zaman ve nerde gördünüz?'dedim.
'En son 11 kasım sabah evde gördüm beraber kahvaltı yaptık. Sonra evden çıkıp gitti.' dedi.
'Ailenizin veya onun bildiğiniz bir düşmanı var mıydı? ' dedim.
'Hayır bizim kimseye bir kötülüğümüz olmadı kendi halinde yaşayıp giden bir aileydik. Oğlum kimseyle tartışmaz herkesle anlaşan biriydi kim niye bunu yaptı ona aklım almıyor. ' dedi gözyaşlarını akıtırken.
'Bir şirketiniz var. Rakiplerinizin yapabileceğini düşünüyor musunuz? Kimin damarına bastınız da böyle bir şey yaptı? Konuş! ' dedim.
Hıçkırıklarla ağlamaktan başka bişey yapmıyordu.'Beyfendi bizi ne sanıyorsunuz bilmiyorum ama kimseyle bir sorunumuz yok. Bunu hak edecek hiçbir şey yapmadık. Rakip firmalar ekonomik olarak rakibimiz şahsi problemlerimiz yok size bunu düşündüren nedir anlamıyorum.' dedi.
Burdan bir şey çıkmayacağını anladığımda Giray'a seslendim ve sorgu için Furkan Onur'un babasını getirmesini istedim.
Karşımda ifadesiz bi şekilde duran adama baktım. Oğlunun ölümüne üzülmüş veya yıkılmış gibi durmuyordu. Sanki ölen benim oğlum tavırlara bak!
'Sizi de burda tutuyoruz ama kızmıyorsunuz değil mi? Lütfen mazur görün bizi. Hani oğlunuz öldü ya katilin kim olduğunu bunu niye yaptığını öğrenmeye çalışıyoruz.' dedim.'
Anlamadım?' dedi affalamıştı.
'Size bakınca oğlu öldürülmüş bir baba profili görmüyorum beklediğiniz bir durum muydu bu?' dedim.
'Ağlayıp sızlanmanın zamanı değil benim için katilin bulunması hak ettiği cezayı alması önemli. Ordan baktığınızda gördüğünüz baba profili umrumda değil oğlumun katilini bulun yeterli.' dedi.
'Pekii. Onu en son nerede ve ne zaman gördünüz?' dedim.
Bu adamın rahat duruşu beni tilt etti. '11 kasım sabah evde gördüm. Sonra görmedim.' dedi.
'Evet kimin kuyruğuna bastınız da size bunu yaptı? Düşmanınız, anlaşamadığınız kim?' dedim.
Yüzünde oluşan anlık gerginliği gördüm ama hemen toparlayıp duruşunu düzeltti.
'Biz çok saygın ve sevilen bir aileyiz Onur soyadına sahip olan kimsenin düşmanı olamaz.' dedi.
Bu nasıl egodur abi. '11 kasım saat 12-1 sularında neredeydiniz?' dedim. 'Evimde eşimleydim.' dedi.
Bu adamın rahat, umursamaz tavırlarının nedenini öğrenmem gerekiyor. Hangi baba oğlunun ölümüne bu kadar duygusuz, tepkisiz kalır ki?
Giray'dan Furkan Onur'un arkadaşlarını getirmesini istedim. Karşımda duran kişi Ali Turan 33 yaşında, Samsunlu işletme mezunu o da Furkan Onur gibi babasının işini devralmış . Tek arkadaşıymış. Duruşu dik ama omuzları çökmüştü. Yıkılmadım imajı veriyordu ama pek başarılı olamamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK TARAF
Roman pour AdolescentsFonda çalan şarkı eşliğinde karşısında yardım çığlıkları atan adamı izliyordu. Ellerini arkadan kelepçelemiş ardından kelepçeyi tavandan sarkan kancaya geçirmişti. Yapması gereken altındaki sandalyeyi itmekti. Düşündü, bu adam o kadına tecavüz ederk...