N.B. 5

2 1 0
                                    

~~

BÖLÜM 5: Ne halt yiyoruz?

"Yalanlarla büyütülmüş bi porselen bebek olmaktansa gerçeklerle büyüyen eski bir bebek olmayı tercih ederim."

~~~

Vakit gece yarısını geçmişti. Gördüğü kabusun tesiriyle Astronomi Kulesine çıkmış ağlıyordu güzel genç kız.

İnci gibi akıyordu göz yaşları göz pınarlarından. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.

"Gitmek istiyorum. Burada boğuluyorum. Burada ölüyorum. Burada can çekişiyorum."

Öylesine konuşuyordu kendi kendine.

"Neden ben? Neden Hermione değil. Benden daha zeki." diyerek histerik bi kahkaha attı.

"Ben daha güçlüyüm. Peki neden Harry değil? Seçilmiş çocuk değil mi? Ya da Sağ Kalan Çocuk. Sadece ben daha güzelim diye mi?"

Ağzından bir hıçkırık daha çıktığında kendini kaybetmişti.
Kuleden aşağıya baktı.

"Burdan atlasam ölür müyüm yoksa sadece sakat mı kalırım?" diye kendi kendine söylendiğinde o sesi duydu.

"Ölürsün. Bu sefer seni bende kurtaramam."

Olivia hızla arkasına döndü. Dağınık siyah saçların sahibine baktı.

"Ne zamandan beri burdasın?"

"Salondan çıktığın andan beri peşindeyim. Sen ve o arkadaşının bir şeyler karıştırdığından eminim."

"Kendi kendine bir şeyler uydurma hastalığın mı var?"

"Sınırlarımı zorlama. Seninle konuştuğuma bile inanamıyorum."

"Neden? Ben bir bulanık değilim." dediğinde Riddle yüzünü buruşturdu.

"Bulanıklarla konuşmama sebebi-"

Olivia onun sözünü kesti.

"Onlar güçsüz. Biz safkanlar daha güçlü ve kudretliyiz."

"Dediklerin biraz doğru biraz yanlış. Güç en büyük önceliğim. Neden biliyor musun?"

Hayır anlamında kafasını salladı.

"Güçe saygı duyarım. Güç varsa her şey vardır. Ve bu güç istemediğim kadarıyla sende var. Black olmadığın kesin. Black soyundan bağımsızsın nesin sen?"

"Harika, eşsiz, inanılmaz güçlü, güzeller güzeli bi cadıyım ben. Memnun oldum." diyerek el uzattı

Ve beklemediği bir şey oldu.

Riddle onun elini tutup duvara yasladı.

"Seni tanımama izin ver Riddle."

"Bunu söyleme cesaretini sana şuanda olduğumuz pozisyon mu veriyor?"

"Hayır," dedi Olivia emin bi sesle. "Bu cesarete sahibim."

"Saygı duyarım." dedi Tom hafifçe gerileyerek.

"Pekala Anna Black. Şu andan itibaren deneme sürecindesin."

"Ne?" dedi Nobleblood kaşlarını çatarak.

"Arkadaşlık deneme süreci." dedi Marvolo.

"İyi geceler Arkadaşım." diyip göz kırptı Tom. Arkasını dönüp ilerlemeye başladı.

"İyi geceler Tommy." dedi genç cadı.

Riddle olduğu yerde durdu arkasını dönmeden. Sonra hafifçe tebessüm edip gitti.

Tebessüm ettiğini gören Olivia olduğu yerde çakıldı. Sonra kocaman sırıttı.

"Sen harikasın bebeğim!"

Ve ne güzel gülüyorsun zalımın oğlu.

(Yazar: Olivia'nın içinden bazen Güngören kekosu çıkıyor. Çokta şey etmemek lazım.)

Gökyüzüne şöyle bir baktı.

Gök benim yüzüme vurmuş.

•••

"Acele et Ronald Weasley." diye yakındı Hermione.

"Nerede bu kız, gece gece nereye çıkmış olabilir?"

"Ayrılıp arayalım." dedi Cedric.

Altın üçlü ona sen ciddi misin bakışı attı.

"Ne Hayalbozan büyüsü yapamıyor musunuz?"

"Bu ikisi yapamıyor." dedi Hermione bilmiş tavrını takınıp.

Harry "Ama yanımda Görünmezlik Pelerini var. Ron ile beraber ararız."

"Peki o zaman," dedi Diggory. "Ayrılalım".

Onlardan uzaklaşırken fısıldadı. "Onu nerede arayacağımı biliyorum."

***

Astronomi kulesinin korkuluklarına dirseklerini dayamıştı. Gözlerinden uyku akıyordu ama yatakhanesine gitmeye de hiç niyeti yoktu.

Arkasında bir kaç tıkırtı duyunca irkildi. Hemen asasını kavradı.

"Kim var orada?"

Yürüme seslerini duydu. Ona doğru gelen yürüme seslerini.

Tam ağzını açıp büyü yapacaktı ki karanlıkta o yüzü gördü.

"Cedric," diye bir fısıltı çıktı kiraz rengi dudaklardan.

"Hayır,hayır,hayır." dedi hözünü sıkıca yumup elini alnına götürürken. "Kahrolası beynim bana oyun oynuyor."

Cedric yüzündeki elini alıp indirdi. "O güzel beynin sana oyun oynamıyor Olivia."

Gözlerini açtı hemen. Ve sarılıverdi ona.

"Tanrım," dedi. "Seni ne kadar çok özledim."

"Bende, bende seni çok özledim."

Beraber Altın üçlüyü buldular ve tabiki diğer oğlanı.

Kendisinin erkek versiyonu gibi olan bu çocuk görünce Olivia çok şaşırdı. Kendi kendine sormadan edemedi bu çocuk kim diye. Arkadaşlarına döndüğünde yüzlerindeki o ifadeyi görünce çatık olan kaşlarını iyice çattı.

"Siz burada ne işler çeviriyorsunuz? Merlin. Bu çocuk da kim ve niye bağladınız?"

"Dostum, susarsan anlatacağız."

Olivia, elleriyle ağzına görünmez bi fermuar çekti. Ama yine dayanamayıp konuştu.

"Bu çocuk bana çok benziyor!"

Hermione "Olivia!" diyerek sert çıkışınca suçlu çocuklar gibi sustu.

"O senin abin." dendiğinde "Ne!?" diye kısık sesli bi çığlık attı.

Harry, Olivia'yı omuzlarından tuttu ve " Bak anlamıyor olabilirsin ama o senin gerçekten abin."

Olivia dolan gözlerini sildi ve koşarak abisine sarıldı.

Ardından fısıldadı. "Ölmüştün. Annem, annem öyle demişti. Öldü demişti."

Cedric büyü işe Oliven'ın bağlarını açtı. Elleri çözülen Oliven da Olivia'ya sarıldı.

"Her zaman oradaydım. O köşkteydim."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 17, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Noble Blood Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin