N.B. 1

5 1 0
                                    

Belki de onunla tanışmak hayatımda yaptığım en iyi hataydı."

~~~

BÖLÜM 1: Tanışalım bakalım.

~~~

"Herşey kolay mıydı yaşamak için? Yoksa yaşamak mı herşey için kolay?"

"Bence herşey yaşamak için kolay." diye cevapladı genç kız.

"Bence değil. Yaşayalım diye herşey kolay." dedi genç büyücü

"Ama bizim için kolay değil. Belkide Yaşam yaşamamızı istemiyordur ha, ne diyorsun?" diye dalga geçti kız.

Yakışıklı oğlan ona ters ters bakınca sustu.

"Benimle acı çekmeni istemiyorum O-"

"Bence sen susmalısın. Seni asla bırakamam bunu biliyorsun." diye tersledi onu genç kız.

"Hayır, Oli hayır. Gitmelisin." Genç adamın eli kızın boynunda ki Zaman Döndürücüye uzandı. Ve kızın tepki vermesine izin vermeden onu öpüp, karanlığa geri yolladı.

***

Aniden nefes nefese uyandı güzel cadı. Bugünlerde çok fazla kabus görüyordu. Ve her zaman yanında o çocuk oluyordu. Ve her seferinde çocuğun yüzünü unutuyordu.

Kafasını çevirip yanındaki uyuyan Hermione'ye baktı. Gün daha uyanmamıştı. Üstüne hırkasını geçirdi.

Göle doğru yürümeye başladı kız. Yolda yürürken yerde bulduğu taşları ceplerine dolduruyordu. Cepleri iyice dolup, taşların ağırlığından beli kamburlaşınca durdu. Ayağındaki ayakkabıları bir kenara fırlattı. Ayağını göle değdirdi. Buz gibi soğuktu.

Bıkmıştı zavallı kız. Psikolojisi bozuluyordu. İlk başta alışır sanmıştı ama becerememişti. Kötü durumdaydı çünki,

Geleceği görebiliyordu.

Önce kulağa kötü gelmiyordu ama sürekli insanların gelecekte acı çekeceklerini görüyordu. Hatta bi keresinde yanlışlıkla Harry'nin geleceğine bakmıştı. Gördüğü şey ona yetti de artmıştı.

Ölüm.

Ölümü görmüştü Harry'nin kendisi gibi olan yeşil gözlerinde. Nasıl öldüğünü görmeye cesaret edememişti.

12 yaşındaydı gücünü fark ettiğinde. Odasında ders çalışmak yerine makyaj masasına oturmuş kitap okuyordu. Ardından içinde bir his uyandı. Bir şey olacaktı. Hemen kitabı bırakıp ders çalışmaya başlamıştı -oysaki tatildeydi- 33 saniye sonra kızın odasına annesi girip kızının ders çalıştığını görünce sevinip gitmişti.

Zamanla da gelişmişti. İstediği insanın zihnine girebiliyor, ister anılarını, geçmişini karıştırsın ister geleceğini görsün. 6.hisside kuvvetliydi. Bu onun her zaman işine gelmişti.

Şimdi de bu özelliğinden korkuyordu. Savaş olacaktı, bunu biliyordu. Harry, Ron, Hermione, Profesör Dumbledore ve onlara inanan diğer kişiler de. Genç cadıda biliyordu. Hatta onu canlı bir şekilde görmüştü. Voldemort'u.

3 Büyücü turnuvasında geri dönmüştü. Ve az daha yetişemeseydi Cedric ölecekti. Cedric onu kurtardığı için kız için elinden gelen herşeyi yapıyordu.

Ama yeterli değildi.

Kimse kızın gücünü bilmiyordu.

Şimdi kendini gölün soğuk sularına bıraksa hiçbir şey olmazdı. Yüzmeyi bilip bilmediğini bile bilmiyordu. Zaten kendini atsa cebindeki taşların ağırlığı onu aşağı çekerdi.

Noble Blood Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin