10

1.7K 137 29
                                    



jen neden evde değilsin?
yoksa o günden beri eve gelmedin mi?
neredeyse 3 gün oldu


jennie
beni biraz endişelendiriyorsun
sadece aramamı aç
iyi olduğunu duyayım yeterli


abin de kaç defa aradı
niye bakmıyorsun
jennie mesajlarımı okuyorsan cevap verir misin??

Yaptığı sorumsuzca hareketten sonra böyle sakin olmasına sinirle gülüp bir süre kıza baktı. Kollarını göğüsünde bağlamış, hafif bozulmuş makyajı, somurtkan dudaklarıyla koltuğa epey yayılarak oturmuştu.

"Naptığının farkında mısın?"

Taehyung'un sorusunun cevabı sadece sessizlik olurken biraz daha sinirlenmişti.

"Abinle seni kaç defa aradık. Ne mesajlara bakıyorsun ne aram-"

"Biraz kafa dinlemek istedim."

Kalın sesiyle gergin gülüşü yayıldı arabada.

"Kafa dinlemek istedin?" Yanındaki kıza bakıp tekrar bakışlarını yola çevirdi.

"Başına bir şey gelse abin ne yapardı sence? Jennie, çok başına buyruksun ne ara kimseyi düşünmez oldun?"

Kız kısa bir bakış attı adama.

"Abim duysa mı sorun olurdu?"

"Ne?"

"Başıma bir şey gelse benim için üzülmez, abimi mi düşünürdün?"

"Ne alaka Jen konuyu saptırma."

"Öyle olurdu tabi ki başka ne olacaktı ki?" Diyip umursamaz biçimde cama doğru dönmüştü kız.

"Jennie... Elbette üzülürdüm. Zaten üzülürüm ben tersi bir şey söylemedim."

Uzun sessizliğin ardından kız bölmüştü.

"Nerden öğrendin?"

"Neyi?"

"Orda olduğumu."

"Jisoo ile konuştum."

Sessizliği tekrar böldü bu sefer yumuşak sesiyle.

"Niye bakmadın mesajlara? Jennie..."

Cevap alamayınca devam etti. "Merak ettim, endişelendim... Aklıma bin bir türlü şey geldi biliyor musun?"

"Beni merak etme, endişelenme de." Başta kendinden emin sesi sonlara doğru güçsüzleşmişti.

"Neden böyle söyledin? Sen kardeşim sayılırsın Jen-"

"Kes Taehyung."

Yüksek çıkan sesiyle araba kenarda çekilip durdu.

"Seni dinliyorum. Problemin neyse şimdi çözelim." Kıza doğru dönüp gözlerinin içine baktı.

Jennie hemen gözlerini çekemedi. Ağzından istemsiz bir kelime döküldü.

"Sensin."

Taehyung en sakin sesiyle sordu.

"Ne yaptım ben?" Biraz da kırgınlık vardı sesinde.

Jennie gözünden damla düştüğünü hisseder hissetmez kafasını aşağı eğdi ve ellerine odaklandı. Cevap vermek gibi bir niyeti yoktu.

Taehyung uzun parmaklarıyla kızın çenesine tutup kendine çevirdi. "Neden ağlıyorsun güzelim?"

Göz yaşını sildi, gözlerinin içine bakarken tam ağzını açıp her şeyi söyleyecekken tekrar kapattı Jennie. O kadar yakınlardı ki, nefesini tutma gereği duydu.

Gümbür gümbür atan kalbi sakinleşmesi için hiç yardımcı olmazken alkol etkisini bir kere daha gösterdi.

Aralarındaki mesafeyi kapatıp onu öpmek için hamle yapsa da Taehyung hemen geri çekilmiş çatık kaşlarıyla ona bakmıştı, alt dudağını ıslatıp başını iki yana salladı.

"Saçmalıyorsun Jennie."

Onu öpmeye yeltenmişken Taehyun'un geri çekilmesi Jennie'nin gururunu elbette ki kırmıştı.

Taehyung arabayı çalıştırıp ilerledi.

Taehyung şaşkınlık, Jennie ise utanç içinde evinin olduğu sitenin önüne gelmişlerdi.

Yol boyunca kötü hissettiği için kız inmeden kolunu tuttu. Jennie bir kolunu tutan ele bir de elin sahibine baktı.

"Jen-"

"Konuşmayalım Taehyung... Sadece unut olur mu?"

Sözlerini söyleyip gevşemiş elden kolunu kurtarıp arabadan indi.

°

𝒕𝒆𝒂𝒓𝒔 𝒂𝒍𝒘𝒂𝒚𝒔 𝒘𝒊𝒏 °𝒕𝒂𝒆𝒏𝒏𝒊𝒆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin