○Smut uyarısı○
Odadan içeriye girdiğimiz gibi, Cem kendisini bana yaslayarak bedenimizi birleştirdi. Burnunu saçlarıma yaslayıp, kokumu içine çektikten sonra, "İyi ki hayatımdasın." Diye fısıldadı. "Sen olmasaydın ne yapardım, inan bilmiyorum."
Ona doğru dönüp, ellerimi omuzlarına yerleştirdim. Gözlerimiz buluşurken, ensesini okşuyordum. "Asıl ben ne yapardım?" Kendi kendime sorduğum bir soruydu bu. Hayatım şimdi güzelleşmişse, bunun sebebi Cem'di. Kendisine ve bana olan inancıydı.
Gözümün altını okşadıktan sonra, ıslak dudaklarını gözüme bastırdı. "Biz birbirimizin şansıyız ufaklığım." dedi içimi ısıtacak kadar samimi ve sıcak ses tonuyla.
Dudakları yüzümün her yanında dolaştı usul usul. En sonunda dudaklarını dudaklarımda buluşturduğunda, yeniden can bulmuşum gibi hissettim.
Boynunda birleştirdiğim ellerim, yavaşça göğsüne doğru kayarken, üstündeki tişörte daha sıkı sarıldım. Nefesim gitgide daha da sıklaşırken, alt dudağımı dudaklarının arasına aldı ve emmeye başladı. Tatlı dili, yumuşak dudakları ve canımı acıtmayan dişleriyle zevkin dibine vurduğumu hissediyordum.
Cem, başlı başına bir hazdı benim için.
Nefessiz kaldığımızda benden ayrıldığında, ıslak dudaklarıyla o kadar güzel görünüyordu ki, onu saatlerce izleyebilirdim.
"Çok güzelsin."Dedim, samimiyetle. Kaşı, gözü, burnu, dudakları... Her şeyi çok güzeldi.
Gülümsedi. "Sen kendinin farkında değilsin güzelim." Dedikten sonra, yeniden dudaklarıma atıldı. Büyük elleri belimi kavrarken, geriye doğru adım atmamı sağlayarak bedenimi yavaşça yatağa yatırdı.
Kendisi üstümde kalırken, bir şaheseri inceliyormuş gibi dikkatliydi. Yüzümde dolaşan parmakları kırılmamdan korkar gibi narindi.
"Şeker ister misin ufaklığım?"
Sorusuyla başımı salladım yavaşça. Üstümden kalkıp, komodinin çekmecesinde duran şekerlerden birine uzandı ve paketi açarak bana uzattı. Yattığım yerden zevkle şekeri emerken, Cem çekmecede duran kamerayı çıkardı.
"Bu güzelliğin başımı döndürüyor." Nefes nefese konuşması bile içimi titretirken, ağzımdaki şekerle gülümsedim. Ve patlayan flaş, gözlerimin daha da kısılmasına sebep oldu.
Bir fotoğrafa bir de bana baktıktan sonra, "Mucize gibisin. Gerçek olmadığını düşünüyorum çoğu zaman." Dedi.
Siyah saçlarını geriye attıktan sonra, başını iki yana salladı ve fotoğraflarımı çekmeye devam etti.
Şımarık pozlar verirken, şekerimi emmeye devam ediyordum.Son bir poz daha çektikten sonra, "delireceğim." Diye fısıldadı. "Kaan gerçekten güzelliğinin gerçek olduğuna inanamıyorum."
Yerimden kalkıp, önünde durdum. Sıkıca ellerini tuttuktan sonra, göğsüme yasladım birini. Şiddetle çarpan kalbim, elinin altındaydı. "Mucize değilim, gerçeğim." Bakışlarımı kahve gözlerine çıkardım. "Ama sen benim hayatımın değişmesine sebep olan mucizesin Cem."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UFAKLIK -GAY
Short StoryO benim herkesten gizlediğim babam, ben ise onun küçük ufaklığıydım. Cem ve Kaan🌈