23. Bölge
Petra Kapalı Araştırma
AlanıYaklaşık 4 gün önce Jennie'nin beni bahçeye indirmesi üzerine benim, Taehyung ile görüşme planımı oluşturduk.
Jennie'nin anlattığına göre şöyleydi: Bu geçen 4 gün içinde Jennie kendini hasta etmek için elinden geleni yapacaktı, nitekim öyle de oldu. Aşırı soğuk yiyecek yeme ve içecek içme, hatta gece serin havada kısa kollu ile dışarı çıkmaya kadar hepsini yaptı ve gerçekten hasta oldu.
Doğrusu abartmamasını söylemiş bir yerden sonra rol yapabileceğini söylemiştim ama ne olur ne olmaz tehlikeye atmak istemeyip, zatürre olmayı kabul etmişti ki; her neyse.
Hasta olduktan sonra yönetime bir mesaj yollayıp refakatçisi olarak beni gösterdi. Böylece Taehyung ile uğraşacak kişi olarak beni önermiş oldu.
Bu onaylandı fakat Jennie'nin durumu gittikçe kötüleştiği için iki garibe de benim bakma durumum bir tık uzadı. Şimdi öğleden önce Taehyung'a öğleden sonra ise Jungkook'a gidecektim.
İlk defa görüşeceğim Taehyung'un hücresine giderken nasıl bir başlangıç yapmam gerektiğini düşünüyordum. İnanın o kadar karmaşık geçmişti ki şu 4 gün...
Jungkook'un başka bir garibe gireceğimden haberi vardı çünkü programıma Taehyung'da eklenince onunla olan görüşme saatimiz değişmişti. Bir şeyler planladığımın farkındaydı ama biz bazı şeylerden emin olana kadar hiçbir şey söylememe taraftarıydık. O yüzden nedenini sorduğunda Jennie'nin hasta olduğu yalanını -Teknik olarak değil ama- ona söyledim.
İnandığı şüpheliydi ama onu ikna etmekle uğraşamazdım.
Sonunda Taehyung'un olduğu hücreye geldiğimde Jennie'nin benden kısaca bahsettiğini bilerek içeriye girdim. Gözümle içeriyi taramadan önce kapının kapandığına emin oldum sonra önüme döndüm ve gözümün önünde havada duran 3-4 adet sivri tüyü gördüm.
Gözlerim şaşkınlıkla açılırken Taehyung anında tüyleri geri çekip sırtındaki kanata ekledi. "Özür dilerim, Jennie'yi görmeyince alışkanlık olmuş." Suratına Jungkook'un aksine oldukça güzel bir gülümseme yerleştirdi. Ya bu gerçekti ya da rol yapmakta çok iyiydi. "Önemi yok." Dedim ve ilerleyerek önündeki sandalyeye oturdum. "Sen Jennie'nin bahsettiği kişisin öyle değil mi, Lisa?" Gözleri suratımda dolaşıyordu, tanımak ister gibiydi.
"Evet benim."
"Onun durumu nasıl?" Hasta olacağından haberi vardı sanırsam. "Biraz abarttı, bu yüzden bir kaç gün fazladan benle olabilirsin; üzgünüm." Dedim en içten şekilde gözlerine bakarken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Opia / Liskook²
FantasyDövmeli dev gibi cüssesi ile tam karşımdaydı şimdi. Ona dokunmam yasaktı öyle değil mi? Eğer kendimi tutamazsam, İşte o zaman ölümümün nasıl olduğunu öğrenmiş olacaktım. Lalisa Pranpriya Manoban & Jeon Jeongguk