i wanna believe you

1.1K 103 424
                                    

"Eren... Sen beni aldattın."

"Bir kerecik dinle beni yalvarırım. Bir buçuk aydır ölüyorum, Mikasa. Sensiz nefes alamıyorum. Ciğerlerim acıyor. Kalbim sıkışıyor. Krizlerim tekrar başladı. Öleceğim Mikasa. Nolursun, ölmeden önce sana kendimi açıklayayım."

"Merak etme Eren, ölmezsin. Müstakbel karın ve bebeğiniz seni hayata döndürür..."

Sıcak gözyaşları hızla Eren'in yanaklarından süzüldü. Kadının her bir sözü kalbine batıyordu. Ama ne diyebilirdi ki?

"Mikasa, yemin ederim o çocuğun babası ben değilim! Ben asla ne sana, ne de aşkımıza ihanet etmem!"

Karşı taraftan hıçkırık sesleri yükselmeye başladı. Ne yapacağını bilemiyordu Eren. Şu an Mikasa'nın kriz geçirmesinden deli gibi korkuyordu. Uzun süren psikolojik desteğin ardından ikisi de daha yeni yeni kendine gelebilmişti... taa ki o lanet güne kadar...

"Mikasa..."

"Eren, doğruyu söyle bana..."

"Ben sana ne zaman yalan söyledim bir tanem? Dinliyorum seni, söyle."

"Eren, benim... benim çocuğum olamayacağı için mi aldattın beni?"

Duyduğu sözler Eren'in 22 yıllık yaşamını başına yıktı. Kelimeler kafasının içinde yankılanıyor, kulakları uğulduyordu. Boğazına oturan yumru yutkunmasına izin vermemişti. Şu an kelimenin tam anlamıyla canı yanıyordu ve yıkılmıştı. Koskoca dünya resmen Eren Jeager'ın başına yıkılmıştı. Sevgilisi onu aldattığını düşünmesinin yanı sıra bir de çocuğu olamayacağı için aldattığını düşünüyordu. İşte bu Eren Jeager'ın kalbinin kaldırabileceğinden çok daha fazlaydı. Sertçe yutkundu.

"Se-sen ne saçmalıyorsun, Mikasa? Gerçekten seni böyle bir sebep yüzünden aldatacağımı mı düşündün? Zaten seni aldattığımı düşünmen bile çok ağırken... peki ya bu ne?"

"..."

"BEN, BEN SENİ SADECE MİKASA OLDUĞUN İÇİN SEVDİM! BAŞKA HİÇBİR ŞEY İÇİN DEĞİL! ÇOCUKLUĞUMUZDAN BERİ DE SADECE SANA AŞIĞIM MİKASA! ÇOCUĞUMUZUN OLUP OLMAMASI UMRUMDA BİLE DEĞİL! BENİ HAYATA BAĞLAYAN ŞEY SENDİN HEP VE DAİMA DA SEN OLACAKSIN!"

"..."

"O ZAMAN SANA SÖYLEDİĞİM ŞEYLERİ NE ÇABUK UNUTTUN! SANA ÇOCUĞUMUZ OLMASA DA OLUR DEMİŞTİM! YETER Kİ SEN SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE YANIMDA OL, BENİ BIRAKMA, DEMİŞTİM! EĞER İLERİDE BİR GÜN ÇOK FAZLA ÇOCUK İSTERSEK YARDIMA VE SEVGİYE MUHTAÇ BİR YAVRUCAĞI EVLAT EDİNİRİZ DEMİŞTİM!"

Genç adamın bağırışının ardından oluşan sessizlikte Mikasa'nın hıçkırıkları yankılanmaya devam ediyordu. Eren gözlerini sıkı sıkı yumup başını geriye attı. Neden bağırdın aptal?! Zaten canı yanıyor, daha da yakmanın ne manası var?!

Sözlerine bu sefer daha sakin bir tonla devam etti Eren:

"Mikasa, güzelim, her şeyim... sana zamanında bunları söyleyen biri, nasıl seni böyle bir şey için aldatabilir? Sen çok zeki ve mantıklı bir kadınsın..."

Yine kadından sadece hıçkırık sesleri yükseldi.

"Mikasa, yalvarırım ağlama. Benim gibi leş bir herif için kendini harap etme. Hıçkırıklarını duymak kendimi öldürme isteğimi daha da katlıyor."

"S-sana i-inanmak istiyorum, Eren... Ama... ama..."

"Ama?"

"..."

" 'Ama', ne Mikasa?"

Adam, cevabını alamadan telefonun yüzüne kapanma sesini işitti. Sıkı sıkı tuttuğu cihaz yavaşça ellerinden kayıp koltuğa düştü. Gücü kalmamıştı. Bedeni de ruhu da tükenmişti. Bir insan 5-6 hafta içinde ne kadar çökebiliyorsa o kadar çökmüştü Eren.

Hızla ayağa kalktı ve salonun içinde volta atmaya başladı. Kendini Mikasa'ya nasıl inandırabilirdi?

Sinirle tuttuğu nefesini dışarı verdi ve var gücüyle cam sehpaya tekme savurdu.

"LANET OLSUN SANA HISTORIA!"


------♡------

Dayanamadim 2. boljmu de attim. Nasilim?

PQPERKORRKRLT

Ne dusunuyorsunuz? Tahminleri alayim?

Eren neden Historia'ya lanet okudu?

Mikasa neden tereddüt ediyor?

back to black  |  eremika ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin