Murat Boz x Burak Özçivit (aesthetic bi aşk hikayesi)

Part-2 /Cuma/

Günün ilk ışıkları aydınlatıyordu odayı, saat 6.37 civarı Cuma günüydü , hava güzeldi perşembeye kıyasla, Murat gözünü telefonuna durmadan gelen bildirimlere açmıştı.

Arkadaşı Can yamanın eşi Hadise doğum yapmıştı, bebeğin adını Berkcan koymuşlardı.
Murat hastaneye bebeklerini yeni ellerine almış çifti tebrik etmek için gidecekti, ziyaret saati gelene kadar bir kafede atıştırmayı planlıyordu.

Aklına dün olanlar gelince hem utanıyor hem minik bi gülümseme geliyordu yüzüne, yine o kafeye doğru gidiyordu ama Burak'ı görebilir miydi bilmiyordu, ona son bir kere daha teşekkür etmek istiyordu, hiç olmadı oradaki bir garsona dün tanıştığı genç garsona onun yerine teşekkürlerini iletip iletemeyeceklerini soracaktı.

Üstünü değişti, açık turuncu bir tişört ve siyah pantolon giymişti o gün.
Evin kapısını kitledi, kafeye doğru tuttu yolunu.
Kafenin önüne vardığında "kapalı" yazısını gördü.
Bunu beklemediği yüzündeki hayal kırıklığından okunuyordu.
Belli ki kafe öğle civarı açılıyordu, saat 8.24'tü Murat o sırada markete gidip bebeklerini yeni ellerine alan çift için alışveriş yapmaya karar verdi.

Murat alacağını almış, market sırasında ürünlerini geçirmek için bekliyordu, önündeki kişinin Burak olduğumu farketti, şaşırmıştı ama Burak'ı gördüğünden mutluydu, ürünleri geçirdikten sonra kapıda Burak'ı durdurdu
"Murat? Seni burada göreceğimi düşünmemiştim"dedi Burak şaşkın bir şekilde, şaşkın ifadesine aldanmayın aslında pek de şaşırmamıştı evleri yakındı sonuçta.
"Burak! Bu ne sürpriz, sizin kafeden geliyorum bende, sanırım daha açılmadı, nasılsın? işler nasıl gidiyor?"dedi Murat samimi bi tonla, bu Burak'ın sinirlerini bozuyordu nedense hem Murat kafeye gelip ne yapacaktı ki?
"Evet, kafe saat 12.30'da açılıyor, herşey iyi"
dedi Burak.
Vedalaşıp yollarına devam ettiler, Burak acelesi varmış gibi görünüyordu.

Murat hastaneye vardı, ziyaret saatleri başlamıştı hem. Arkadaşı Canları tebrik ettikten sonra Canla birlikte bir yere oturup uzun uzun konuştu, havadan sudan dün olanlar hakkından.

Hadise Murat'la konuşmak için onu davet etmişti o sırada Can'ın bir telefon görüşmesi yapması gerekiyordu.
Murat odaya girdi, minik hastane odasında Hadise ve kucağında yeni doğmuş bebeği Berkcan vardı.
Selamlaştılar, Hadise Murat'a "bu sıralar Can'la yakın olduğunu görüyorum.. Murat, hani beraber geçirecektik bir gelecek? Hani sen hep beni sevecektin?  Hani bebeğimin babası olmaya hazırdın..?" dedi acıklı ama kızgın bir ses tonuyla.
"Hadise bak! Ortada kocaman bir yanlış anlaşılma var, ben asla öyle demedim!!
Hepsi kafanda yaptığın uydurmalar"dedi Murat şok içinde(bim haha). Tam Hadise ağzını açıp bağıracaktı ki odaya Can girdi, işten aradıkları için gitmesi gerektiğini dedi ve böylece Murat ve Can işe gittiler kızgın bir şekilde oturan hadiseyle vedalaşarak.

Çok yorucu bir gün geçirmişlerdi, Murat sabah gidemediği için kafeye gitmeyi teklif etti, Canla birlikte kafeye gidip bir masaya oturdular.
Oradaydı Burak kaşıkları siliyordu, birden ona bakan Murat'ı farkedip seksi bakış attı, Murat utanıp kafasını çevirdi, siparişlerini almaya başka bi garson geldi.
Bi on beş yirmi dakka kadar sonra siparişleri geldi, hesabı bölüşerek ödediler ama Murat ona seksi bakış atan yakışıklı garsona 45₺ bahşiş bırakmıştı. Can Hadise'nin yanına hastaneye geri döndü, Murat da evine doğru yol aldı.

Neyin nesiydi bu Murat? Önce markette karşılaştığı yetmezmiş gibi şimdi de 45₺ bahşiş bırakmıştı ona.
Burak da hoşlanmıyor değildi aslında Murat'ın davranışlarından.
Burak'ın bakışları çıkmıyordu Murat'ın aklından..
Neydi bu böyle daha bir gün önce tanışmışlardı ve çok samimi davranıyordu Burak'a karşı!

Murat aşırı yorulmuştu kafasını vurduğu gibi uykuya daldı,
aynı şey Burak ve Hadise için söylenemez, onlar kafalarını kurcalayan düşüncelerle, yapmaları gereken işlerle meşgullerdi.