İyi okumalarrr.
Bakiyorum gözlerine, bi göz anca bu kadar derin manalar saklayabilir.
Elleri birbirine o kadar dolanmış ki sanki parmakları birbirine düğümlenmiş gibi.
Omuzları sanki kendi özgürlüğünü ilan etmiş gibi.
Başını önüne eğdi, birden bütün sinirimle adamin boğazina yapıştım ama adamı milim hareket ettiremedim, hiç umursamadan sağlam bir yumruğu sağ şakağına gecirdim.
Kafası hareket bile etmedi, yavaşça kafasını kaldırıp sakin bir ses tonu ile "sakin ol" dedi. Sesinde derin bi tokluk ve çatallanma birlikte vardi tuhaf ve etkileyici bi ses tonuydu bu.
Demir, adamın yakasını serçe tuttuğum kolumun üzerine elini koydu ve gine sakin bir ses tonuyla "otur biraz konuşsun adam" dedi.
Afallamıştım adamın hareketleri yetmezmiş gibi Demir de aynı şekil davraniyodu , ne oluyordu lan burada?
Demirin sözlerinden sonra adama sanki öldürecekmiş gibi bir bakış atarak yakasını sertçe bırakıp sobanın yanındaki ahşap sallanan sandalyenin üzerine oturdum.
"Ulan ne oluyo burda, kim bu, biriniz bi şey söyleyecek mi?"
Ben bu sözleri sayarken Demir eliyle sakin işareti yaparak adama yaklaştı ve önüne sobanın karşısında olan masanın demir sandalyelerinden birini çekti ve oturdu."Anlat dinliyoruz, bunların hepsini nasıl Altemurun iyiliği için oluyo" diye ukala ve bi o kadar da sert bi ses tonuyla konuştu.
Bense sinirlenerek yerimden fırlayıp arkamdan "Demir dışarı gel " diyerek dışarı çıktım.
Arkamdan "burda aynen bu şekil kalmaya devam ediyosun." diyerek Demir de çıktı ve barakanın biraz ilerisine dogru ilerledik.
Ben tam agzımı açıp sormaya yeltenirken Demir anlatmaya başladı."Uykuya daldın, dışarda herzaman tırmanıp oturduğumuz agacın üstüne tırmandım.
Tam bir saat sonra bu geldi, içeri girdi.
Ağaçtan zıplayıp sessizce camdan baktım ilk önce. Adam bi süre yüzünde bi gülümsemeyle seni süzdü sonra cebine elini götürdü, ben bunu görür görmez içeri girdim. Adam beni görür görmez aniden şırıngayı omzuna saplayıp içindekini enjekte etti bile. Sonra hiçbir şey olmamış gibi oturduğu yere oturdu bende senin gibi geçirdim bi tane ama adam sana verdiği tepkinin aynısını verdi ve "burda bekliyorum hastaneyemi götürüyosun nere götürüyosan götür sonra buraya getir."dedi.Bi tane daha geçirip nede yaptığını sordum gine aynı tepkiyle "onun iyiliği için."dedi. Bi tuhaf hissettim neden bilmiyorum ama güvendim dediğini yaptım benden bu kadar. Ne yapalim şimdi Altemur sen soyle" dedi."Tamam anladım gel o zmn bakalım neymiş amacı hiç olmadı bizim Onur komiseri ararim attiririm içeri"dedim.
Savcılığın sevdiğim yönlerinden biri de böyle olaylari hiç kendimi yormadan halledebiliyor olmamdır.İçeri girdiğimzde adam hiç yerinden bile hareket etmemiş hatta yüz ifadesi bile değişmemişti.
Ben demirin adamın önüne çektiği sandalyeye oturdum demirde benim eski yerime ve ben"anlat şimdi" dedim.
Adam mimik bile oynatmadan konuşmaya başladı.
"Altemur Şimşek , 29 yaşında savcı , işi ve buradan başka bir hayatı olmayan ve aslında başka bir hayatı olan biri ama asil soru şu, neden yaptın öyle mi?"
Bu lafların üstüne "zırvalmayı kes soruyu cevapla ne istiyosun , ne den yap tin !"
Son soruyu heceleyerek adama doğru yaklaştım.Adamsa yine hiç tepki vermeden
"Sözümü kesmeden dinleyin o zmn.
Bence sorunuz yanlıs sorunuz başka hayat deken neyi kastettiğim olmalıydı.
O yüzden ben doğru olan soruyu cevaplıyıcam.
Burçay oğlu Altemur senin katetmen gereken bir yol var o yol seni sen yapıcak sana anlamlar katacak o yol bu yaşadığını sandığın hayat bu yolun sonuna kimi erken kimi geç gelir ,kimi o anlamları öğrenmiş kimiyse hiçbir şey alamadan gelir ama senin için bu anlamarı kavramak çok önemli çünkü senin görevin ancak bu anlamları öğrenirsen bitirilebilir.
Şimdi asıl siz zırvalamayı kesin çünkü kesmesseniz ben susturmayı bilirim" dedi.Dedikleri karşısında ne demeliydim bilmiyorum ama şuan bu durumdan kurtulmamız gerektiği bariz belliydi.
Cebimdeki telefona uzandım ve onur komiseri aramaya çalışıyordum ki "anlaşılan laftan anlamıyacaksınız neyse zaten beklemiyordum anlamanızı" diyerek tekmeyle telefonu savurup bi yandanda diger eliyle cebinden başka bir şırınga çıkarıp dizime saplamıştı bile.
Bölüm sonuu
Yorum ve voteleriniz benim için önemli diğer bölümde görüşmek dileğiyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
engebe
FantasyEvet belkide değişmeliyim belkide umursamalıyım hayatı ama bence bomboş bir "DAİRE"nin içinde boşlukta olduğumuzu ya da evrene baktığımızda hiç gibi olduğumuzu düşünmemek için birbirimizi hayatlarımızla kandırıyoruz. Hiç düşündün mü sen bunu okurke...