ERKEK GÜZELİ/TAEKOOK

22.

Hi

Bu gün aşırı güzel uydum. İlk defa bu kadar rahat uyudum. Bir rüya gördüm rüyamda eskiden sevdiğim bir çocuk vardı. Arkadaşlarım çocuktan hoşlanıyor diye çocuğa kötü davranmıştım. Çünkü bana çok yakın davranıyordu. Aşırı üzülmüştüm. Arkadaşım seviyor diye hep öyle yapmıştım. Aptaldım işte. Istee bunu rüyamda gördüm gözlerimi kapattıgım gibi okuldaydık ve beni omzuna yatırıp saçlarımı okşuyordu. En son ben tam mayıştım yatıcam rüyada uyan hadi kalkma zamanın dedi. Hayır dedim sızlandım sonra iki kız geldi. Bu iki kız onu seviyor gercekte ellerinde sakız var. Geldiler çocuğa sakız uzattılar. Çocuk istemedi. Sonra kızlar kendi arasında konuştu. Aşkısına da soralım dedi sakız ister mi diye. Bende dedim aşkısı? Sonra çocuk bana bakıp gülümsedi. Iste yeterince uyudun dedi. Hayır uyumak istiyorum diyince uyandım. Sabah uyanınca da sebepsiz çok mutlu oldum. Günüm onun sayesinde iyi geçti diyebilirim. Yanımda olmadan yanımda olmuş oldu.

Sizinde böyle rüyalarınız var mı?

Bye

Yanımızda kaza yapan araç yüzünde aniden durmak zorunda kaldık. Taehyung beni kendine doğru çekti. Yüzüme bakıp iyi olup olmadığımı anladığında hemen araçtan indi. Ardından bende indim. Peşimizden gelen polis aracındaki polislerde araca doğru yaklaştı.

Yaklaştıkça korkum çoğalıyordu. Gözlerim istemsizce doldu ve artık göz yaşlarım isyan edip aktı. Taehyung hemen yanıma gelip kollarını bana sardı. "Bir sorun mu var erkek güzeli?" Bende bilmiyordum sadece içimde kötü bir his vardı. Sanki arabadakini tanıyordum.

Yavaşça daha fazla yaklaştım. Polis memuru bağırmaya başladı. Diğer arkadaşı da hemen yanına geldi. "Anbulansı ara! Adam öldü!" Panik içinde konuşuyordu. Arabaya daha fazla yaklaştım ve onu gördüm. Bana en kötü günleri yaşatan adam, Cho Doo Soon? Gerçekten ölümünün böyle olacağını düşünmemiştim.

Hak etmişti kook! Sakin ol ağlamayı kes hemen! İç sesim beni sakinleştirmek istiyordu. "Sorun ne?" Taehyung yanıma geldi ve kollarını bana doladı. "Bu o?" Fısıldadım. Beni duymak için daha çok yaklaştı. "Anlamadım erkek güzeli? Sesini duyamadım." Daha sesli bir şekilde konuştum ama hala fısıldıyordum.

"Bu o! Bana her şeyi yaşatan adam!" Beni duyduğunu anlamıştım çünkü bembeyaz olmuştu. Kollarını daha sıkı sardı ve beni arabaya sürükledi.

___________

İkimizde konuşmuyorduk. Arabada öylece oturmuştuk. Taehyung arabayı eve doğru sürüyordu. Gözlerimi kapattım, eve kadar uyumak istiyordum.

___________

"Uyan erkek güzeli." Ellerini yanaklarıma koymuştu. Hafifçe sarsıyordu. Gözümü araladım ve onun yakışıklı yüzünü gördüm. Gözlerimi tam açınca eve geldiğimizi gördüm. Yerimde hafifçe gerindim ve ayağa kalktım.

Eve girdiğimde Jin hyung bana bakıyordu. "Kookie ödevini ben yaparım sen git dinlen." Bana bunu sormasına şaşırmıştım. O asla böyle bir şey demezdi. "Sen ciddi misin hyung?" Yanıma gelip ellerimi tuttu. Hafifçe sıktıktan sonra bıraktı. "Yaparım dedim ya hem Joon var o yardım eder." Namjoon hyungta başını salladı.

Yatağa doğru ayaklarımı sürüyerek gidiyordum. Taehyung bundan sıkılmış olmalı ki beni anında kucağına aldı. Aniden kalbimin hızına yetişemedim. En son karanlık olduğunu hatırladım.

____________

Uyandığımda başımda gülmemek için zor duran bir Taehyung vardı. "Hadi ama yine mi bayıldım!" Son dediğime artık dayanamayıp derin sesiyle kahkaha atmaya başladı.

"İstersen seni her zaman kucağıma alabilirim." İşte bunu deme! "Yok ya niye kucağına oturuyor muşum?" Sakın konuşma kook batıyorsun aq! Bi sus da ben konuşayım! "Ya ben niye hep yanlış şeyler söylüyorum." Astığı suratını bana çevirdi. "Senin için yetersiz miyim? Neden böyle dedin?" Kafamı hızlıca salladım. Aq senin utanmana kook! Sen utanacaksın diye niye çocuğu üzüyorsun! İç sesim haklıydı.

"Taetae ben öyle demek istedim. Cidden inan bana demek istediğim o değildi. Ben utandım ve yanlışlıkla öyle dedim. Aslında seni ne kadar çok sevdiğimi biliyor musun?" Sanki hiç söylemiyorum gibi kafasını salladı. "Bilmem beni ne kadar seviyorsun?" Dudaklarını büzüp bana bakıyordu.

"Seni çok seviyorum. Eğer bir gün ölürsem beni o gözlerine gömsünler. Gözlerindeki gülümseme yüzünden kalbim hızlanıyor. Uyumak istediğim zaman kalbine sığınmak istiyorum. Beni güzel uyutursun orda. Ellerin bile kocaman ve beni sıkı sıkı sarıyor. Hiç bırakmayacak gibi! Beni bırakırsan seni döverim Kim Taehyung!" Sonunda hafif sinirli bir tonla söylemiştim.

"Seni bırakırsam beni döv Jeon Jungkook! Eğer seni bırakırsam hayatı bırakmış olurum. Nefesimi, umudumu ve gülüşlerimi kaybederim." Bana daha çok yaklaştı.

Nefeslerimiz birbirine karışıyordu. Bana daha da yaklaştı. Onun nefesi artık dudaklarımdan içeri giriyordu. Sıcak ve ıslak et parçaları benim küçük dudaklarımı bulmuştu. Bu sefer bayılmadan ona masum bir öpücük verdim.

Bu ilk öpüşmemizdi.

Naber! Nasılsınız?

Taehyung ve Jungkook kavgalıymış benim yeni haberim oldu ve Tae depresyondaymış. Yeontan hasta ve ameliyat falan mı ne edilecekmiş. Niye böyle oldu ya inşallah herşey düzelir.

Yeni bi Taekook hikayesi üzerinde çalışıyorum. Full düz yazı konusu da Tae doğum gününde ormandaki evine gidiyor ve ormanda Jungkook'u buluyor ve Jungkook  hiçbir şey bilmiyor. Konuşamıyor yemek yiyemiyor ve bir çok şeyi algılayamıyor. Ama iyi öpüşüyor.

Sizce nasıl yazarsam okur musunuz? İlk bölümü yazdım benim hoşuma gitti. Yayınlarsam umarım sizde beğenirsiniz. Ama ilk önce bu hikaye bitmeli yoksa kafamı toplayamam.

Kendinize iyi bakın sonra görüşürüz

Bb