Yeonjun'dan:
-Soobinnie~ bu gece sinema gecesi yapalım mıı?
Sesli mesajımı attıktan sonra dinlemesini beklerken bir yandan da üzerimi değiştirmeye başladım.
Bazen kendi kendime çok fazla acıyorum başka birine aşık olan biri olarak.
Ama sonra diyordum ki; boşversene kimseye bir zararın yok nasılsa, kimsenin arasını da bozmuyorsun bırak kalsın böyle Yeonjun.
Ve işte böyle diye diye bilmem kaç senedir platonik olduğum çocukla yine bir buluşmaya gidecektim.
Ki kapı çaldı.
-Kimsiniz?
Siz siz olun ilk önce sorun.
Sonuçta hırlısı var hırsızı var, sonra bir bakmışsınız aaaaaa benim böbrek kaybolmuş. Şaşırırsınız.
-Benim soobin.
Kapının ardındaki sesten sonra beklemeden açtığım gibi kapıyı, Soobin'in bana sarılması bir anda gerçekleşmişti.
-Soobin? İyi misin?
-Değilim. Artık dayanamıyorum. Ne olursa olsun itiraf edeceğim artık.
Ah şu Huening'e yapacağı itiraf hakkında...
Bunu daha önce de bana sormuştu ve geçiştirerek cevap vermiştim ama konuşması için gece vakti ve onun evinde seçmesini söylemiştim. Böylelikle belki güzel bir gece geçirebilirlerdi.
-Ah, Huening'e mi açılacaksın?
-Hayır aptal! Sana açılacağım!
-NEY?
Bir anda bağırınca hemen geri çekilmiş ve kollarını önünde yaramaz bir çocukmuş da yaptığı hata yakalanmış gibi bağlamıştı.
-Biliyorum sen Huening'den hoşlanıyorsun ama ben yaklaşık 2 senedir sana karşı duygular besliyorum, bütün kalbimle hemde. Lütfen benden nefret etme, hem karşılık vermek zorunda da değilsin. Ben, neden söyledim bilmiyorum ama artık dayanamadım sanırım.
-Ne?
Ağzından çıkan onca kelimeye rağmen ağzımdan çıkan tek bir kelime onu yıkmış gibiydi.
Huening'i seviyordum? Ben mi? O anlamda mı? O sevmiyor muydu?
-Bir dakika, yani şimdi sen bana diyorsun ki ben senden hoşlanıyorum Yeonjun ve Huening'den hoşlanmıyorum. Öyle mi?
-Evet kesinl- bir dakika Huening ne alaka?
-Ben, ona aşıksın zannettiğim için sana açılmamıştım..
-Bende bu yüzden içimde tutmuştum..
Bir süre birbirimize bakıp kibarca diyeceksek anırmaya başlamıştık. TANRIM ŞU AN DÜNYANIN EN MUTLU İNSANI FALAN MIYIM BEN?!
-Yaniiii, çıkalım mı?
Sorduğu soruyla gülümsedim ve başımı evet anlamında aşağı yukarı salladım.
Kocaman gülümsemiş ve bana sarılmıştı sıkı sıkı. Owww kiyowoo
-O zaman, sinema gecesi yapalım mı? Sevgilim?
-Çüş evet evet evet.
-Yeonjun evlilik teklifi etmedim.
-Olsun onu da ben ederim. Hadi filme geçelim!!
Gülerek koşuşturmuş ve yukarı kata çıkmıştık. Odamdaki fazladan kullanmadığım bir kısma bir projeksiyon aldığım neredeyse her haftasonu bizimkilerle sinema izlerdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkı Harcamanın 80 Yolu
Fanfiction1) Ölümüne sevenler durmadan denerler inatla kaybederler 2) Yapış yapış sevenler mesafeler girince nedense vazgeçerler 3) Platonik sevenler hüzünlü şarkılar sever hayatta kaybederler 4) Sevmeden sevenler seviyormuş gibiler daha çok küçükler ...