Diğer Şeyler 「火黒、KagaKuro」

Yirminci: Bu, üzerine uzunca ve derinlemesine düşüneceğim bir şey

Yazarın Notu

Düzenlendi. 26.09.2021

//

Uzun zaman oldu! Bu, benim şaka yollu "Harikalar Diyarı Arc"ım diye adlandığım kısmın başlangıcı; çünkü aptalım.

Bu bölümdeki kitap tartışması ancak Haruki Murakami'nin bahsedilen kitabını biliyorsanız eğlenceli olacaktır.

○

Kagami

"Touou'ya yine kaybettiğimize inanamıyorum."

Bunu şu anda söylemenin banal olduğunu biliyordum. En azından Kuroko'nun yan tarafımda kıkırdamasını sağladı, sadece gözlerini devirmesinin falan yerine. Biraz karmaşık ev ödevi yapmak için onun evine gidiyorduk. Bir noktadan sonra eğer ders çalışırken büyükannesinin ev yemeklerini her zaman benimkine değişirse büyükannesinin darılacağını söylemişti, bu yüzden, neyse oydu işte sanırım.

"Bunu daha dün söylemedin mi? Ne zaman bırakacaksın tekrarlamayı?"

"Iı, kazandığımız bir sonraki seferde?"

Kuroko gülümsedi.

"Kazandık gerçi. Ön elemelerde kazanmamız da bir şey."

İç geçirdim sadece.

"Geçen yıl tam tersi olduğu için mi? Bunun onları aşırı mutlu ettiğini düşünmüyor musun?"

Omuz silkti.

"Belki. Ama öyle olsa bile, büyük resme bakınca bizim kaybımızdan ziyade berabere gibi görünüyor."

Yine iç geçirdim.

"Sadece bana mı öyle geliyor yoksa sen hâlâ çok mı rahatsın? Hani, ne, geçen yıl bir şeyleri kanıtladıktan sonra birdenbire artık hırslı olmayı bıraktın mı?"

Başını yana eğdi ve gözlerini kıstı.

"Samimi bir şekilde söylemiyorsun bunu. Neden kendi hayal kırıklığını benden çıkarıyorsun?"

Gayet haklıydı, galiba. Bu yüzden saçlarını karıştırdım.

"Yanımda sen varsın. Şansına küs."

"Gerçekten en sevdiğin bahane bu gibi görünüyor. Ama sahiden, mutlu olabileceğim şeyler hakkında mutlu olmayı çok daha fazla tercih ederim."

Bir kez daha, iç geçirdim.

"Tabii, bardak yarı dolu, falan filan. Sen bildiğin gibi yap." dedim.

"Yarı boştan daha iyi değil mi, her türlü? Ya da daimi olarak hüsranlı olmaktan?"

Kolunu dürttüm.

"Ayrıca yüzde elli sıvı seçeneği de var." dedim. "Hani, gerçekçi olmak."

Kıkırdadı.

"Ne zamandan beri gerçekçisin?"

Kaşlarımı çattım.

"Öyle bir şey söylemedim."

"O zaman, senin bardağında ne var, Kagami-kun?"

"Daha çok, 7 Up⁸'ın yüzde ellisi."

Bu onu güldürdü.

"Yani, sen... Daimi olarak hüsranlı bir hazcı mısın?"

Omuz silktim.

"Evet, tabii, beni aşağı yukarı özetliyor, doğru."