Tell Me Why? - Draco/Harry

3. Bölüm - Anlaşma

Draco doğruldu, siyah saçlı genç adam da ona yol vermek için gerilemek zorunda kaldı. Draco onun yanından geçip gitmeden önce gözlerine baktı. " İnsanlara kişiliklerimizin değişik yönlerini gösteririz, farklı roller oynarız. Çocukla çocuk, arkadaşla arkadaş, sevgiliyle sevgili, düşmanla düşman. Sen bana karşı hangi rolü oynuyorsun Potter? " Draco eve doğru yürürken ona sırtı dönük kalmış genç adam ellerini yavaşça yumruk yaptı...

******************************

Harry yemek boyunca içinden köpürüp durmuştu. Adam sanki tutsak değil de efendi gibi davranıyor, onu çıldırtıyordu. Zaten istediğin de bu değil miydi diye sordu içinden bir ses ve bu onu daha da kızdırdı. Evet, Malfoy' un onunla çarpışmasını ve mücadele etmesini istiyordu ama söylediği her lafla tıpkı eskiden olduğu gibi onu yere sermesini de istemiyordu. Artık değişmişlerdi. Malfoy' u yere serecek biri varsa o da ancak kendisi olabilirdi. " Annen ne zaman gelecek? " Draco yemek boyunca ilk kez başını kaldırıp ona baktı. " Sanırım tedavisi birkaç saat daha sürecek. " Harry başını sallarken yemeğini kurcalıyordu. " O gittiği zamanlarda ne yapıyorsun? " Draco omuzlarını silkerek tabağını itti. Zaten kendini zorlayarak yemeye çalışıyordu. Potter' ın yanındayken hep diken üzerindeydi.

- Çoğunlukla kitap okuyorum. Kütüphanede veya bahçede. Merak etme sana haber vermeden evden çıkacak değilim, kimsenin beni evinde görmesini istemeyiz değil mi?

Harry aslında bunu merak etmemişti, hatta aklının ucundan bile geçirmemişti ama başını sallayarak onayladı. " Ben söylemeden önlemini aldığın için teşekkür ederim. Bir savaş suçlusuyla ilişkim olduğunun bilinmesini kesinlikle istemiyorum. Bakanlık bunu öğrenirse kariyerim büyük bir darbe alır. Zaten seni izleyen büyüleri yönlendirmekle epey risk aldım. " Oh demek hala izleniyordu... Draco sessizce genç adama baktı sonra fısıltıyla " İntikam isteğin tüm kariyerini riske edecek kadar büyük mü Potter? " diye sordu. Harry' nin yeşil gözleri nefretle kısılmıştı. " Ne sanıyordun Malfoy? Sen arkadaşlarını sattın! Yoldaşlığı sattın! Beni sattın! " Sarışın genç adam başını eğdi, saçları hızla gözlerinin önüne düşerek bakışlarını perdelemişti. Harry oldum olası onun bu hareketinden nefret ederdi. Ne olursa olsun onun gözlerinin içine bakmayı tercih ederdi.

- Haklısın. Sattım.

Draco kalkıp yemek odasının penceresinin önüne gitti, ellerini ceplerine tıkarak dışarıyı izlemeye başladı. Harry yıllardır içini kemiren soruyu sorabilmek için yakaladığı bu fırsatı değerlendirmeye karar vererek kalkıp Draco' nun yanına gitti ve kolundan tuttuğu genç adamı kendine çevirdi. " Neden o gece bize ihanet ettin Malfoy? " Draco' nun yüzünde büyük bir kontrol eseri sağladığı ifadesizlik maskesi vardı. " Merak ediyorsan Bakanlıktaki ifademi okuyabilirsin Potter. " Harry öfkeyle onu sarstı. " Kahretsin o ifade alınırken ben de oradaydım unuttun mu? Onda ve diğerlerinde de vardım. Ama hala gerçeği söylediğine inanmıyorum. Bizim için inanılmaz bilgiler getirmiştin, aylarca çok iyi çalıştın ama sonra bir gecede her şeyi kaldırıp bir kenara attın. Neden? " Draco kolunu çekip elinden kurtardı. " İstediğine inanmakta serbestsin. " Harry hızla atıldı ve bu kez yakalarından kavradığı genç adamı çevirip duvara çarptı.

- Sana güvenen bendim Malfoy! Herkes bir gün bize ihanet edeceğini söyledi ama ben sana güvendim. Çünkü bana gelmiştin. Şans vermemi, değişeceğini, bizim tarafımızda yer almak istediğini, babanın ideallerine inanmadığını söylemiştin. Bütün bunları beni kandırmak için mi söylemiştin?