larmesé

1.9

jeonjungkook:
roseanne bugün beni fena reddettin

roseannepark:
hak etmediğini söyleyemezsin

jeonjungkook:
hak ettim sayılır ama dinlenmeyi de hak ediyorum,
her ne kadar beni konuşturmasan da

roseannepark:
bu ısrarını başka birinin üzerinde denemelisin

jeonjungkook:
başka birini istesem çoktan giderdim emin ol,
fazla inatçı keçisin roseanne

roseannepark:
evet hep söylüyorsun bunu

jeonjungkook:
acaba hazır haftasonundayken şey mi yapsak

jeonjungkook:
ben size gelsem? uzun uzun konuşup halletsek?

roseannepark:
sana bu cesaret nerden geldi?
evine geleyim de ne demek acaba?
rüyada falan mısın şu an

jeonjungkook:
cesaret? bu sadece basit bir adım,
evine gelip seni yiyecek değilim

roseannepark:
ben sana beni bırak hayatına devam et
diyorum sen evime gelmek istiyorsun haahaaghadgagsahsga

jeonjungkook:
ev konusu açılınca bu kadar
sinirlenmen niye onu anlamadım

roseannepark:
sinirlenmedim?

jeonjungkook:
tabi zaten bende kim jennie'yim

roseannepark:
o kim

jeonjungkook:
bu kadar dünyadan uzak olamazsın roseanne

roseannepark:
kendi dünyamda yeterince iç içeyim zaten

jeonjungkook:
her neyse çok da önemli değil zaten ama bir şey soracağım

roseannepark:
sor

jeonjungkook:
bana söylemek istediğin bir şey var mı,
paylaşmak istediğin gibi mesela?

roseannepark:
anlamadım, ne konuda?

jeonjungkook:
herhangi bi konuda,
öylesine

roseannepark:
hayır yok

jeonjungkook:
bana güvenmiyorsun öyle değil mi

roseannepark:
bunu sana söylemiştim

jeonjungkook:
tekrar söyle,
belki de yeniden görmek istiyorumdur

roseannepark:
bunu duymak hoşuna mı gidiyor
anlamıyorum ki

jeonjungkook:
bazen gerçekten yorgun hissediyorum, işe yaramaz gibi. yanında durmaya çalıştıkça geriye itiyorsun beni, yapacak bi şey bulamıyorum

roseannepark:
benimle işin bitmedi mi?
neden yanımda durmak istiyorsun hala?

jeonjungkook:
seninle bi işim yoktu zaten roseanne, yani bunu iş olarak görmüyordum tanışmak istemiştim ve tanıştım şimdi de devam etsin istiyorum

roseannepark:
verdiğim karşılığı nasıl algılıyorsun, dışarıdan naz yapıyormuş gibi mi görünüyor bilmiyorum fakat sana defalarca söyledim jungkook. ben buyum. iki kelime ve tek cümle. ben buyum. bu kadarım. ilerim yok. mutlu olabilmem, seni güldürebilme imkanım yok çünkü seneler önce kapattım ben o ışığı. şimdi yaktığım mumun ışığı ise sadece beni aydınlatmaya yetiyor. sana ya da herhangi ikinci kişiye yetecek kadar ışığım yok.

jeonjungkook:
çalışmıyorsun bile, evet dediğin gibi sen busun ama fazlası olmak istemiyorsun ki. açık konuşmuyorsun, anlatmıyorsun, sana yardım edecek insanlardan uzak duruyorsun çünkü sen olduğun bu kişi olarak kalmak istiyor gibisin

roseannepark:
evet çünkü sadece böyle kalırsam başka kimseden zarar görmem. kimsenin bana zarar vermesine müsaade etmemiş olurum.

jeonjungkook:
sana zarar verecek gibi mi duruyorum

roseannepark:
sadece gösterdiğin yüzünü görüyorum

roseannepark:
seni tanımıyorum. konuşmamız sadece mesaj üzerinden farkındasın değil mi?

jeonjungkook:
ilerlemeye çalıştıkça bana engel olan
biri mi diyor bunu

roseannepark:
yine ardından bir şey
çıkmayacağını nerden bileyim?

roseannepark:
bana sırf saçma sapan bir iddia yüzünden mesaj atan jeon jungkook? başka şeyler de olmadığını nerden bileyim?

jeonjungkook:
haklısın ama ben yalan söylemem roseanne, susmakla yalan söylemek arasında fark var bu sefer ortada bir şey yok diyorsam yoktur

roseannepark:
peki yeri? davetten bir gün önce onunla buluştun, üstelik benimle konuştuktan hemen sonra

jeonjungkook:
sadece ona karşı hâlâ eskisi gibi
olup olmadığımı görmem gerekiyordu

roseannepark:
nasıl yani?

jeonjungkook:
öyle işte, eskiden ondan hoşlanıyordum ama şimdi ne hissettiğimi ben bile bilmiyorum

roseannepark:
bana karşı ne hissediyorsun?

jeonjungkook:
bu çok zor bi soru roseanne

roseannepark:
haklısın en iyisi bi süre düşünelim
şimdi gitmem gerek

jeonjungkook:
dikkat et

görüldü

o kadar yoğunum ki bu ara, taslakta ki bölümler bitmesin diye dua ediyorum :((