———
"Ne yapıyorsun bu saatte?"
Gelen sesle birlikte arkama döndüm. "Hiç."
"Ne demek hiç? Bir sorun mu var?" Bana cevap istermiş gibi bakarken kafamı yorgun argın iki yana salladım.
"Buna inanmamı bekleme, 22 yıldır kardeşimsin." dedi abim kaşlarını kaldırarak.
"Bir şey yok Dorukhan."
"Abi." diyerek beni düzeltince elimdeki sigarayı bitirip kül tablasında söndürdüm.
Paketin içinden bir tane daha alacakken bir el benden önce davrandı. "Bıraktığını sanıyordum."
Gözlerimi yumdum. Her şeyde Berat vardı, her şeyde.
Ona söz vermiştim. Alkol kullanmayacağıma, sigara içmeyeceğime dair söz vermiştim.
O gece ona "Gidersen içerim" dediğimi hatırlıyordum, "Gitmem" diye söz vermişti ama bu kocaman bir yalandı.
Bu söz sayesinde 1 ay sigara ve alkol kullanmamıştım. Ama o gitmişti, sözünü tutmamıştı ve bende tutma niyetinde değildim.
"Paketi ver."
"Berat'a söz ve-"
"Sikeyim Berat'ı." diye homurdandım huysuzca. "Neyin var Nehir? Kavga mı ettiniz?"
"Aldattı beni." diyiverdim bir anda. Dorukhan'ın boşluğuna gelmiş olmalıydı ki tepki vermedi, bunu fırsat bilerek elinden sigaramı kaptım.
Dudaklarımın arasındaki sigarayı yakmak için elimle rüzgarı önleyince abim konuşmaya başladı.
"Ne?"
Güldüm. Farklı bir şey söyleyeceğini sanmıştım ama tepkisi bu olmuştu. Eh, inanılmaz bir şeydi. Berat Ayberk Özdemir, sevdiğine asla yalan söylemezmiş.
Tam bir saçmalık.
"Nehir sarhoş falan değilsin, değil mi?" Üflediğim duman havaya karışıp giderken ona bir cevap vermedim. Sarhoş değildim ama kafamdaki düşünceler beni mahvediyordu.
"Allah kahretsin." dedim gözüm dolmaya başlayınca. Elimin tersini alnıma yaslayıp, dirseğimle dizimden destek alırken ağlamaktan nefret ettiğimi bir kez daha anlamıştım.
"Nehir'im..." diye mırıldandı abim sadece. Sandalyesinden kalkıp bana doğru geldi ve kollarını boynuma sardı. Kafamı karnına yaslayınca elimdeki sigara balkondan aşağıya düşmüştü.
"Nasıl yapabildi?"
"Emin misin bebeğim böyle bir şey olduğuna?"
"Biliyor musun Berat da inanmıyor yaptığına... Gördüm, fotoğrafları da gördüm. Telefonunu da başka bir kız açtı abi. Ne yapacağım ben?"
Küfür ettiğini duydum sert bir ses tonuyla. "Neden? Sadece neden diye soruyorum kendime... Ben yetmiyor muydum?"
Daha şiddetli ağlamaya başladım. Hiç bu kadar ağladığımı hatırlamıyordum ve bunun şaşkınlığını abimin de yaşadığına emindim.
"Belki bir gün biteriz." demiştim. "Hayır, sen bitirebilirsin ama ben bitirmem." diye yanıt vermişti o da.
Hayatımda yaşadığım en kötü geceyi yaşadım. Çok berbattı, burada olsa Berat yaşattıklarından dolayı kesinlikle utanırdı.
———
ictigim bi gece bana "icmeni istemiyorum, seni bu sekilde kaybedemem" demisti ve ben de "gitmeyecegine dair soz verirsen icmem bi daha" demistim. 1 ay elime sise bile almadim ve gitti. :) gittigi gece tekrar basladim. bu aklima geldi o yuzden boyle bi bolum yazdim :")
not: zainsoldier ve ben senden ciddi anlamda nefret ediyoruz ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
let me explain | özdemir
Teen FictionTAMAMLANDI. i got a confession baby, will you listen to it? [yarı texting - kısa hikâye.] ≠ berat ayberk özdemir fanfiction.