Ah evet bebeğim. harikasın biraz daha hızlı. daha sert eveet aşşağıı işte buldun ohhh. muhteşemsin.
sırtımı çok güzel kaşımıştı aşkım.
elleri kıllıydı isom benim haşin erkeğim.
''eminem başka kaşınan yerin var mı?''
yüzünde dayanamayacağım bi gülümseme vardı.
''isooooooo''
''emineeeee napalım sıkıldım''
''ajdarın çikta muz şarkısı eşliğinde muz yemeliyiz.''
onunla beraber muz yemek beni hep rahatlatmıştı.
''muz yerken selfi çekinelim mi?''
''çekinelim isomm''
telefonumuzun önde kamerası olmadığı için arka kamerayı çevirip çektik. çok net çıkmıştık.
isomun telfonunun kamerası 3.2 megapikseldi. harikaydı faceye bile giriyordu.
muzumuzu yerken iso gözlerimin içine öyle bakıyordu ki... sanki pariste muz yiyor gibi hissediyordum. ayrıca ajdarın şarkısıyla beraber o kadar romantikti ki...
iso yanıma yaklaştı ve '' muzun iyisini emine yer çünkü hep en iyisini yer'' dedi
sinirlenmiştim bana maymun mu diyordu şimdi
''sen bana maymun mu dedin şimdi'' diye bağırdım.
isoda ''hayır sen maymundan daha güzelsin'' dedi çok mutluydum demekki beni güzel buluyordu.
kimse isom kadar romantık olamazdı.
birden yağmur yağmaya basladı. evdeki çamaşırlar aklıma geldi. isoya veda edip koşarak eve gittim.