3

1.6K 100 10
                                    

dikkatli bir şekilde karşımda kendi kendine oyuncakları ile oynayan jungkooku izliyordum saatlerce o perdenin arkasından çıkmamıştı akşam yemeğinin odaya gelmesiyle bir şekilde onu oradan çıkarabilmiş yemeğini yedirmiştim şimdi ise benden çekine çekine oyun oynuyordu ben ise onu izliyor ne yapabileceğimi düşünüyordum gözlerini üzerimde hissederken ona dönmem ile gözlerini hızla kaçırmış başını eğmiş minik minik oynamaya devam etmişti ağlamamak için kendimi çok zor tutuyordum çünkü vücudunun her bir yerinde oldukça büyük ve derin yara izleri vardı işkence edildiği çok belliydi sırf böyle olduğu içindi ama eğer bu şekilde olmasaydı severlerdi neden çünkü o zaman kusuru olmamış olurdu tatlıydı sevimliydi ve oldukça yakışıklı bir adamdı kusursuz görünüyordu ve bence o hala kusursuzdu bunu kusur olarak görmüyordum

çünkü isteyerek yapmıyordu yada isteyerek böyle olmamıştı ki bir hışımla yerinden kalkması ile gözlerimi yine ona çevirirken dişlerini sıkarak bana baktığını görmüştüm "bir şey mi oldu?" yumuşak sesimle sorarken tepki vermeyeceğini düşünmüştüm ama başını yukarı aşağı sallayarak onaylamıştı "sorun ne?" mırıltım ile dişlerini daha çok sıkmış bana doğru yaklaşıp elimi sıkı bir şekilde tutmuştu siktir bir an kırılacağını düşünmüştüm beni oyuncaklarının yanına çekiştirmiş omuzlarıma baskı yaparak yere oturtmuştu sessizce izliyordum yaptıklarını 

karşıma oturmuş gözlerini benden ayırmadan oyuncakları ile oynamaya devam etmişti izlemeye devam ediyordum ki gözlerini yavaşça aşağı indirmiş elindeki oyuncağı uzatmıştı hafif bir şekilde gülümseyerek oyuncağı alacağım sırada kendimi bir anda onun altında bulmuştum o ise nereden bulduğunu bile bilmediğim bıçağını yüzümde hafif bir şekilde gezdiriyordu götüm üç buçuk atıyordu şuan o ise gözlerini gözlerimden ayırmıyordu "neden hala buradasın git istemiyorum" fısıltılı sesi ile sinirle konuşurken yutkunmuştum tamam belki huyuna gidebilirdim "gidemem artık seninle kalacağım sana zarar vermelerini istemediğim için" yumuşak sesim ile gözlerini bir kaç kez kırpıştırmıştı "neden?" aynı şekilde fısıldarken bıçağı tutan elini yumuşak bir şekilde tutmam ile irkilmişti elini yavaşça indirmiş bıçağı elinden alıp uzağa atmıştım

"çünkü biz artık arkadaşız" dediğim ile yutkunmuştu inanmayarak bakıyordu haklıydı da daha önce hiç arkadaşı olmamıştı "yalancı" o kadar sessiz konuşmuştu ki çok zor duyabilmiş elimi saçlarına koyup okşamaya başlarken yeniden irkilmişti ve bedeni kaskatı kesilmişti bunun üzerine hafif bir şekilde gülümsemiş saçlarını okşamaya devam ederken nefesleri gittikçe titrek bir hal almaya başlamış gözleri kızarmaya başlamıştı güveni ilk kez hissettiği ne kadar da belliydi ve tuhaftı ki onu hiç çekinmeden anlayabiliyordum nasıl hissettiğini anlayabiliyordum "kimse benimle arkadaş olmak istemez ki" ay oturup hüngür hüngür ağlayacaktım şimdi sesi nasıl da titremişti "yalancı" zar zor yutkunmuş derin bir nefes almıştım "ben istiyorum seninle arkadaş olmayı seni korumayı" gözyaşları gözlerinden yanaklarıma doğru damlamaya başlamıştı "ama deliyim ben" alt dudağı titrediği sırada aynı şekilde titreyen sesi ile konuşmuştu ki dolan gözlerime engel olamamış gözyaşlarımı serbest bırakmıştım ona kötü davranan herkesten nefret etmiştim gerçekten o da insandı ama 

"sen deli değilsin" zar zor çıkan sesimle konuşurken dişlerini sıkmıştı "yalancı... öyleyim işte herkes böyle söylüyor deliyim ben!" dişlerini sıkmaya devam ederek tıslarcasına konuşmuştu ki burnumu çekmiştim "korkuyorsun benden yalancı arkadaşımsan korkmamalısın ağlıyorsun işte" hıçkırarak mırıldanırken yerimde doğrulmuş onunda doğrulmasını sağlamış saçlarını okşamaya devam ederek sıkı bir şekilde sarılırken bedeni yine gerilmişti "korkmuyorum ki yalan da söylemiyorum kendine deli dediğin için ağlıyorum" hıçkırıklarım arasından zar zor konuşmuştum "ama öyleyim deliyim aklım... yok" dediği ile hıçkırıklarım artmıştı onu buna alıştırdıklarına inanamıyordum ya 

"hayır... sen çok akıllı bir çocuksun kendine bunu söyleyerek beni üzüyorsun yapma olur mu kendine bunu söyleme" geriye çekilip gözyaşlarımı silerken gözyaşları arasından beni izliyordu ellerini kulaklarına kapatarak saçlarını çekmeye başlamıştı "ağlama ağlama ağlama!" sürekli aynı şeyleri tekrarlamaya başlamıştı ve gittikçe sinirleniyor derin nefesler alıyordu yavaş yavaş boğazından hırlayışlar yükselmeye başlarken gözyaşlarımı hızla silmiştim ama o bu sırada oyuncaklarına saldırıp onları parçalamaya başlamıştı bayan jeon jungkook kendini kaybettiğinde eline geçen kişiye zarar vermeden bırakmayacağını söylemişti ama onun elinde fırsat varken bana zarar vermemişti ikisinde de hem de 

elindeki oyuncakları büyük bir zorluk ile alıp kenara atmış yüzünü ellerim arasına almıştım "ağlama ağlama ağlama!" tekrarlamaya devam ediyordu "jungkook bana bak bak ağlamıyorum" gözleri içine bakarken aynı şekilde gözlerime bakarak derin nefesler alıyordu yavaş yavaş sakinleşmeye bedeni gevşemeye başlamıştı "işte böyle sakinleş... aferin sana" yumuşak sesimle konuşarak saçlarını okşarken titrek bir nefes verip gözlerini odada gezdirmiş parçaladığı oyuncaklarına inanamayarak bakmıştı nefesleri yeniden hızlanırken ona biraz daha yaklaşmış dikkatini bir kez daha kendime çekmiştim "geçti sorun değil sana yeni oyuncaklar alırız tamam mı gel hadi uyuyalım" gözlerimin içine bakarak sert bir şekilde yutkunurken 

onu zar zor kaldırmış aynı zorluk ile yatağa yatırıp üzerini örtmüştüm her hareketimi büyük bir dikkat ile izliyordu "iyi geceler jungkook" fısıltılı sesimle konuşup saçlarını okşayarak bir öpücük kondurmuş ana ışığı kapatıp gece lambalarından birini yakmıştım o ise rahat ve kesik bir nefes almış gözlerini kapamıştı ki el çabukluğu ile etrafı toparlayıp uyudu mu diye bakarken doğrulmuş dik bakışları ile beni izlediğini görmüştüm her ne kadar güvenini biraz da olsa kazansam da yine de tedirgin olduğu belli oluyordu 

yavaş adımlarım ile yanına yaklaşmış onu tekrardan yatırmıştım "ben buradayım korkma yalnız bırakmayacağım seni zarar da vermeyeceğim ben buradayken bir başkası da zarar veremeyecek" yutkunmuş başını minik bir şekilde yukarı aşağı sallamıştım ki elimi tutup saçlarına koyarken işlerin istediğim gibi gittiğini anlamıştım ilgi istiyordu ve istediği ilgiyi gereğinden fazlasıyla verecektim ona gerekirse hayatımın sonuna kadar ona bakacaktım bunu yapmaya kesinlikle hazırdım.

mad+18 (jjk+kth)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin