Eliyle başımı kaldırarak göz yaşlarımı sildi. Bunun şaşkınlığı ve içimdeki duyguların tarifi yoktu. Bi an geri çektim kendimi.
Rahatsız olduğumu anladı. Aslında serseri ya da playboy deriz ya o tipte bi çocuktu. İnanılmaz yakışıklı bir çocuğun benim koltuğumda oturması kadar saçma birşey yoktu.
Ben bunları düşünürken ne kadar boş boş baktıysam yüzüne birden;
-Aşık mı oldun yoksa bana ? Dedi ve kahkaha attı. Şok içindeydim ne diyo bu bu densiz diye içimden düşünürken.
-Tabi ki hayır ! Yeni tanıdığım birine nasıl aşık olabilir ki ? dedim biz kızların bi trip havası vardır yaa hıh dercesine yüzümü pencereye çevirdim.
Omzuma hafifce dokundu. Döndüğümde bana iyice yaklaşmış çekik gözleriyle bakan ve gülümseyen biri vardı. Gözlerim fal taşı gibi açık neye uğradığımı anlamaya çalışıyodum. Birden ittim onu tekrar yaklaştı.
-Heycanlandın değil mi ? Kalbinin atışlarını hissettim. Peki yaa sen ?
-Niye kalbim atsın yaa ? Ala ala...
- Seni öpeceğimi sandın değil mi ? Yine bir gülümseme. Tövbe tövbe bu çocuk beni deli etcek tanışalı daha 1 saat olmuş şu yakınlığımıza bak. Aşk konusu açtık onuda geçtim öpmek filan. Hepsi bana ters şeyler. Ama bunu kendime itiraf etmeliyim ki kalbim deli gibi atıyor.
- Ne öpmesi saçmalama lütfen. Ben uyumak istiyorum. Sende yerine git artık. Ciddi bi şekilde ve kendimden emin bi şekilde bu sözleri söyledim. İnanamıyodum kendime bayılmak üzereyim heycandan.
Ayaz
-Tamam.
O kadar delilik yapan bi çocuk. Tamam diyerek kalkmayacaktı tabi ki bu koltuktan. Kendisi iyice yayıldı. Uzun boylu olduğu için ayaklar sığmıyor tabi... Onu izlerken kafamı omzuma dayadı. Şokun şokuydu bu nerdeydim ? Ne yapıyordum ? Kiminleydim ? Bilmiyorum.. Hiç birşey... Hani beyniniz durur yaa benim kalbimde durmuştu. Bir anda irkildim.
-Ne yapıyorsun sen ? Artık yerine git. Utanmadan yanımda uyuyacak giiiitt ! Çok sert bir tepki vermiştim...
Normal bi insan gitmeliydi.
-Susar mısın artık ? Kaç gündür yollardayım ve uykusuzum. Otobüslerden nefret ettim zaten. Uyumak istiyordun,uyuyalım işte... Neden uzatıyorsun ki ?
-Sen sapık mısın ? Derken birden sarıldı ve göğsüne yatırdı beni... O kadar sıkı tutuyordu. Gitmemi istemiyordu. Anlıyordum ama daha yeni tanışmıştım bu çok fazlaydı. Demek ki bütün kızlara böyle yapıyordu. Belki de gerçekten sapık. Off sapık olan bir insan böyle mi yaklaşır Deniz ? Artık ya sus ya da kafanı kaldır ona bu soruları sor. Kalmak istediğimde elini ittim. Tam sorularımı dizecekken bütün lafları ağzıma tıkadı.
-Masum birine ihtiyacım var. Yanında huzur bulduğum birine. Benimle aynı acıyı paylaşan birinei ihtiyacım var. Bunu bana çok görme. Tamam beni yeni tanıdın ama düşündüğün şeyleri tahmin edebiliyorum. Ben sapık filan değilim. Sadece sıcak bi kucağa ve huzurlu bir uykuya ihtiyacım var. Hava da karardı. Sende yorgunsun bende izin ver uyuyalım. Lütfen... dedi ve yavasca başımı göğsünee yasladı.
Dilim tutulmuştu. Öylece sessizce kalalaldım. Hiç bir tepki göstermedim. Benimle aynı olan acısı neydi ? Ailesi mi ? Off bunları yüzüne sormaktansa herşeyi kendim kurup kendim oynuyordum. Gözlerimi kapatmak üzereydim.
-Uyudun mu ?
-Hayır.
-Neden ?
-Düşünüyorum...
-Ne düşünüyorsun ?
-Benimle paylaştığın aynı acının ne olduğunu ?
Yavaşca kafamı yukarı kaldırdım.
-Aaa yoksa öpecek misin beni ?
Göğsüne vurdum. -Ahh ! Dedi ve gülümsedi.
-Sen gerçekten sapıksın !!! Aptal !
Gözleri kapalı ve yüzünde hafif bir gülümseyle..
-Sensin !
Bana aptal dedi. Sinirimden çatlıyodum. Kafamı yine göğsüne dayadı.
-Şşş millet uyuyor. Uyku vaktimiz geldi. Çok gürültü yapıyorsun. Artık uyumalıyız. Dedi ve sıkı sıkı sarılıyodu.
Şaka gibiydi bütün yaşananlar. Otobüste tanıştığım bir erkeğin göğsünde yatıyordum. Bunu ablam görse ya da duysa bana o kadar çok gülerdi ki ve inanamazdı bile...
Bir an aklıma başka bir soru geldi. Peki otobüsten indikten sonra neler olacaktı ? Yani hiç konuşmayıp birbirmize el sallayıp vedalaşacakmıydık... Hadi canım ! Numaramı alır heralde o kadar öküz değildir.
Mırıldanarak ;
- Öküz ! İşte Öküz ! Dedim.
-Yine ne yaptım ?
-Hiç... diyebildim sadece.
