Eğer animeyi izlemeyen veya manga okumayan biri varsa lütfen bunun biraz spoiler içerebileceğini unutmasın!!
-- Takemichi Hanagaki ölüm görmekten ve sürekli başarısız olmaktan bıkmıştı...kendisini geliştirmek için 22 yıl geri gitmiş, son kumarını oy...
Takemichi derste can sıkıntısından ölüyordu. Öğretmen hastalandığı için gelmemişti ve sınıf arkadaşları bundan yararlanarak birbirlerine sesin gitmesi için çığlık çığlığa bağrıyorlardı.
Takemichi böyle şeylere alışıktı, hızla gelen bir kitabı savuşturdu. Sınıf ayaklanmış, nöbetçi öğretmen gelene kadar olabildiğince kudurmaya çalışıyordu.
Bir kaç öğrenci hızla kantine koşturdu. Tam alt katlarda bulunan kantine nasıl oluyorsa bir ders boyunca zar zor çıkıyorlardı? Gerçi bir ara kendisi de yapmamış değildi.
Takemichi hiç birini aldırmadan dışarıya baktı. Sakin görüntüsüne rağmen içinde bir korku vardı...Okul bittikten sonra uzun bir zaman boyunca gelmediği bir yere doğru yürüdü.
Motorcu dükkanın önünde kararsızlıkla durdu. Shinichiro'dan isteyeceği iyiliğin ağırlığı fazlaydı fakat bunu başarması gerekiyordu.
Dükkana son bir cesaretle girdi. Sırayla dizilmiş muhteşem motosikletler renklerini ortama saçıyordu. En arkaya doğru bir adam önündeki motosiklet ile uğraşıyordu.
Shinichiro:"Sonunda girmeye cesaret buldun ha Takemichi."dedi işine devam ederken.
Takemichi:"Sano-san, tekrar karşılaştık"dedi bir gülümsemeyle
Shinichiro:"E büyük bir olay olmadıkça çıkamazsın, neler oluyor anlat."dedi geri gülümseyerek.
Takemichi olan bütün olayları anlattı. Bazı kısımları atlamak zorunda kaldı.
Shinichiro:"Çok zor zamanlar geçirdin Takemichi, afferim"dedi işinden kalkıp çocuğun kafasını okşarken.
Takemichi eskisi gibi ağlamak istedi ama daha sonda değildi, şimdi kendini salamazdı fakat en azından bu anın tadını çıkarmaya çalıştı. Shinichiro, Mikey'in dediği gibi çok nazik biriydi.
Lambalardan birinin titrek ışığı ve sakinleştirici sesiz ortam onu mutlu etti. Sadede geldi.
Takemichi:"Senden bir şey isteyeceğim Shinichiro Sano-san."dedi ciddiyetle" İsteyeceğim şeyin yol açabileceği sorunlarıda biliyorum ama lütfen istediğimi dinleyin."
İsteyeceği şey Black Dragons'da bir karmaşaya yol açabileceğini ve shinichiro'nun adamlarını biraz kötü etkileyebileceğini, yaptıracağı şey çete üyelerinin birbirine karşı güvenini sarsabileceğini de biliyordu...
Shinichiro:"Peki tam olarak ne yapacağım?"
Takemichi:"Black Dragons'da bir hain olduğunu duyurmanızı istiyorum."
Shinichiro:"Takemichi Black Dragons'da bir hain olma olasılığı çok saçma!!!"dedi şaşkınlıkla
Takemichi ortaya bir bıçak ve fotoğraflar çıkardı. Shinichiro inanmazlıkla oğlanın getirdiğiklerini inceledi.
Shinichiro:"Dalga geçiyorsun..."
Takemichi:"Ne yazık ki çok ciddiyim"
Shinichiro kesinlikle afallamıştı. Çetesinden bir hainin ortaya çıkması onun için çok olanaksızdı ama bunları getiren oğlanın samimi ve son derece ciddi ifadesinden biliyordu. Bunu kontrol etmeliydi.
Takemichi, siyah gözlünün onaylayan bakışlarıyla tatmin oldu:"Size zamanı ve toplamanız gereken yeri söyleyeceğim."dedi dükkandan çıkarken onları kimsenin dinlemediğinden emin bir şekilde oradan uzaklaştı...
"Seni bulacağız hain" . . . . . . . . Bu günlük bu kadar görüşmek üzere 😘
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
