Eğer animeyi izlemeyen veya manga okumayan biri varsa lütfen bunun biraz spoiler içerebileceğini unutmasın!!
-- Takemichi Hanagaki ölüm görmekten ve sürekli başarısız olmaktan bıkmıştı...kendisini geliştirmek için 22 yıl geri gitmiş, son kumarını oy...
Takemichi, gelecek için plan yapıyordu ama bu sadece arkadaşları için değildi. Hangi üniversiteye gideceğini belirlemeye çalışıyordu.
Derslerine ağırlık vermişti, böylece ileride bir iş bulup çalışması için diploması olacaktı.
Takemichi:"Kesinlikle bu gün sabaha kadar çalışacağım!!!"dedi kendi kendine
Gaza gelmişti ama telefonundaki tarihi görünce durakladı.
"Olamaz çok önemli birşeyi unutmuşum!!!" . . . . Evet bu gün markette %50 indirim günüydü. Bisikletini hızlandırıp markete gelene kadar durmadı. (Kampanyalar nadiren olurdu)
Büyük bir efor da sonra geri bisikletine bindi. ~~~
Mikey ve Emma birlikte konuşurken abilerinin motosiklet dükkanına doğru gidiyorlardı.
Kapının açılıp ortaya çıkan beyaz saçlı bir genç ise onlara sinirle baktı...bu bir kıskançlığı temsil ediyordu. Shinichiro'nun gözde ikilisi... Onlardan nefret ediyordu çünkü tek teselli ve sevgi kaynağını ondan çalmişlardi.
Shinichiro onu bu ikisine tercih etmişti...annesi de öyleydi.
Takemichi onların uzaktan kavgalarını izledi. Mikey kardeşinin yanında koruyucu bir tavırla duruyordu. Emma ise ne olduğunu anlamış gibi duruyordu. İzana'nın ayrılmasıyla ortamdaki kıvılcımlar söndü fakat diğer taraftan gelen bir motor sesiyle üç kardeş de oraya baktı.
Takemichi:"Bu da ne böyle...hala ortaya çıkmamaya özen mi gösteriyor!?!?!!!"diye düşündü şaşkınlıkla.
Emma'ya doğru gelen sopayla birlikte Mikey kardeşini korumak için sopayı koluyla engellerken izana onlara yardım etmek için koştu... Mikey'in kolu ne kadar durdusa bile sopa sekip kafasına çarptı.
Sarışın kızın korku dolu çığlığı boş yolu doldurdu. İzana ikinci kere dönmeye çalışırsa diye motosikleti izledi ama bunu yapanlar hızla kaçtı.
İzana ikilinin yanına daha fazla yaklaşmadı ne de olsa onlar düşmandı değil mi? Düşünceleri onu sararken arkasını dönüp savaşacakları zamanadek beklemeye karar kıldı.
Emma:"O gitti Mikey...ühü iyi olduğuna sevindim!"dedi ağlayarak oğlana sarıldı.
Mikey, onu sakinleştirmeye çalışırken hastaneye gitmesi gerektiğini belirtti. Ne kadar dayanıklı olursa olsun yinede insandı. Akşam katılması gereken bir dövüş vardı
Bu kısa olayda kahramanımız çıkarımlarını aklına not etmişti bile:
1-) O şerefsizleri gebertecekti
2-)İzana'nın hala çetesi vardı ve bir nedenden dolayı öfkeliydi.
3-) Kim kimi önce bulursa ölür oyunundan çıkmamış olası Takeo'nun onun kimliğini bulamamış olduğu anlamına geliyordu.
Yavaşça bisikletinin pedallarına bastı. Sanki oradan öylece geçen biri gibi davrandı ama Mikey ve Emma'ya yardım etmedi. Kendini fazla ortaya atarsa dikkati çekedi.
Sakin gökyüzü ona aval aval bakarken, yanından geçen insanların sohpetleri ve gülüşleri etrafta yankılandı. Etraf haraketlenmiş sanki hiçbir şey olmamış gibi yaşam devam etmeye geri koyuldu. ~~~~~ Takemichi her zamanki rolünü bekliyordu. Herkes ona muhtaçken birden ortaya çıkan süper kahramanlar gibi o anın gelmesini bekliyordu.
Haitani kardeşler Hiddet ve Hakkai ile dövüşüyorlardı. Pardon daha doğrusu dövülüyorlardı.
Ön taraflardan bir ses gürledi. Baji:"Asıl sen kapat çeneni kum torbası! O benim astım!"
Ran ve Rindou birbirine şaşkın bir bakış attılar.
Ran:"Düşman biziz bizimle dövüşmelisiniz"
Mitsuya:"O haklı birbirinizle kavga etmeyi bırakın yoksa ben sizi gelip döveceğim! Kız kardeşlerim beni bekliyor be!!"
Kazutora bir kişiye daha yumruk atarken seslendi:"Bu senin suçundu Baji!!"
Baji:"Ben böyle işi ama!!"
Hakkai ve Hiddet kollarını birbirinin omuzlarına attı.
Hiddet ve Hakkai:" Sizi yeneceğiz çünkü biz KÜÇÜK KARDEŞLERİZ!!!"
İkisi birlikte Haitani kardeşlere doğru koştular. Dövüş boğuşmalı geçti. Hakkai'nin kafasına kafasına vuran Ran'ı gören Hiddetten bir tepki beklediler ama en son bekledikleri şey oldu. Ağlamaya başladı.
Hiddet:"Durun artık gerizekalılar...ühü ühü mallar!"
Ran ve Rindou:"Dalga mı geçiyorsun?"dediler yanaklarından bir damla ter akarken
Rindou hızla Hiddet'e koştu ve onu devirmeye çalıştı. Bir milim bile haraket etmiyordu. Hiddet gözlerinde yaşlarla birlikte duygusuzkaştı. Yüzü donuk ve kendi kendine konuşmaya başladı.
Ran:"Rindou kaç oradan... RİNDOU!!!!"
GÜM!! Hiddet göz açıp kapayıncaya kadar iki kardeşide yere sermişti. Kalabalıktan inanmazlıklarla dolu feryatlar duyuldu.
Hiddet dövüşmeye devam ederken Baji ortaya çıktı. Hakkai ise ona bir tür korkuyla baktı. Yerde işlevsiz duruyordu.
Baji:"Siz küçük kardeşlersiniz ayrılamazsınız, Hakkai kardeşine yardım et!!!!"
Hakkai'yi kafasının üstünde kaldırdı. Hakkai kurtulmaya çalışırken ve yardım isterken, 1.bölük üyeleri ona selama geçti. Hakkai, Hiddet'e saldırmaya çalışan guruba fırlatıldı. KÜT! Yerdeki beş kişi kafalarına atılan insanla afallamıştı.
Kokonoi:"Havada üç takla attı. Ben kazandım, sökülün paraları.💴💴💴"
Bazı kişiler ceplerinden paraları çıkardı ve iç çekti.
İnui:"Bundan bile para kazanıyorsun."
Kokonoi:"Para paradır, tatlıdır."dedi gülerek paraları topladı"Cebinize bereket beyler."
Mikey ve Draken geldiğinde ortam sesizleşti.
Toman:"Reyiz"
Mikey:"İyi iş çıkardınız beyler"dedi ve Tenjiku'ya döndü."İki kişiye karşı iki yüz kişi..."
Mikey:" Böyle çok dezavantajlısınız. " Dedi sakince
"N-ne?"
Mikey:"BENİ YENMEK İÇİN 20.000 ADAM ZOR YETER!!!!"liderlerinin güçlü tavrıyla elli kişilik Toman ayaklandı.
İzana birden bire ileri atıldı ve teknesini mikey'ye gönderdi. Mikey geriye doğru uçtu. Toman şaşkınlık nefesleri aldı.
İzana:"Büyük konuşma Mikey" . . . . . . . . . Sizi seviyorum ❤️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
