27.Bölüm

194 18 4
                                    

İzana öfkeyle seri haraketlerle ayağını Mikey'e doğru savuruyordu. Mikey ise onu yatıştırmaya çalışırken gülümsüyordu. Beyza saçlı genç adam küçük kardeşinin iyice eğlendiğini fark edince haraketleri daha hiddetli hale geldi.

Tenjiku , Toman ve karşı çete şokla onlara bakıyordu.

Draken:"Gerçekten çok çoçuksular!"dedi iç çekerken yüzüne bulaşan kanı sildi.

İnui:" Çocuksu?...Canavar gibiler."dedi yanağından ter damlarken genelde duygusuz tuttuğu yüzü yok olmuştu.

Mikey:"İzana böyle kızma ama! Gerçekten sana çok yakışmış ,bunda samimiyim!"dedi kaçmaya devam ederken

Çete üyeleri:"Konuştukça batıyor" diye çığlık attılar.

Mikey:"Oh doğru onlarla dövüşteyiz ...İzana sonra kavga edebilir miyiz? Dövüşün sonra istediğin kadar sinirlenebilirsin!"diye bir öneride bulundu.  "Hem Shinichiro sana küçük kardeşleri korumak hakkında konuşmamış miydi?" Dedi masum bir şekilde.

Mikey:"Eğer Shinichiro bunu öğrenseydi hayal kırıklığı yaşardı."

İzana:"Seni küçük..!"dedi sinirle. Abisi olarak gördüğü Shinichiro'yu üzmek yapacağı son şeylerden biriydi.

Mikey onun zayıf noktasına vurduğunu bilerek kıkırdadı:"Üstelik ilham için Kazutora'ya ayrı bir teşekkür etmem lazım."dedi abisinin dikkatini başka yere vermesi için.

İzana tehlikeli gözlerle bu sefer kardeşinin işaret ettiği adama baktı fakat öfkesi duruldu:"Harbi muzu andırıyor..."dedi aklının karıştığını gösterir gibi başını hafifçe sola eğdi:" Muz gibi görünmek için bilerek mi yaptın yoksa yanlışlıkla mı?"

Kazutora:"MUZA BENZEMİYORUM Bİ KERE!!!"diye karşılık verdi.

Bütün guruplar ona acıyan bakışlar attı.

Düşman takım kaptanı:"KESİN ŞUNU BE!! Dövüşmeye geldik, aile kavgası izlemeye değil!"diye seslendi. Alnında bir damar atıyordu.

Görmezden gelinmek en sinirini bozan şeylerden biriydi belliki. Liderlerinin öfkesiyle kızışan düşman çete saldırıya geçti.

Dövüşte kan, ter ve göz yaşı hakimdi. Kazanma hırsı onları ele geçirdi. Yorucu otuz dakika sonra bir alkış sesi duyuldu.

Sakura elindeki diz üstü bilgisayarı göğsüne kadar yukarı kaldırmış görüş hizasının biraz altında dursa bile ekrandaki kişi net bir parlaklıkta görünüyordu.

Takeo:"Helal lan!! Helal olsun!!! Bu kadar dayanmanıza hayran kaldım."dedi sahte coşkusuyla tezahürat etti."Kazanacağınıza inandınız ya hepiniz ayrı kerizsiniz!"

Pah-chin:"Kimmiş lan keriz?!?!!"dedi öfkeyle.

Takeo:"Kapa çeneni domuz. Konuşmama izin verdiğini hatırlamıyorum."dedi ani bir ruh hali değişimiyle.

Arkadaşlarının hakarete uğradığını duyan Toman sinirle ileri atılmak istedi ama düşman çetenin lideri Sakura'nın önünde diz çökünce durakladılar.

Takeo:"Samui Seikaku sürprizlere başlıyoruz."

Seikaku:"Baş üstüne lider."dedi liderinin emriyle geri yerine döndü.

Chifuyu:"Sen lider misin yani?"dedi şaşkınlıkla "Peki şu herif ne halta var?"

Takeo:"Ahaha! HANAGAKİ bunu bile size söylememiş, ne harika bir arkadaşlık. Ana lider benim bu sürpriz!"dedi ve ilgiyle konuştu" Seni sevdim. O çetede sürtünmeyi bırakmak istersen kapım sana açık"

Baji:"S€¢✓©°!"diye hırladı."O benim yardımcı kaptanım."

Takeo ona güzel gözlerini devirdi:"Öf yemin ederim cahille sohpet çok zor. Onu sadece çeteme davet ettim.''dedi ve burun kemerini hafifçe sıkarken kaşlarını çattı." Neşeli ruh halimi mahfettiniz. O yüzden sürprizi erkenden yapıyorum. İyi eğlenmeler...tabi yaşarsanız~"

KABOOOMM!!!!!!!!!!

Sakura gülümseyerek bilgisayarı kapattı. Tenjuku ve Toman inanmazlıkla sağ taraftaki binanın yıkılışını izlediler. Moloz parçalarından kaçmak çete üyelerinin ortak amacıydı ancak korku yüzünden dönüp kalanlar ezilerek can verdi.

Uzun bina çökerken yan tarafındaki binalarıda beraberinde devirmişti.

Hakkai:"DELİ O****U ÇOCUĞU!!!"

Draken:"KAÇIN!!!!!"
.
.
.
.
.
.
.
.
Not:İki kitabımı tamamlamadan gitmeyeceğim.

Not:İki kitabımı tamamlamadan gitmeyeceğim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tokyo Revengers: göz yaşlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin