Bölüm Şarkısı :Adele-someone like you multiye koyamadım :)
•••
Hani böyle insan intihar edip herşeyden kurtulmak ister ya , tam ölüm döşeğindeyken hayatta kalır ,bırakamaz ya anılarını arkasında işte tam o an öyle bir hayâl kırıklığı vardı içimde. Kurtulmaya çalışırken sana bahşedilen son bir şans. Jackson'ın beni aldatması öyle bir Boşluk Bıraktı ki bende ;dondurmasından bir ısırık alamadan yere Düşüren küçük bir çocuk gibi ağlıyordum. O an eline verilen o güzel hediyeyi kaybeden bir çocuk gibi...Jackson'ın bana bunu yaşatması hırslandırmıştı beni. Öfkem mutluluğumun üzerine örtülen siyah bir örtü gibi kavuruyordu içimi.HIRS.NEFRET.ÖFKE.Hepsi bir katilin, bir insanın canını almak isterken hissettiği bir duygu karışımıydı. Ama eğer bu gece birinin ölmesi gerekiyorsa , suçlu biri olamalıydı. Her şeyi arkasında bırakmaya niyetli olan birine bu hediyeyi bahşedebilirdim belki de .Ölüm bazı insanlar için bir kaçış, bazıları için çaresizlik kimileri içinse şarttır. Öfkem olup mutluluğumu kapatan siyah örtü gözlerimi de ele geçirmişti.Yolunu kaybetmiş , Yağmurda ıslanan küçük bir kedi yavrusu gibi oturacak biryer arıyordum. Sahil kenarında bir bank bulup oturdum.Sessizce banka tünemiş bir şekilde otururken birden hıçkıra hıçkıra ağladım.
Gözlerimin buğusudan kurtulduktan sonra nerede olduğumu anlamaya çalıştım.Etrafa bakınca anladım.Ben şuanda Ashton ile birlikte fotoğraf çekindiğimiz yerde idim.Bunu fark ettikten sonra biraz daha ağladım.Jackson benim Kafamı dağıtmam için böyle bir tatil düzenlemişti.Ama Kafamı karıştıran , kalbimi sanki 10.000 parçalık bir yapbozu bozmuşta parçaları kaybetmiş gibi dağıtmıştı.
Aklımdan Çıkmayan o görüntü içimi kavuruyordu. Banktan Kalktım ve kuma tekme atmaya başladım. Ayağımdaki topuklu ayakkabı kumda rahat değildi. Bileğim Sertçe burkuldu. Ama şuan kalbimdeki acı o kadar ağır basıyordu ki bileğimdeki acı Görünmez gibi idi.
Banka yavaşça sürüne sürüne gitmeye çalışıyordum.Böyle olmayacağını anlayınca ayağa kalkmaya çalıştım. Tabi kalkamadım. Kuma tekrar yapışmadan havada asılı kaldım. Bir çift kol beni tutmuştu. Erkeksi bir koku etrafımı sarmıştı. Ciğerlerime sigara ve içki kokusu dolmuştu .Yavaşça doğruluduktan sonra gözlerimdeki yaşı sildim.
Arkamı döndüğümde beni tutan adama baktım. Aslında benim yaşımdaydı. Belki yirmi Yaşında benden bir yaş büyük olabilir. Kaslı bir Vücudu , erkeksi yüz hatlarına ve sarı saçlara sahipti. "Be-ben te-teşekkür e-ederim" dedim ağızımda geveleyerek. Tekrar adım atmaya çalıştım ve tekrar sendeledim. Ooo Tanrım kesin ayağımı bir daha kullanmayacağım. "Hoop dikkat et. Sen iyi misin ? " Dedi o erkeksi ses. Başımı olumsuz anlamda sallayınca birden bire ayaklarım yerden kesildi. 5 saniye sonra kendimi bankta buldum.
"Merhaba bu arada. Ben Caleb. Sen ?" Bir süre cevap bekleyen ela gözlere baktım. Burnumu çektikten sonra "Crystal" değdi kısaca. Konuşmaya niyetli olmadığımı anladığında o da sustu.Yaklaşık 10 dakika boyunca sadece denizi izledik.
Artık dayanamıyordum.Konuşacaktım.
"En son ne zaman bir kadını sevdin?Ama öyle öptün,sarıldın,uyudun falan değil;en son ne zaman bir kadını gerçekten sevdin.Kaybetmekten korkarak,yanındayken bile özleyerek,deli gibi kıskanarak ,koruyup kollayarak... Delikanlı adam Korkmaz diye birşey yok.Korkacaksın!Sevdiğin kadını kaybetmekten korkacaksın!Aldatmayacaksın.Sahipleneceksin.Kıskanacaksın .Sen böyle oldun mu Caleb? " Bana uzunca bir süre baktı .Düşünüyor gibiydi. Göz temasını hiç bozmadı. Omuz silkti ve " Hayır. Karşıma hiç o kadar değer verebileceğim , hak eden biri çıkmadı" dedi. O da üzülmüş gibiydi. onun bu kırık hali beni daha çok üzdü. dayanamadım ve kollarımı boynuna doladım." Üzülme. Çıkacak elbet. Ama dikkat et seni üzecek biri Olmasın, seni aldatmasın" dediğimde olayı anlamış gibi nefes Aldı ve verdi . kelimeler hem ağladığım için hem de Kafamı boynuna yasladığım için boğuk çıkıyordu."eminim seni üzen Şerefsiz aptal seni hak etmiyordur.Gözü Başkasını arıyordur. O seni hak etmiyor Crystal boşu boşuna kendini üzme" dedi. Neden bilmiyorum ama bana bu kadar hemen sıcak davranması garip geldi. Nede olsa beni tanımıyor. Aslında ben de onu tanımıyorum.Uzun bir süre bankta oturduk. Benim gözlerimden akacak yaş kalmadığında Kalktım. Denize doğru yürüdüm. dalgalar ayağıma vurduğunda durdum. Yosunların kokusu , dalgaların sesi huzur vericiydi. Deniz,aklıma Jackson'ı getirdi. Gözleri sanki sonsuz bir okyanusa açılıyordu.Ve ben o sonsuz okyanusta yolumu kaybetmiştim.Geri dönememekten Korktuğum için de köpekbalıklarına sığınıyordum.Caleb şuan okyanusun ortasına yapılan dinlenme tesisi gibi birşeydi. Onu tanımamama rağmen , beni tanımamasına rağmen bana destek olan tek kişi oydu. Lydia ,Brad ,Luke , Kate veya Toby değil hiç tanımadığım bir adam. Caleb var benim Yanımda ve şuan onu bırakmak istemiyorum .
Arkamı döndüm. Ve yoğun sigara kokusu tekrar etrafımı sarmaladı. O sigara kokusundan erkeksi Armani kokusu beni buldu. "Aaa Caleb özür dileri. ben de tam sana bakacaktım ." dedim ve Kafamı kaldırdım . Ela Gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Aramızda boy olarak fazla fark yoktu.Yine de kafasını eğmişti bana bakıyordu.Aramızdaki arayı Kapattı ve bedenlerimizi birleştirdi. Evet Caleb yakışıklı bir adamdı.Fazla yakışıklıydı hatta. Ama bu gece olan Şeyler , Jackson'ın bana bunları Yaşatması bir nevi ders vermişti bana . Hazır değildim başkasına.Sevemem kimseyi ondan başka. Caleb dudaklarıma yaklaşırken arkasında bir silüet belirdi. Gözlerimi oraya sabitledim.Elinde içki şişesiyle ama yine de dimdik duran Jackson Gözlerini dikmiş bana bakıyordu. O an ona cezasını verecektim. Bana yaşattığı acıyı gösterecektim ona. Beklemeden Caleb'ın dudaklarına yapıştım. Gözlerim Jackson'daydı. Dudaklarım başkasında.Çenesi kasıldı ve bize doğru hareketlendi. Anladığım kadarıyla İntikamımı almıştım ...
~~~~~
Merhaba! hepinizi çooook özledim. Normalde bölüm çok daha uzundu fakat TEOG olduğu için zaten gecikmişti.Daha fazlada ertelemek istemedim ve kısa yazıp diğer bölümü uzatmak istedim.Bölümler Arasında fazla ara var biliyorum. düzene sokmaya çalışacağım. Bunun için özür dilerim.Değineceğim bir başka konu ise okuyucular. 4.54K olmuşuz. Bunun için hepinize teşekkür ederim. Ama bu kadar kişi olupta oy sayısının 222 tane olması beni şaşırtıyor ve Fazlasıyla üzüyor. Yorum saysıda aynen aynı şekilde. Ben sizi zorlayamam yorum veya oy kullanacaksınız diye sadece o kadar yazıyorum ve bu kadar ilgi görüyorken sizin düşüncelerinizi de hissetmek istiyorum. Bir kaç bölüm sonra Lydia ve Brad için birşeyler yazmayı düşünüyordum.
Ayrıca unutmadan bana ulaşmak isteyen kişiler mesaj atabilir.
Hepinizi seviyorum teşekkürler:D
~esra_eknc~

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM #Wattsy2016
Ficção AdolescenteSizce 'Büyük Aşklar Nefretle Başlar' sözü ne kadar doğru? İntikam ateşi , Aşk ateşine dönüp Crystal'ı kül edebilir mi? Aşk herşeyden üstündür. Herşeyi bir kenara atabilirler mi? Tüm yaşananları, geçmişlerini? Unutamayacaklarını mı düşünüyorsun? Hadi...