31. bölüm

870 71 15
                                    

" Gori'ye gittin ve bize söylemedin?" Diye sinirle söylenen Stefan'a gözlerimi devirdim ve " Daha sonra konuşuruz. Şimdi ne yapalım?" Etrafa göz gezdirdim. Harry bana döndü ve " Eskiden bu şehirde yaşıyordum. İlerde bildiğim bir ev var. Orda işimizi halledebiliriz" dediğinde başımla onayladım ve ilerlemeye başladık.
15 dakika sonra gibi bir süre içinde dediği evw ulaşmıştık. Ama bir terslik vardı. Anlayacağız bunuda...
Eve girdik. Boyaları dökülmüş bu gri apartman yüzyıllık gibi duruyordu. İçerisi rutubet ve kirli zemini ile insanın içeri girme isteğini yok etsede başka seçeneğimiz yoktu. Ayak seslerimiz mermer zeminde yankı yaparken ilerlemeye devam ettik.
"Şunu söylemeliyim ki burası iğrenç ve ben oraya sizide nasıl götüreceğimi bilmiyorum." Dediğimde gözleri fal taşı gibi açılsada birşey demediler. Lydia birşey düşünüyor gibiydi. Birden konuşmaya başladı " Eğer hep birlikte gideceksek aramızda bir bağ olmalı. 2 seçeneğimiz var. Maddi bağ manevi bağ. Ben maddiyi deneyelim diyorum" gözlerimin içine bakarak söylemişti benden bi cevap bekler gibiydi. "Bana uyar. Nasıl olacak o iş?" Dedim ve gülümsemeyi unutmadım.
Lydia'nın dediğine göre çok kolay. El ele tutuşarak bunu yapabilirmişiz. İçimde ki kötü hisse aldırmadan bana uzatılan elleri tuttum. Çok yorulacak gibi hissediyorum...
El ele tutuşarak bir çember oluşturmuştuk. Bir tarafımda Stefan diğer tarafımda Lydia. Gözlerimi kapattım ve öldüğümü düşündüm bu acıtacak gibi geliyor....
Yakın zamanda final var hissediyorum :D Vote Yorum isterim :3

KIZILHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin