Zıt Kutuplar (AlNaz)

19. Bölüm | AlNaz'ı İlk Öğrenen?

(Normal de yarın atacaktım yetişmez diye ama başardım yetiştirdim saldım bölümü 😂) İyi Okumalar
****

Ertesi gün
Betül Muhsinle konuşuyordu Soner'in söylemiş olduğu şey aklına takılmıştı.

Betül: Muhsin ya Sonerin anlattıkları doğruysa Nazlıyla Alinin arasında bir şey varsa

Muhsin: İmkanı yok Betül

Betül: Ama öyle diyorsun da bunlar bütün gün beraberler böyle fısır fısır konuşmalar mesajlaşmalar nç yok yok bir şeyler yapmalıyız buldum! Tanju beylerle hemen barış yapıyoruz

Muhsin: Tabi yapalım zaten aynı çatı altında ne o küslük evi ikiye ayırmak falan hemen gidip barışalım

Betül:(güldü) Ay öyle değil Muhsin sazan gibi atlama göstermelik bir barış yapalım diyorum böyle bir barış ortamı yapıp bekliycez bakalım Nazlıyla Ali ne tepki verecekler bize anlatmak istediklerini anlatırlar belki de

Muhsin: Gerçekten barış sağlasak ya iki kere iş yapmamış oluruz Betül

Betül: Sus Muhsin! Sana söyleyende kabahat diyerek odadan çıktı

*
Ali ve Nazlı Ali'nin öğle arasında sahildeki bir çay bahçesine gelmişlerdi. Ali ailelere söylemekte ısrarcıydı ama Nazlı değildi korkuyordu tepkilerinden öğrendiklerinde ya ayırırlarsa diye düşünmeden edemiyordu

Ali: Bak ben dün dediğimde ısrarlıyım durumumuzu bizimkilere açıklamamız lazım artık

Nazlı: Artık mı? Yıllardır sır saklamışsın da dayanamamışsın gibi yani dün bir bugün iki Ali

Ali: Napayım bende bir şeyler yapmak için uğraşıyorum ama

Nazlı: Bizimkilerin kavgası bitmeden asla olmaz

Ali: Bizimkilerin kavgası hiç bitmiyor ki zaten

Nazlı: O da doğru yani bir şekil onları barıştırmamız lazım (kafasını çevirince sahilde el ele tutuşmuş yürüyen çiftleri gördü) bak çiftler ne güzel el ele tutuşmuş gidiyorlar

Ali:(baktı) Ne öyle herkesin içinde ayıp

Nazlı: Ayıp mı?

Ali: Ayıp tabi ben öyle utanırım herkesin içinde

Nazlı: Dükkanda kimse yokken değil asıl herkesin içinde tutacaksın (elini uzattı) Tabi tutabilirsen (diyip gülümseye başladı. Ali alnını ovaladı oflayarak etrafına bakındı Nazlının uzattı eli sanki asker arkadaşıyla tokalaşıyormuş gibi tutunca Nazlı kaşlarını çattı. Kurbanda pazarlık yaban alıcı ve satıcı gibi el sıkışıp aşağı yukarı sallamaya başladılar)

Nazlı:(sinirle) Memnun oldum

Ali: Bende bende

Nazlı: Öyle değil Alicim böyle diyerek tutuşunu düzeltti elleri masada birleşti Nazlı onun elini okşarken Ali gözlerini Nazlıdan kaçırıp biri bakıyor mu diye etrafına bakıyordu

Ali: Yav ben utanıyorum ama şimdi böyle ortağımmm

Nazlı:(Alinin tuttuğu eli sıktı) Ortağımmm ne ya kimse yok burada güzel şeylerle hitap eder misin aşkım?

Ali: A-aşkım mı?

Nazlı: Hıhı aşkım canım hayatım Ali'm birtanem sevgilim yakışıklı kıvırcık ve daha sayabileceğim bir sürü hitap şekli

Ali: Ya ben bunları nasıl söyliyim?

Nazlı: Söylersin söylersin hadi bekliyorum

Ali:(Nazlıya baktı) Baş başa olduğumuz yalnız olduğumuz zamanda söylesem olmaz mı ort- demeden sustu