"Bunu nasıl ilk bana söylemediğine inanamıyorum İnojin! Hem babanla biz sana yardım ederdik."
"Eğer ilk sana söylemiş olsaydım birlikte olmamız için yapmadığın şeyi bırakmazdın anne. Tabii ki buna karşı değilim lakin konu sen olunca biraz... farklı oluyor. Ayrıca tam olarak ne hissettiğimi anlayabilir misiniz emin değilim çünkü babamla aranızda platoniklik kavramı geçmedi. Sen babama yürüdün, babam sana yürüdü ve evlendiniz."
"Diyorsun?"
"Evet, öyle değil mi?"
İno oğlunun ellerini tutup gülümsedi:
-Biraz öyle ama tam da değil. Her sevdanın bir başlangıcı vardır İnojin. Sevmenin de aşamaları vardır. İlk bir hoşlantıyla başlar bu sonradan aşka daha sonra da sırılsıklam aşka dönüşür. Eğer aşkına karşılık alamazsan bu veya bundan önceki duraklarda inip farklı yollardan gidersin.
Ancak aşkına karşılık alırsan daha da ilerlersin ve sevdaya kapılırsın. İşte o zaman artık karşındaki kişiye inanılmaz bir sevgi duyarsın. Onun mutlu olduğu her şeyden sen iki kat mutlu olursun.
Seni üzen bir şeye o sevinse o duruma bile sevinecek hâle gelirsin. Sevdaya ulaşmak zaman alır ve zordur ancak imkansız değildir. Şu an anladığım kadarıyla sırılsıklam âşık evresindesin ve annen olarak ilişkin için elimden geleni yapacağım."
İnojin sıkıca sarıldı annesine. Böyle bir annesi olduğu için ne kadar şükretse az olacağını düşünüyordu.
"Teşekkür ederim anne!"
"Bu benim görevim bir kere bunun için teşekkür edemezsin!" dedi şakayla karışık bir biçimde İno. Daha sonra ayçiçeklerinden bir buket yapıp oğluna uzattı:
"Şimdi git ve itiraf et!"
"Şimdi mi?!"
"Evet, şimdi!" diyerek oğlunu dışarı sürükleyip kapıdan fırlattı İno.
İnojin ise olduğu yerde dikelip elindeki bukete baktı. Bir dakika, bunu cidden şimdi mi yapacaktı? Daha doğrusu yapabilecek miydi? İçindeki bu tüm yoğun duyguları sevdiği kıza aktarabilecek miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayçiçeği ~İnoHima~
Roman d'amourİnojin, Himawari'ye sırılsıklam âşık olmuştu... !Kapak fotoğrafındaki dahil kullandığım hiçbir fotoğraf ve resim bana ait DEĞİLDİR! !Hikâyenin konusu animenin konusundan bağımsızdır.!