Ayakkabı

656 21 5
                                    

''Evrim!'' Acun Bey'in bağırması ile kafamı kaldırıp oyun alanına gözlerimi diktim. Evrim'i görmeye çalışıyordum. Ne olduğunu anlamaya çalışırken oyun alanına doğru koşan ve suya atlayan yarışmacılar görüyordum. Yerimden kalkıp yürümeye başladım. Evrim'in çığlıkları kulaklarımı rahatsız ediyordu. Sabah sözleri ile beni rahatsız ediyordu. Şimdi ise acı dolu çığlıkları ile rahatsız ediyordu.

Adaya ilk geldiğim günden beri Doktor Serhad'ı ilk defa görüyordum. Evrim'in bacağına bakıyor ve bir şeyler yapıyordu. Elini aşağıya doğru indirmesi ile Evrim'in durumunun kötü olduğunu anlıyordum. Herkes başında toplanıyor. Acı gözlerle ona bakıyorlardı.

Ogeday'ın kollarını omzumda hissettiğimde ortamın yarattığı kötü enerjiden anında uzaklaşmıştım. Ogeday'ın kolları yavaşça bedeni sarmaya başlamıştı. Acı ve rahatsız edici sesleri duymuyordum. Hissettiğim tek şey Ogeday'ın kolları, duyduğum tek ses Ogeday'ın nefes sesleriydi.

Konsey

Konsey için topladığımızda bir kişi aramızda yoktu. Oyunda sakatlanan Evrim aramızda değildi. Konseyde kötü ve gergin bir hava vardı. Eller kenetlenmişti. Dudaklar yalanıyor ve birbirine bastırılıyordu.

Acun Bey geldiğinde ise dudaklarından kelimeler dökülmeye başladı. ''Maalesef sakatlığı yüzünden Evrim yarışmaya devam edemeyecek '' Söylediklerinden sonra kafalar yere indi ve sessizlik konseye hakim oldu. Sessizliğin içinde kaybolmayı diledim.

Konsey Dönüşü

Günün yorgunluğu üzerimdeydi. Uyumak istiyordum. Yatacağım yere doğru yöneldiğimde dağınık bir şekilde duran çarşafları ve açık bir çanta gördüm. Bunlar Evrim'in çarşafı ve çantasıydı.

O artık aramızda olmayacaktı. Talihsiz bir şekilde aramızdan ayrılmıştı. Belki onunla iyi anlaşabilirdik. Ama o beni sevmemeyi tercih etmişti. Eğer bana karşı tavır almasaydı belki şu an aramızda olabilirdi ve o yatakta şu an uyuyor olabilirdi.

Başımı yastığıma koyduğumda saçımda hissettiğim eller ile başımı yukarıya çevirdim. Ogeday saçlarımı seviyordu. '' İyi geceler '' dedikten sonra alnıma bir öpücük bıraktı ve kendi barakasına doğru gitti.

Gözlerimi kapattığımda elimi yastığımın altına koyduğumda canımı yakan şey ile irkildim. Parmağımın ucunun kanadığını hissettiğimde gözlerimi açtım ve gecenin karanlığını izlemeye başladım.

Yastığın altına elimi yeniden uzattım. Elime gelen bıçağı aldım ve avuç içime koydum. Sabah olan şeyleri hatırladım. Evrim barakadan uzaklaştığında barakaya gittiğimi, çantasından oyunda giydiği ayakkabıyı aldığımı, sakladığım bıçak ile ayakkabısının altını oyduğumu ve oyuna çıktığında ayakkabısının altı yüzünden kaymasını beklediğimi hatırladım.

Bıçağı yastığın altına geri koydum ve gözlerimi kapattım.

''Evrim'i ne kadar seviyorsun?''

Eveeet yaklaşık 2 ay sonra yeniden burdayım. Yazmak istediğim çok şey olduğu için buraya geri döndüm. Yazdığım çok kısa bir bölüm oldu ama olayı uzatıp sizi sıkmak istemedim. Bir dahaki bölümde görüşmek üzereee kendinize iyi bakın 💜

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 03, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Filmlerdeki Gibi Değil ~ Ognis Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin