8. Bölüm

457 130 17
                                    

Enes de odasında annesiyle babasının resimlerine bakıyordu...

Enes: Size doğru çekiliyorum anne, baba... Biliyorum, bir bayram havası gibi olacak; siz, ben ve melekler. Fakat dünyada kalacak olan ablam için üzülüyorum anne. Ben size gelirken aşkla iyileşsin diye dua ediyorum. Bir anda gelmek istiyorum yanınıza, bekleye bekleye gelmek ablamı çok üzecek. Ali Abi'yi bir görseniz, beni sevdiğiniz kadar seveceksiniz baba. İnan evladınız olacak biri. Ben otizmli olmasaydım, öyle olurdum galiba. Benim sağlıklı halimi düşün anne, işte tamamen öyle biri; kendimi övdüğümden değil, sizin bana verdiğiniz değerden dolayı, böyle diyorum...

*

1 saat sonra Nazlı Enes'in odasına geldi

Nazlı: Enes gelebilir miyim? Uyumamışsın, (Enes'in elindeki fotoğrafları gördü) canım sen de mi annemle, babamla konuşuyorsun? Ben de odamda bir saattir onlarlaydım. Ali'yi anlattım onlara biraz. Açıkçası sana da anlatmak istiyorum. Enes ben çok heyecanlanmaya başladım, daha çok yeni, ama bu işler böyle mi oluyor, onu bile bilmiyorum. Hiçbir şey kitaplarda yazıldığı gibi değilmiş. İnan, senin de Aliyi seviyor olman çok mutlu ediyor beni. Biliyorsun, bu akşam ilk defa baş başa olacağız Ali'yle. Seni birkaç saatliğine yalnız bırakacağım canım. Her gün hiç düşünmeden giydiğim elbiseleri beğenmemeye başladım az önce, ayakkabılarım bir anda gözüme çok itici geldi. Saçlarım, parfümüm her şey gözüme batmaya başladı. Bu ne ya! (Düşündü biraz) Altı üstü akşam çıkacağız. Demek böyle oluyormuş, kaç elbise giydim çıkardım Enes, bir bilsen? Ben nasıl giymişim onları? Neyse kafanı şişirmeyeyim senin. Biraz dinlen hayatım. Benden istediğin bir şey var mı? (Enes duvardan kart getirdi) Eğlence kartı mı? Ha, eğlenmemi istiyorsun. Tamam canım, denerim, söz. Ama gitmeden giyinip yanına gelecek ve fikrini alacağım, tamam mı? Hadi görüşürüz kardeşim... Seni seviyorum... diyerek odadan çıktı

*

Selvi: Nazlı?

Nazlı: Efendim Selvi Teyze.

Selvi: Ne giyeceksin?

Nazlı: Bir saattir onu düşünüyorum.

Selvi: Güzel bir elbise giy, makyaj da yap.

Nazlı: Ama çok abartı olmaz mı? Hem ben de çok abartıyorum galiba, altı üstü ne ki? Çıkıp geleceğiz

Selvi: Saçmalama!

Nazlı: Of ya.

Selvi: Bana bak Nazlı, işe gitmiyorsun, biraz özenli ol.

Nazlı: Anladım, tamam Selvi Teyze, öyle yapacağım.

Selvi:(telefon çalınca) Bak telefonun çalıyor,

Nazlı: Dur, Ali arıyor

Selvi: Açsana

Nazlı:(açtı) Alo, efendim Ali,

Ali: Ben geldim kapıdayım

Nazlı: Tamam on beş dakikaya görüşürüz diyerek telefonu kapattı

Selvi: Ne dedi?

Nazlı: Arabada buluşalım, dedi. Aşağıda yani dedi heyecanla

Selvi:(güldü) Kız çok heyecanlandın.

Nazlı:(kızardı) Dalga geçme ne olur.

Selvi: İyidir iyi, heyecan yoksa olmaz zaten. Kız daha düne kadar atıp tutuyordun adam hakkında, burnundan kıl aldırmıyordun!

Nazlı: Tamam Selvi Teyze, ben de bilmiyorum ne oluyor. Giyiniyorum hemen, gelsene birlikte karar verelim

Selvi: E hadi gelelim madem diyerek odaya geçtiler

Üzümlü Kek (AlNaz)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin