Sahilde olanlardan sonra Kuzey, Mine'nin evinin yakınında yüzünü göstermeye cesaret etmesine çok kızmış ve artık onun ailesine ait olmadığını ona anlatmak istemiştir. Şimdi ona artık ailelerinin bir parçası olmadığını göstermenin yollarını düşünüyordu.
Kendine karşı dürüst olması gerekiyorsa, yapmak üzere olduğu şey biraz haddini aşabilirdi ama Mine'nin bunu hak ettiğine kendini ikna etti. Korkunç bir hata yaptı ve bunun için onu cezalandırmasına rağmen, Mine'yi etrafta görmek hala Kuzey'yi incitiyordu. O yüzden Avukatını aradı, sonra Mine'nin okulunu aradı ve Mine'nin olabildiğince en kısa zamanda dersini alabilmesi için işe koyuldu.
-----------------------------------------------------
Ertesi sabah sahilde olanlardan sonra Emin posta kutusunu kontrol etmeye gitti ve faturalarıyla birlikte Mine'ye gönderilmiş iki mektup buldu, bunlardan biri onun okulundan geldiğini fark etti.
İlk başta mektuplar kafasını karıştırdı, çünkü Mine'nin henüz evinin adresini değiştirmediğinden emindi. Ama merak etmek yerine içeri girip Mine'ye sormanın daha iyi olacağına karar verdi.
"Minişim bunlar sana gelmiş." Emin mektupları uzatır.
"Bana mı gelmiş?" Mine de Emin gibi şaşırdı. Elindeki mektuplardan birinin okuldan geldiğini görünce ilk önce onu açar.
"Ne yazıyor aşkım?" Emin merak eder.
"Babam.. bu ay için hesabından yapılan ödemeyi geri çekmiş.. Okul bana başka bir ödeme yöntemi bulmam gerektiğini bildiriyor." Devlet okulundan Gökçe ile atıldıktan sonra Kuzey onları özel okula göndermişti. Mine, babasının onunla muhattap olmak istemediğini söylediğini biliyordu, ama okul aydatlarını ödemeye keseceği aklına gelmemişti. İlk mektup üzerinde durmak için kendine zaman ayırmadı ve hemen ikincisini açmaya karar verdi.
"İkincisi babamın avukatından," Mine mektubun üzerindeki yazıyı gördüğünde Emin'e söyledi. Mektubu okumaya devam ettikçe kalbinin ortadan ikiye kırıldığını hissedebiliyordu.
"M-mektupta.. Babamın, artık vasiyetinin bir parçası olmadığımı bana bildirmesini istediğini söylüyor.. Adam beni bildiğin resmi bir şekilde evlatlıktan reddetmiş." Mine kaybolmuş hissetti. Babasının onu beş parasız bıraktığı gerçeğinden değil, babasının artık onu istemediğini göstermek için bu kadar ileri gitmesinden dolayı. Ve ilk kez, adını temizlemeye çalıştığı bu süre boyunca babasının olmadığı gerçeği, ona tüm gücüyle vurdu.
"Det etme aşkım," Emin, Kuzey'e kızgın olmasına rağmen sakin kalmaya çalıştı, "Ben ne güne duruyorum, bu gün gider okul işini hallederim merak etme."
Mine, bu durumda Emin'in kendisini desteklediği için çok minnettardı ama cevap verecek kelimeleri bulamıyordu. Kısmen sadece bir "teşekkür ederim" ona yeterli olmadığı için ve kısmen de babasının eylemleri onu suskun bıraktığı için. Bu yüzden sadece mümkün olduğu kadar sıkı sarıldı ve Emin'e tüm sevgisini o bir kucaklamada göndermeye çalıştı, bu sırada gözyaşlarına boğulmamaya çalıştı.
O sırada Emin, Osman'dan bir telefon aldı. "Alo, Osman? Abi ben bu gün Mine ile kalcam, sonra konuşuruz tamam mı?"
"Ya yok, ben onun için aramadım." Osman acele ile telefona cevap verir, "Bacanak, işler fena burda."
"Ne oldu, iyi misin?" Emin endişelenir.
"Ya yok ben iyiyim. Yıldız ablanın restoranındaydım ama Kuzey abileri sahilde gördüm," Osman anlatmaya başladı, "Yanına Şükrü abi ile Ruhi abiyi almış bir şeyler yakıyolardı sahilde."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AILE SAADETI
FanfictionYıldız restorana çalışmaya geri döndüğünde, kızlarda okula dönünce, şirin ailemiz bakıcı tutmak zorunda kalıyor. Ailelerinin içine getirdikleri bu yeni ve yabancı insan ailemize yardım mı edecek, yoksa bu mutluluğuna yakında kavuşan ailenin saadetin...