Masal |TAMAMLANDI|

1.Bölüm

Robin, rujunu tazeledi. Bu sırada imparator kapıyı tıklatarak içeri girdi. Robin'in oturduğu sandalyenin arkasına geçip aynadan Robin'e bakmaya başladı.

"Harika görünüyorsun karıcığım. Kesinlikle salondaki herkes seninle ilgilenecek. Sanırım bu gece seninle her zamankinden daha fazla ilgilenmeliyim"

"Evet, aynısı senin içinde geçerli."

Robin'in bu atıfı Karlus'un yüzünde muzip bir gülüş oluşturdu "Ah, neredeyse unutuyordum. Sana vermek istediğim bir şey var." Robin kaşını kaldırıp merakla Karlus'un cebinden çıkardığı kutuya odaklandı.

"İzninle."

Karlus, acele etmeden yavaşça gerdanlığı Robin'in boynuna taktı. Ardından eğilip Robin'in boynuna kibar bir öpücük kondurup kokusunu içerisine çekti. Robin, nazik bir gülümsemeyle teşekkürlerini iletirken elini kaldırıp Karlus'un yanağını okşadı. Karlus, yavru bir köpeği andıran bir uysallıkla gözlerini kapatıp bu anın keyfini çıkarmaya başladı.

Bu esnada kapıları tıklatıldı. İçeri giren Suzua'ydı.

"Majesteleri her şey dilediğiniz gibi hazırlandı. Herkes sizi bekliyor."

Karlus, oluşan romantik ortamın bir başkası tarafından bozulmuş olduğu için sinirlense bile sakinlikle elini Robin'e uzatıp onu sandalyesinden kaldırma kibarlığında bulundu. Robin Karlus'un koluna girdikten sonra elbisesinin eteğini kaldırıp Karlus'a eşlik etti.

Salona girdiklerinde kopan alkışlar bir insanı neredeyse sağır edecek kadar gürültülüydü. Robin ve Karlus yüzlerindeki gururlu ifadeyle soyluları selamladı. Tahtlarına geçtikten sonra konuşma izni imparatordaydı.

"Sevgili halkım. Bugün sizlere düşman ülke Albart ile uzun zamandır verdiğimiz mücadelemizin başarıyla sonuçlandığını söylemek isterim." Kopan ağır alkıştan sonra sözlerine devam etti. "Biliyorsunuz ki savaşta bir çok askerimizi ve silahımızı kaybettik ve açığımızı en kısa süre içerisinde kapatmak istiyoruz. Ayrıca kanunlarda bazı değişikliklere gidilecek. Bu kararlardan sizi ilgilendiren kısmıysa soyluların elinde bulunan her üç köleden birinin ülke güvenliği açısından saraya verilecek olması ve elbette soyluların bu yaptığı karşılıksız bırakılmayacak."

Alkışlardan sonra imparatoriçe cok geçmeden konuşmasına başladı.

"Savaşta bir çok aile birbirinden koparıldı. Çocuklar babasız, kadınlar dul bırakıldı. Aileler keder ve öfke içerisinde ancak buna rağmen ülkelerinin şuanki durumu karşısında gururlular. Bizde onların bu nazik tavırlarını görmezden gelemezdik. Bu nedenle savaştan etkilenmiş her aileye hem maddi hemde psikolojik destek vermek istiyoruz. Bunu imparatorluğumuz mutlaka karşılayacak güçtedir ancak savaştan sonra, halk savaşa katılmayan soylulara her zamankinden daha sert olan öfkeleriyle bakmaya başladı. Imparatorluğumuzda böyle basit bir şey için iç karışıklık çıkmasını istemeyiz. O yüzden siz soylulardan halk için bir fon oluşturmanızı, kampanyalar düzenlemenizi istiyoruz. Böylelikle halkla aranızdaki statünün fazla göze batmamasını yeniden hepimizin birlik ve beraber olmasını planlıyoruz. Bunu yapmak istemeyen soylular olabilir ancak bu düzenlenen ikinci kanundu. Soylular, savaştan etkilenen halka her türlü yardımda bulunmaya mecburdur."

Soylular bir an için aralarında fısıldaşmaya başlasalar bile çok geçmeden salonda tekrar bir alkış koptu. Soylular için bu basit bir şeydi. İmparatoriçelerinin zekası ve adaleti karşısında onu tekrar alkışlamak isterlerken imparator, imparatoriçeyi ilk dansa kaldırmak üzereydi.

Uzun süren bir danstan sonra yanlarına yaklaşan çifti farkettiler. Anlaşılan partnerlerini değiştirmek istiyorlardı. Karlus bu durumdan hoşlanmasa bile durumu kabullendi ve partnerini değiştirdi. Karşısındaki uzun sarı saçları, mavi gözlü, kısa ve iyi görünümlü bir genç kızdı. Ayrıca dansta oldukçada başarılı sayılırdı. Bir an için gözleri Robin'e kaysa bile umrunda değilmiş gibi davranarak soğukkanlılığını korudu. Her ne kadar kendisi içerisinde bulundukları durumdan rahatsız olsa bile Robin durumundan oldukça memnun görünüyordu.