9. Bölüm

98 1 0
                                    

Karlus antrenman için aşağıdayken Arthur bu anı frsat bilip soluğu Robin'in yanında almıştı.

Robin panikle etrafa bakındı. Birisinin onları beraber görmesini istemezdi.

"Burada ne işin var, çabuk git."

"Hayır."

Arthur'un mızmız bir çocuk gibi davrandığını düşünüp sıkıntıyla iç çekti.

"Karlus saraydayken bana bu kadar yaklaşma."

"İmparatoriçem beni öyle öpünce bana daha yakın olmak ister sanmıştım."

Robin, sıkkınlıkla ofladı. Arkasını döndü ve kollarını birbirine doladı.

"Buradan gitmelisin, ben daha sonra yanına uğrayacağım."

Arthur bunu reddetti Robin'in ona bakmasını sağladı.

"İmparatoriçe tarafından göz ardı edilmek istemiyorum." Robin'den ses gelmeyince devam etti. "O adamla romantik bir ilişkiniz olmadığınızı niliyorum. O adam sizi sadece cinsellik için kullanıyor."

Robin öfkeyle kaşlarını çattı.

"Evliliğim hakkında böyle konuşamazsın."

"Majesteleri, sizde biliyorsunuz."

Arthur utanarak başını eğdi. Bu sanki bir isyan göstergesiydi. Küçük bir çocuk gibi dudağını büzüp kaşlarını çattı.

Bu sırada Karlus antrenmanı bitirmiş, çay bahçesine giderken yol kenarında hararetli bir şekilde konuşan ikiliyi farketti. Sakin kalmaya çalışarak yanlarına gidip ne konuştuklarını sordu. Robin, Arthur'un durum hakkında rapor verdiğini söylerek sıyrılmaya çalışırken bir çalışan misafir olduğunu söyleyince hemen oradan ayrıldı.

"Salona geçelim."

~

Hizmetçi Arthur'un kahvesini yenileyince bir yudum aldı. Ortamın gergin havasını yok etmek için konuşmak istedi ancak cesaret edemedi. Sabah duygularının eseri olup mantıksız davranışlarda bulunduğunun farkındaydı.

Robin yüzükleriyle oynarken Arthur'a keskin bir bakış attı. Arkasına yaslanıp onu izlemeye başladı.

"Ne biliyorsun, hepsini anlat."

Arthur bu beklenmedik soru karşısında dondu. Yutkundu ve ağır ağır konuştu.

"Ne demek istiyorsunuz?"

"Bilirsin ya evliliğim hakkında."

Arthur, rahatlayarak derin bir nefes aldı. Eliyle saçını geriye doğru çekiştirdi. "Aslında hiçbir şey ama sizin aranızdaki ilişkinin politik olduğunu görebiliyorum. En azından sizin bakışlarınız öyle diyor majesteleri."

Robin, gülümseyerek ayağa kalktı. Kollarını bağladı. "Hisleriniz kuvvetli Dük Arthur. Anlaşılan sizi hafife almışım. Yoksa hakkınızda çıkan dedikodular doğru mu?"

Arthur, kendi ülkesinde kraliçeyi ayartmıştı. En azından hakkındaki dedikodular bu yöndeydi.

"Evet bu doğru kraliçe benimle ilgilendi ama bu sadece tek taraflıydı. Üzerime iftira atıldı. Üstelik benim sizi ayartma gibi bir amacım yok."

Robin, kaşlarını alay edercesine kaldırıp Arthur'a diklendi. "O halde neden bunları yapıyorsun?"

"Sizden hoşlanıyorum imparatoriçem ama bu ayartma gibi bir şey değil."

"Saçmalamayı kes. Bu söz konusu bile olamaz."

Arthur kolunu bağlayıp alaylı bir şekilde sırıttı "Bana şans verirseniz sizi kazanacağım." Kendinden emin görünüyordu.

Masal |TAMAMLANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin