sixteen

2.2K 187 49
                                        

Bu bölüm düz yazı olacak bölümler arası kopukluğu gidermek için,
İyi okumalar♡
Bölüm şarkısı;
Park Jimin-Serendipity

Deri ceketini düzeltip sınıfına adımladı Yoongi, daha doğrusu eski sınıfına. Öğle arası gelmişti ve beraber gideceklerdi yemeğe. Farklı sınıflarda da olsalar bir sorun olmuyordu ders dışında hep beraberlerdi. Yoongi zaten artık o sınıfta olmak istemiyordu.

Saçındaki bandanayı biraz çekiştirip düzeltti ve kapısı açık olan sınıfa girdi. Boş sınıfa göz gezdirdiğinde ilk gözüne çarpan Jungkook'un kucağına oturmuş ve kendisine el sallayan Taehyung olmuştu. Her zamanki gibi oldukları yeri önemsemeden az sonra sevişecek gibi duruyorlardı.

'Gel bebeğim özledim seni.'

Namjoon'un sesine karşılık orta parmağını göstermekle yetindi. Seokjin, Namjoon'un dizinde sıraya uzanmış uyukluyordu. Taehyung'un sırasına oturdu.

'Yemeğe gidelim.'

Taehyung,Jungkook'un kucağına daha da sokulduktan sonra mırıldandı.

'Ben yemeyeceğim. Geçen teneffüs yedik biz.'

Yoongi gözlerini Namjoon'a çevirdiğinde kucağında uyuyan Seokjin'i işaret edip başını iki yana salladı.

'Lan şerefsizler sınıfımız ayrıldı diye beni dışlıyor musunuz?'

Jungkook omzunu sıkıp güldü.

'Sen kaybettin gitmeseydin elalemin sınıfına.'

Yoongi ayağa kalkıp omuz silkti. Karnı gerçekten acıkmıştı ve gidip kendi yiyecekti.

'Ben seninle yerdim kanka ama Wooshik spor salonunda bekliyormuş.'

Hoseok'un sesindeki arsız tona karşılık gözlerini devirdi.

'Basket takımımın orospusunu kıvırmışsın aferin sana.'

'Ya! Sevgilimle doğru konuş.'

Hoseok ve Yoongi birbirlerine sataşırken sınıfa giren Taemin ve Jimin'i fark etmemişlerdi. Arkalarından yüksek sesle gülerek gelen Kai ile dikkatleri o yöne çevrildi.

Yoongi umursamaz bakışlarını birkaç saniye Jimin ile buluşturduktan sonra kendi grubuna döndü.

'Ben kaçtım çıkışta görüşürüz.'

Tahtanın önünde duraksamış ve beklentiyle kendisine bakan Jimin'i umursamadan sınıftan çıktı. Konuşmak istemiyordu ve konuşmayacaktı.

Adımlarını kantine yönlendirdi. Bu sırada aklında dönüp dolaşan fikirler kendisini rahatsız etmeye başlamıştı. Jimin gitmeden önce beraber geçirdikleri zaman çok özeldi, en azından ona öyle gelmişti. Tüm okulun ezik diye dışladığı çocuk kendisine öyle iyi gelmişti ki hep dışlanmasını ve sadece onunla olmasını bile istemişti bir an.

Ama tek yaptığı dengesiz tavırlarla onu üzmek olmuştu. Gerçi bu bakımdan da geçerli bir bahanesi vardı Yoongi'nin. İngiltere'ye gitmesinden önce y.ine görüştükleri bir akşam beraber yedikleri pizzadan sonra sahile inmişlerdi. Jimin'in tüm homurdanmalarına rağmen iki bira içmişti Yoongi. Daha sonra sohbetleri koyulaşmış hatta Yoongi'nin dili çözülmüştü. Öyle ki Jimin'e onu kaybetmekten korktuğunu, bir zamanlar hoşlandığı Mark'ı nasıl kaybettiklerini anlatmıştı.

Left Outside Alone 'yoonmin' ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin