2

1K 94 84
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

2/Seni kurtardım!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

2/Seni kurtardım!

Başımdaki felaket ağrı ile gözlerimi araladım. İlk başta gözlerim aralandığı halde etrafı görememiştim. Gözlerimdeki bulanıklığın geçmesini beklerken başımı yumuşak olan o yere yasladım. Bir elimi başıma götürmek için hareketlendirdiğimde elimin gelmediğini fark ettim. Ellerim bir yere mi bağlıydı yoksa ben mi hareket ettiremiyordum, anlamayarak öylece durdum. Aklım şu an akıl yürütmek için çok buğuluydu. Gözlerim kendine geldiği ilk an gördüğüm şey ihtişamlı bir lambaydı. Loş ışık gözlerimi aldığı için gözlerimi kırpıştırdım. Yattığım yerden doğrulmak istesem de bedenim yattığım yere saplanmış gibiydi.

Gözlerimi etrafta gezdirdim. Geniş bir salondaydım. Gözlerimin gördüğü her şey öyle zenginlik kokuyordu ki üzerime gereksiz bir gerginlik çöktü. Açık kahverengi tonlarındaki büyü koltuklar, ortada cam bir masa, karşı duvara asılmış dev ekran televizyon, televizyonun olduğu yerde gösterişli bir yemek masası vardı. Başımı sağa doğru çevirdiğimde duvar yerine baştan sona cam olan bir taraf ile karşılaştım. Dışarıyı net bir şekilde görebiliyordum. Gördüğüm yerin evin arka bahçesi olduğuna emin olup başımı çevirebildiğim kadar geriye çevirdiğimde büyük kitaplığı gördüm. Başımı sola çevirdiğimde evin kapısını fark ettim.

Ben buraya nasıl gelmiştim?

Yattığım yerden doğrulduğumda gözlerim istem dışı şekilde ellerime doğru gitti. Ellerim bağlıydı. Ellerimin bağlı olduğu ipin ucu ortadaki masanın bacağına doğru gidiyordu. Ellerimi havaya kaldırdığımda masaya bağlı olan ip gerildi. Kuvvetle çekmeye çalışsam da hiç gücüm yoktu ve masa zaten yerinden kıpırdamayacak kadar ağır duruyordu.

"Hey!" Başıma giren ağrı ile ellerimi alnıma götürdüm. "Kimse yok mu?" Sesim zar zor çıkıyordu. Daha fazla oturmaya dayanamayarak kendimi geniş koltuğa geri attım. Bağlı olan ellerimin izin verdiği kadar alnımı ovmaya başladım. Bir süre alnımı ovmaya devam ettikten sonra başımı geriye atıp üst kata çıkan merdivene baktım. Birinin sanki oradan geleceğini hissediyordum.

Bu kocaman evde nasıl kimse olmazdı? Hadi kimse yoktu da ben buraya nasıl gelmiştim!

Gözlerimi kapatıp kendimi gelmek için birkaç dakika beklemem gerekiyordu. En son hatırladığım şey tanımadığım insanlar tarafından sekse maruz kalıyordum.

god sent me as karma - GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin