1 [hyunjin]

1K 126 20
                                        

hyunjin maskesini kapının hemen önündeki boy aynasına bakarak yüzüne yerleştirdi ve portmantonun üstünden anahtarını alıp, ayakkabılarını giymek için eğildi. sağ ayağından sonra sol ayağının bağcıklarını da sıktığında ayağa kalkarak kapıyı açıp dışarıya çıkmıştı.

her gece çektiği uyku problemi yüzünden evine yaklaşık 10 dakika uzaklıkta olan sahile yürüyerek gidiyor ve banklardan birine oturup saatlerce yıldızları izliyordu.

kulaklığını takıp playlistinden öylesine bir şarkının üzerinde tıkladı. kulağına dolan melodiyle burukça gülümserken gözünde toplanan yaşların akmaması için fazlaca çaba gösteriyordu. ağlamayı kendisine yakıştıramıyordu.

kulağında yankılanan şarkının kendisi için bir anlamı yoktu, ne sözleri değerli şeylerdi ne de söyleyen kişi ile en ufak bir tanışıklığı yoktu. sadece bitik haldeydi. müzik onu yavaş yavaş tüketiyordu.

olduğu konuma gelmek için çok uğraşmıştı hyunjin ve o istediği yer sonunda kendisine ait olduğunda içi içine sığmıyor, her sahneye çıktığında rüyadaymış gibi hissediyordu. fakat şimdi hiçbir şey o zamanlar gibi değildi. son üç aydır yaşadığı uykusuzluklar, insan içine çıkmada yaşadığı korku ve tabii ki grup arkadaşlarının kendisine karşı yaklaşımı onu dümdüz boğuyordu.

hiç kimse onu anlamıyormuş gibi hissediyordu.

düşüncelerinin arasında sonunda vardığı sahilde bulanan banklardan her zamanki yerine oturdu. saat gecenin üçü olduğundan bomboştu etrafı, bu nedenle yüzünden kendisini boğan maskeyi çıkartıp cebine koymuştu.

bir yandan 17 yaşından beri bu sektörün içinde yaşadığı iyi-kötü anıları, bir yandan eğer daha da kötü olursa hayranlarını hayal kırıklığına uğratma ihtimalini düşünüyordu. aslında düşünecek daha bir çok şeyi vardı. hasta kardeşi, annesi, babası, grup arkadaşları ve sırf bu sektör için arkasında bıraktığı en yakın arkadaşı.

yıllardır görüşemediği, hayatının 17 yaşına kadar her noktasında izi olan jisung ile olan anıları tek tek kafasında yer edinirken bir hıçkırık kaçtı boğazından. onu çok özlemişti, her şeyden çok özlemişti.

gökyüzüne çıkarttı bakışlarını, gözyaşları damla damla akarken. "sadece nefes alabilmek istiyorum. lütfen nefes almama yardım et."

"yıldızlar nefes almana yardımcı olamaz, benim olmamı ister misin?" hyunjin duyduğu sesle korku ile cebinden maskesini almak için hamle yaptığında karşısındaki beden hyunjin'e doğru attığı adımları durdurup, bağdaş kurarak ayaklarını bastığı yere çöktü.

hyunjin hemen maskesini takıp sesin geldiği yöne döndüğünde, gördüğü minik bedenle küçük bir çocuğun bu saatte neden sırt çantası ile dışarıda olduğuna anlam vermemişti. üstelik bu soğuk şubat ayında üstünde mont olmaması apayrı bir sorundu. 'donuyor olmalı' diye geçirdi içinden.
buna rağmen sesini çıkarmadı hyunjin, eğer konuşursa ses tonundan bile tanınabilecek bir üne sahipti çünkü. fakat tanınma ihtimalinden korksada o an bu çocuğun yanından gitmemeyi tercih etti.

***

herkese selam!

aslında şu anlık bunu yayımlamayı düşünmüyordum ama benim için yazdığım bir bölümü elimde tutmak çok zor😔

en başta şunları söyleyeyim eğer istediğim gibi giderse bu fic çok çok çok ağırlıklı olarak hyunsung friendship içerecek. aslında bu fic için ilham aldığım fanart'ı görene kadar bir dahaki kurgumun hyunsung olmasını planlıyordum o yüzden içimde kalmasın diye bu ficte arkadaşlık ilişkilerini çok güçlü yapmaya karar verdim, umarım bu fikir sizin de hoşunuza gider💞

umarım kurguyu beğenirsiniz💗

'ming

starlight | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin