6 [seni de kaybedemem]

594 95 15
                                        

hyunjin & jisung

hyunjin:

sana ihtiyacım var

(13:23, görüldü)

lütfen

(bu kişiye mesaj gönderemezsin)

***

"haklılar."

"haklılar."

"haklılar."

"ben sadece kendisini düşünen iğrenç biriyim."

"herkesi üzüyorum. herkes benden nefret ediyor. ben iğrenç bir insanım."

cümleleri ardı ardına sıralarken gözlerinden yaşlar akıyordu. kıracak kadar sert bir şekilde kapıya vuran seungmin'i duymuyordu bile. elindeki falçatayı bileklerine yaklaştırıp derisine değdirdi.

"hyunjin! hyunjin aç şu kapıyı!" seungmin kapının arkasından dolu gözlerle vurmaya devam ediyordu. "doyum'u düşün!" hyunjin duyduğu isimle bileğine bastırdığı falçatayı serbest bıraktı. doğru, kardeşinin ona ihtiyacı vardı. bileğinden az az kanlar akarken ağlaması hıçkırıklarıyla karışarak şiddetlenmişti. tam o an sonunda bedenini hızla kapıya vuran seungmin kilidin kırılmasıyla kendisini içeriye atmıştı. hyunjin'in kanlı bileğini görmesiyle yaşadığı korkuyla ellerini ağzına kapatarak olduğu yere çöktü. "ne yaptın sen?!" ağzından kaçan hıçkırıkla sürüne sürüne hyunjin'in yanına yaklaştı.

"kalk hastaneye gidiyoruz! çabuk!" korkuyla kendisine bakan seungmin'e çıkarttı bakışlarını.

"d-derin değil, gerek yok."

"kalk ayağa dedim sana!"

***

"bu hafta olan bütün programlarını iptal ettim... şey, biri hariç." seungmin ağlamaktan şişmiş gözlerini hyunjin'in gözlerine çıkarttı. "the radio'yu biliyorsun 3 haftadır bir şeyler çıktığı için ertelenip duruyordu, bu sefer maalesef gitmek zorundasın." gözlerini hyunjin'den ayırıp yere dikti. "özür dilerim."

hyunjin her an ağlayacakmış gibi dudaklarını dişleyen seungmin'e baktı. bu evin içinde kendisini bu kadar önemseyen biri olduğunu görmek hyunjin'i fazla duygulandırmış ve seungmin'e böyle bir travma yaşattığı için kendisini kötü hissetmişti. "asıl ben özür dilerim, kimseyi düşünmeden hareket ettim."

seungmin gözlerini tekrar hyunjin'e çıkarttığında dayanamayıp kollarını kendisinden uzun bedene sardı. "sangwoo'dan sonra seni de kaybedemem." kulaklarına dolan isimle hyunjin'in bedeni titrerken seungmin daha sıkı sarıldı ona, burnunu çekip tekrar konuştu. "jisung'la konuştum, ölüm yıl dönümü için toplama yapılacakmış ve beni de çağırdı."

gözlerinin içine bakarak söylemekten çekiniyordu. hyunjin'in acı çekmesini istemiyordu. "seni getirirsem benimle bir daha konuşmayacağını söyledi." hyunjin'in gözünden bir damla yaş aktığında elinin tekini gözüne götürüp sildi ve sesini stabil tutmaya çalıştı, "sorun değil, onun yanına gitmeyi hak etmiyorum." diyerek sırtını sıvazladı seungmin'in.

seungmin yüzünü gömdüğü omuzdan kendisini geri çektiğinde bakışlarını tekrar hyunjin ile buluşturdu. "senin hiçbir suçun yok." hyunjin hafif bir kıkırtı bıraktı durdukları koridora.

"o senin sevgilindi, sadece bana suçlu olduğumu söyleyerek içini rahatlatabilirsin. alıştım zaten."

"senin suçun değildi hyunjin, hiç kimsenin suçu değildi."

"jisung benim suçum olduğunu düşünüyorsa öyledir, başka kimsenin düşüncesinin bir önemi yok. lütfen bu konuyu artık kapatalım."

seungmin titrek bir nefes vererek kafasını salladı ve evin içine girdiler. anında kendilerine endişeyle yaklaşan üçlüye karşılık gözlerini devirdi hyunjin. hepsi iki yüzlüydü.

"sen aptal mısın, nasıl böyle bir şey yapabilirsin!?" chan hyunjin'e karşı bağırarak konuşmuştu.

"benim için mi endişelendin, yoksa programları mı kapatmak zorunda olacağınız için mi?" hyunjin'in sesi dümdüzdü. "bana rol yapmayı kesin." hyunjin gözlerini kapatıp geri açtı. "biliyor musunuz, cidden anlayamıyorum. grubun en göz önünde olan kişisi olduğum için benden nefret ediyorsunuz ama elinize şans geçince de programımın ağırlıklarına dayanamayıp yine bana nefret kusuyorsunuz. gerçekten benden ne istiyorsunuz siz?" boğazında ki yumruyu zorda olsa indirdi. "seungmin nefret etse bile kabul eder hiçbir şey demezdim, onu anlayabilirdim ama siz... bilmiyorum çok saçma."

"biz senden nefret etmiyoruz hyunjin." konuşan minho'ydu. hyunjin'in dümdüz suratına kocaman gülümsemesi hakim olduğunda korkutucu görünüyordu.

"siktir git."

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

şu an hyunjin'e ağırlık veriyorum ama sıra felix'e de gelecek, yine de kurgunun büyük bir kısmında hyunjin'in yaşadığı zorluklara değineceğim aklınızda olsun.

umarım bölümü beğenmişsinizdir, çok çok öptüm<3

umarım bölümü beğenmişsinizdir, çok çok öptüm<3

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

'ming

starlight | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin