Jisung o gun hizlica hazirlanip cikmisti. Minho'ya belli etmemisti ama ciddi anlamda vucufunu merak ve korku salmisti. Ya dogruysa? Ya Minho hic aldatmamissa Jisung'u? Bunu dusunmek bile buyuk bi vicdan azabi cektiriyordu Jisung'a.
Bir yandan da 4 yil sonra ilk defa hic ummadigi bi anda icinde yeniden Minho'ya karsi bir umut beslemisti. Yeniden kalbinin Minho icin attigini, yine o ayni endise ve korku karisimi aska bulastigini hissetmisti. Gozunde yeniden nese gelmisti sanki. Her ne kadar kendini kaptirmamaya calissa da olmuyodu koskoca 4 yilin huznu ve ozlemiyle tutusuyordu.
Minho'yu her gordugunde kosarak gidip sarilmamak icin kendiyle cok buyuk savaslar veriyordu. Ama eger ki yaniliyorsa.. iste bu cidden Jisung icin degil 4 yil omru boyunca unutamicagi bi cokus olurdu.
Universiteye vardiginda telefonundan Felix'i aradi ve cok onemli bir konu hakkinda konusmalari gerektigini soyledi. Felix yaklasik 15 dk ya okulda olucagini onu beklemesini soyleyip kapatti.
Jisung Felix'i beklerken okulun cafesine gidip oturdu.
Cafeden iceriye disaridaki yagmurun hafif sesi geliyordu. Cafenin atistirmaliklarinin tatli kokusu ve kosedeki radyodan gelen hafif muzik dusunmek icin mukemmel bir ortam hazirliyordu.
Elindeki kahve ile disariyi izleyip olanlari dusunmeye basladi Jisung. Bugune kadar olan her seyi.. okulunu, arkadaslarini, askini..
Tamamiyle disariya dalmis dusunurken bir elin omzuna dokundugunu hissedip urktu Jisung.
- Benim korkma
- Felix!? Gorusmeyeli cok uzun zaman oldu.
Jisung yerinden kalkip uzunca sarilmisti Felix'e
- Seni gordugume sevindim Jisung ne de olsa 4 yil gecti
- Evet, malesef
- Neden gitmistin Jisung? Neden hicbir aciklama yapmadan ortadan kayboldun.
- Bende aslinda bu konuyu konusmak icin seni cagirmistim.
- Tamam seni dinliyorum.
- Sana bir soru sorucam ama bana tamamiyle durust bir sekilde cevap vericeksin.
- Tabii nasil istersen.
- Mevzunuyet gecesi Minho ile Min Jin'i nasil desem hic yanlis sekillerde gordun mu? Yani olmasi gerektiginden daha yakin.
- Mevzunuyet gecesi biz Changbin'ni aldiktan sonra Minho'yu almak icin donduk ama donmeden once Hyunjin ile Seungmin ve Changbin'i Changbin'nin evine biraktik. Sonra partiye dondugumuzde Minho koktugun birinde sizmis uyuyodu onu sirtlayip arabaya goturduk sonra da Hyunjin beni evime birakti bu kadar.
Jisung duyduklari ile sok olmustu. Ayni anda hem kendine delicesine sinirlenip, hem de Minho'nun onu aldatmadigi dusuncesiyle icindeki huzura engel olamamisti. Tabii bir yerde de Minho'yu bunca yil bosu bosuna yapmadigi bi sey yuzunden yargilayip, hen ona hem de kendine aci cektirdigi gercegi de vardi..
- B-ben gercekten ne diyicegimi bilemiyorum bunca yil.. koskoca 4 yil boyunca carpitilmis bir kac fotografa bakip mi agladim ben? Bunun icin mi askimi harab ettim ben?
- Ne fotografi? Neyden bahsediyosun?
- Bana o gun Min Jin ile Minho'nun yakin oldugu bi kac foto atilmisti ondan terk etmistim ben onu. Beni aldatti sanmistim.. tam bi aptalim
- Bunca yil.. tanrim cidden mi? Minho'nun nasil yikildigi hakkinda bir fikrin var mi? 4 yilin her gununu ayri bi eziyetle gecirdi. Hadi o fotograflari gordun niye arayip sormuyosun? Hic mi hesap sormak gelmedi icinden?
- Ben..
- Sen tamamiyle aptallik yaptin Jisung. Simdi ne yaparsin, nasil yaparsin bilmiyorum ama o cocuga kendini affetirsen iyi olur.
Jisung aniden ogrendigi seylerle afallasa da hemen toparlanip masadan kalmisti. O anlik endisesiyle esyalarini almadan, taksi cagirmadan kosmaya baslamisti. Kosuyordu Minho'ya, tek ve son askina..
O kadar cok hizli kosuyordu ki cok yorulmustu fakat bunu kendisi bile hissetmemisti cunku icinde bir korku vardi, kaybetme korkusu..
Minho'nun evine vardiginda hizli ve sert bi sekilde kapiyi calmaya baslamisti. Minho kapiyi actiginda agzindan tek bir kelime bile cikmasina izin vermeden dudaklarini dudaklariyla birlestirmisti.
Minho'nun boynuna elini goturup dudaklarina daha cok bastiriyordu git gide sert bi hal alan bu opusmenin sonu daha etraflarini gormeden merdivenlerden Minho'nun odasina ciktiklari an belli olmustu.
Minho'nun neler oldugu sorgulamaya bile gerek duymadan ozlemle ellerini Jisung'un narin vucuduyla birlestiriyordu.
Elleri basta omzuna, sonra ince beline ve Jisung'un kalcalarina gitmisti. Jisung'u yataga attiginda ozlem ve atesle tutustugunun farkindaydi tabii bu Jisung icin de ayniydi. Daha once hic birlikte olmadigi vucuda hasret kalmisti.
Minho Jisung'un boynuna sert opucukler birakirken Jisung anlik yukselmesiyle Minho'nun sirtina cizikler birakiyordu. İkisi de vucutlarinda birbirlerinden izler kalsin istiyordu.
Tek hareketle ustlerindeki fazlaliklardan kurtulmuslardi. Minho uzunca Jisung'un kusursuz bedenini suzmustu. Jisung utaninca Minho dudaklarina hafif bir opucuk kondurup, kulagina
" Utanma ve sadece kontrolu bana birak" demisti.Minho tek eliyle Jisung'un bileklerini kavramisti. Jisung kendini tamamiyle Minho'ya teslim ettiginde bugun okula gidilmeyecegi anlasilmisti.
______
Evet her guzel seyin bir sonu varmis. İlk defa fic yazdim ve inanin hic pisman degilim. Fice hep ince kucuk ayrintilar birakmaya calistim lost on you sarkisinin bir ilk bolumde bir de son bolumde olmasi gibi surekli bi dejavu yasatma pesinde olmam gibi ha bi de ilk defa smut yazmaya calistim ama ciddi yere gelince yazamadim orda biraktim HWMJAKQKQLQ neyse baska bi fic yazmakla ugrasiyorum suan angst olucak ama eger okumak isterseniz onun ilk bolumunu de bi iki gune atarim neyse hepiniz kendinize iyi bakin bolumu begenmeyi ve yorum yapmayi unutmayin asklarim gorusuruz 🤎
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lost on you- Minsung
Novela Juvenilask nedir ? bana bir kadin ile erkegin birbirine sevgisi olarak ogretildi. bana gercekten askin ne oldugunu ogret. || Tamamlandi ||