.l wanna yours.

108 6 1
                                    

Yağmur damlaları perçemlerimim üzeründen akıp gidiyordu. Ayın ışığı, önümü aydınlatmaya yetmiyor sokaktaki insanların ayak sesleri duyuluyordu neyseki eve varmıştım tuhaf bir koku geliyordu burnuma.

Kapı açıktı neden açık olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu gerilmiştim kapıyı araladığımda kırmızı bir sıvı akmıştı ayaklarıma doğru.

Vücudum buz kesilmişti hiçbirşey hissetmiyordum. Cesaretimi toplayıp içeri girdiğimde korkunç bir tabloyla karşı karşıya kalmıştım, irislerimin büyüdüğünü hissediyordum.

Ev yerde yatan annem ve babamın kanlarıyla donatılmıştı! Heryer adeta bir kan girdabı olmuştu fakat birisi eksikti kardeşim, o neredeydi?

Öndeki odadan bir gölge bana doğru yaklaşıyordu hatta bir değil,iki taneydi daha da yaklaşmıştı!

Islak parkelerin gıcırtısı kalbimin yerinden çıkacak gibi atmasına sebep oluyordu. korkuyordum...
Çok korkuyordum! Nasıl korkmayayım ki 13 yaşımda bir çocuktum ben daha!

Gölgenin artık ayaklarını görebiliyordum
ve yavaşça suratına doğru gözükmüştü bütün vücudu. Gördüğüm şeyler çok korkuç şeylerdi kardeşimin boğazına bıçak dayıyordu yabancının teki...

"A-abi yardım et! Ne olur çok korkuyorum" sesi titriyordu.

Kimdi bu, kimdin sen?
"Ne istiyorsun? NE İSTİYORSUN BENDEN!?" Son cümleyi bağırarak söylemiştim.

"Ne mi istiyorum? Seni Felix, seni
istiyorum!" Gülmüştü! o iğrenç bir şekilde sırıtıyordu. Ben burda üzüntüden geberirken o sadece sırıtıyordu!

"Madem beni istiyorsun bırak onu gitsin beni al ama ona zarar verme!"

"Ona zarar vermeyeğim, tabi uslu bir çocuk olursan!"

"Seni öldüreceğim! ÖLÜMÜN BENİM ELLERİNDEN OLACAK EĞER BENİ ÖLDÜRMEZSEN BEN SENİ ÖLDÜRECEĞİM!"

"Bana istediğim şeyi veriyorsun Felix, fazlasını da vereceksin. NEFRET ET BENDEN FELİX, BENDEN ÖLESİYE NEFRET ET, BENDEN NEFRET ET Kİ; İNTİKAMINI ALABİLESİN! Zamanı geldiğinde Kardeşinide bulucaksın sen onu bulana kadar ona çok iyi bakıcam kardeşin emin ellerde hiç merak etme!"

Demişti hayatımı karartan adam ve ortadan ışınlanmış gibi kaybolmuştu son sözleriydi bunlar. Bana söylediği son şeylerdi. Arkadan polis sesleri geliyordu ve aniden kapıyı açıp kaçmıştım! her zamanki gibi kaçmıştım!
Ama bu sefer ağlamamıştım. Bu sefer korkak gibi saklanmamıştım ama hiçbir şeyde söylememiştim, sadece bakmıştım kanlar içinde yatan aileme.

Çünkü bazen susmak en büyük cevap oluyordu insanlara. Bak mayın öyle sustuğuma ne fırtınalar kopuyordu benim içimde.
Yasın beş evresi vardır.
"İNKAR,DEPRESYON,PAZARLIK ve KABULLENEMEME" Fakat ben bir tane daha eklemiştim "İNTİKAM" o günden sonra bambaşka birisi olarak çıka gelmiştim gerçek hayata bambaşka birisi olarak...

______________.6 Yıl sonra._______________


Vücudumdan terler akıyordu yüzüme yediğim yumrukla bilincim yerine gelmişti.İnsanlar bağırıyordu; "Felix,Felix,Felix" izleyiciler çıldırmış gibi tezahürat yapıyordu.

Üzerime çok fazla bahis koyulmuş gibiydi. Yerde yatarken doğruldum ve yavaşça ayağa kalktım. Sarsılıyordu bedenim. Karşımdaki kişi tam bacağıma tekme atacakken tekmesini tek elimle savurup sol koluna tüm gücümle dirseğimi yapıştırmıştım tahmin ettiğim gibi sol kolu zayıftı.

Karşımaki iri kas yığını çok güçlü gözüküyordu. Fakat ben nefretinden beslenen bir adamdım. Hayatım boyunca insanlara kin beslemiş bir insandım. Ve benim çok kötü bir huyum vardır asla pes etmem.

Koşullar ne olursa olsun asla ama asla pes etmem ve etmemem gereken zamanlardan bir tanesi de tam şuandı!

Kas yığını kolunu tutarak sendeledikten sonra tüm dikkatini bana vermiş gibi gözüküyordu. Koşarak bana doğru gelirken çok ürkütücü görünüyordu.

Evet, karnıma yumruğu yemiştim
ağazımdan kanlar püskürüyordu. Her tükürdüğümde daha da doluyordu ağazıma!
Bu beni sinirlendirmeye yetmişti bile, elimle adamın ayak bileğini tutup kendime doğru tüm gücümle çektim. Daha sonra diğer kolunu kendime doğru bükerek sabitledim. Artık güç bendeydi!

Biraz daha bükersem kırılacağını biliyor-
dum. Kafes dövüşlerinde normalde birisi ölmeden kimse çıkamazdı kanun böyleydi. Fakat bizim mekanda işler farklıydı, karşıdaki kişi pes ederse hiçbir bok yapamıyorduk!

"P-PESS AHH!" Diye bağırmıştı kas yığını. Tabi onun bağırmasıyla tüm salon coşmuştu herkes üzerime bağırıyordu
Herkes çok mutluydu. Daha sonra çalışanlardan birisi geldi;

"Felix, kaptan seni çağırıyor!"
Demesiyle Kaşlarımın çatılması bir oldu.
Çünkü Kaptan asla maçtayken çağırmazdı

"Gel Felix, sana söylemem gereken çok önemli bir ayrıntı var!"

"Kardeşimlemi alakalı?"

"Aslında tam olarak öyle değil. Ailenin katiliyle alakalı."

Nefesimi tuttuyordum artık ondan korkmuyordum. Yada korkuyordum, şu ana kadar sadece onu öldürmek için çok çalıştım sayısız adam devirmiştim.

"Şöyle ki katilin bir çetenin arkasında çok güçlü bir şekilde saklanıyor! Yani seninde bir şekilde o adamdan intikamını alman lazım."

Sırıttım.

"o çeteye sızıp onları devirmen lazım ki onu ezebilesin ve bu hiçkolay olmayacak ucunda ölüm bile olabilir!"

"Peki bu nasıl olacak?"

"Onların güvenini kazanman lazım yani bu çok uzun sürebilir. Ama sana güveniyorum. seni sokaklardan ben kurtardım Felix. Sırf gözlerindeki tutkuyu gördüğüm için seni eğittim. 6 yıl boyunca senin için uğraştım şimdi sıra sende marifetlerini göster."

Kim bilebilirdi ki 6 yıl sonra onunla karşılaşacağımı? İlk defa bir iz bulmuştuk onun hakkında. İlk bilgimdi bu benim.

THUNDEROUS / Stray Kids / HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin