love at first sight? ~Jaywon

15

Sunghoon
Şu an Jay'in gelmiştim. Jake onunla başa çıkmadığı için beni çağırmıştı. Sıkıldım için kabul etmiştim. Şom 2 gündür falan Jay ve Heeseung arası bozuluyor du hepimiz farkındayız ama ses çıkarmıyoruz. Geldim den beri Jake'n isyanlarını dinliyordum.

"Jake lütfen sus bak lütfen." Sonun Jay bile dayanamamayıp konuşmuştu. Gerçekten sus dememiz lazım di artık.

"Ne ya konuşamamaz mıyım artık?"

"Öyle bi şey demiyoruz. Sadece çok isyan ettin be."

"İyi be sustum."

"Sonundaaa." Jay'in sevinci gözlerin den okunuyor du. Tabi bende buna mutluy dum. Telefona da okulumuzun dediko du sistesine girdim gibi bi şey atmışlar dı. Şansa bak bee. Fotoğraf da bi kız bi erkek var dı. Yeni sevgililer diye kaydırırken. Fotoğraf da kinin Jung ve Yuna oldunu gördüm. BI DAKIKA JUNG VE YUNA MI. INANMAM.

"Lan Yuna ve Jung date yapıyorrr."

"İNANMAM."

"BENDE İNANAMIYORUM JAKEE." Jay uzanıp telefonumu elimden alıp fotoğrafı incelemeye başlamıştı.

"İnsan bi sorup alirda sen insan mısın orası tartışılır."

"Haram olsun sana yedirdim o kadar paraya be."

"Tamam tamam anne rolüne girme hemen sende."

"Girerim sanane. Bi de Jungwon'la Yuna sevgili mi?" Tabii ki olmadıklarını soylemiyicektim hemen Park Sunghoonum ben Jay'le uğraşmam lazım.

"Bilmem. Kendisine sorarsın."

"Hadi ama Sung Jung ile o kadar yakın değilim."

"Napiyim yakın ol a."

"Sen sorsannnn."

"Beleş yapmam."

"10.000 Won?"

"Olurr."

"Sung para seni çok değiştirir." Jake kenardan yorum yapmıştı.

"Değiştirir tabi canım benimmm." Jay ikimize de göz devirmişti. Omuz sikilkitmistim ona karşılık. Bildim bilgi için  10.000 Won alıyorum aşırı komik. Şu para yanlış kişilerin elinde gerçekten bak.

"Sorucaksin dimi Sung?"

"Sorucam aaaaa. Hem neden bu kadar ilgini çekti bu konu hm?"

"Öylesine merak ettim."

" O zaman kendin sora bilirsin merak ettim diye bilirsin de?"

"Sung sorsan ölmüyüceksin."

"Ölücem belki."

"Para da veriyorum."

"Ben o parayı evrip çevirip senden ala bilirim."

"Sung."

"Evet."

"Siktir canım sorma."

"Tamam canım benimm." Jake döndüm de şokla ikimize bakıyor du. İlkez böyle davranmıyor duk. Jake her zaman bize hayret eder di ve şey derdi 'Daha ne kadar gerizakli ola bilirsiniz?' Bu sorunun cevabını yıllardır arıyor du. Sanırım daha çok arıyıcaktı.

"Size söylüyücek kelime bulamıyorum."

"Kelimeler yetersiz benim mükemmelliğime." Önüme gelene küçük saç parçasını geri atmıştım.

"Ego yığınııı." Jay isyankar bi şekilde konuşuyor du.

"Kıskanma canımmmm. Bir gün senin de olur diyicem de asla benim gibi olamazsın."

"Doğru asla senin gibi mal olalamam." Yan tarafım dakı yastığı alıp suratına fırlatmıştım.

"Sung."

"Efendim canım."

"Ne zaman sorucaksın?"

"Bu ne acele ayolll. Sorucam işte."

"Yok yani tarih ver."

"Jay kısaca demek istiyor ki burda önüm de ara sor." Kenar dan Jake'n bıkkın sesi gelmişti. Yazık çocuk bezdi bizden.

"Pfff tamam." Telefonunu elime alıp Jungwonu aradım. Acımıyor ki piç.

"Sanırım Yuna ile eğleni-" Jay'le uğraşmak isterken açmıştı. Biraz daha geç aça bilirdin piç.

"Efendimmmmmm." Bu çocuğa bu kadar enerji acaba nerden yükleniyor çok merak ediyorum.

"Jungg napiyosunn."

"Uzanıp televizyon izliyorum senn?"

"Bende oturuyorum." Jay bana sor artık bakışı atıyor du.

"Jung."

"Efendimm."

"Yuna ile aradan bi şey var mı?"

"Yok ki neden sordun? Sanki bilmiyosun aramız bi şey yok." Son cümleyi söylemesen ölürdün mü Jung. Jaye gülümseyerek baktım. Jay'se bana seni sikicem bakışları atıyor du.

"Hiç soruyum dedim öylesine."

"Tamamm."

"Görüşürüz."

"Baii." Telefonu kapattık dan sonra Jaye döndüm.

"Param?"

"Ne parası piç zaten biliyomuşsun."

"Piçlik yapma lan paramı verr." Orta parmak çekmişti.

"Bir yerlerine girsin." Hiç takmadan telefona bakmaya başlamıştı. Kollarımı göğüsümde birleştirmiştim. Başımı Jake'in omzuna koyup onunla birlikte telefonuna bakmaya başladım. Jake bana ufak bi bakış attik dan sonra telefonuna geri dönmüştü.

Yemin ederim aklıma da bi şey yok yazıyım. Çok üşeniyorum yazmayana. Ama yazmaya da çalışıyorum. Neyeee oy verip yorum yapınnn plsss. Seviyom siziii