Ve Wattpad beni durdurmadı, Üvey, bazı değişikliklerle yeniden yayımda.
Taslakta çok kurgu barındırmamak için başka kaldırdığım bir kurguyu silerek üzerine yazdım, bu yüzden oy vermiş gözükebilirsiniz.
🕯️
"Güneş hanım, yemek hazır, sizi bekliyorlar." Diyen Ayten ablaya karşı hafifçe kafamı salladım. Odadan çıktığında aynadan kendimi süzdüm.
Gece'ler Türkiye'ye yeni döndükleri için bir parti vermek istemişlerdi. Aslında parti denmez, sadece bütün tanıdıkları bir araya toplamak istemişlerdi. Bende bunun için hazırlanmıştım.
Güneş.0: Gece'ye de bir Güneş lazımdır.
Gece.0: Güneş'e de bir gece lazımdır.
Deniz.0: Gece'mi bekletmez misin Güneş'ciğim.
Güneş.0: Gece'nin bekletilmemesi gerektiğini en acı şekilde öğrendin sanırım, Deniz'ciğim.
Bulut.0: Prenses.
Rüzgar.0: Gece'yi beklettiğin için fırçayı yiyen biziz.
Güneş.: En sevdiğim eniştem sana kıyamam, geliyorum hemen, iki saat lütfen.
Gököz.0: Yemeğe ineceksin umarım.
Yorumlar sınırlandırıldı. 27.028 kişi beğendi.
Aşağıya indiğimde bütün aileyi sofrada gördüm. Üvey babam ile annem iki yıl önce evlenmişlerdi, üvey babama ne kadar uzak olsam da çok iyi bir insan olduğunun bilincindeydim.
Gököz, Üvey babamın oğlu. Bulut, Gököz'ün kuzeni. Ve ben bu ikiliye deli gibi aşığım.
Gök ile Bulut çoğu zaman beraberlerdi, kavga ettikleri de çok an olurdu ama küs kaldıklarını hiç görmemiştim.
Gök arkadaş çevresinde eğlenceli bir tip olsa da, bana karşı biraz sert ve alaycıldı. Bulut ise pek sesini çıkarmazdı, onunla iyi anlaşıyorduk. İçtiğimiz zamanlar olmuştu ama o kadar kendimizden geçmiştik ki neler yaptığımızı hatirlamıyorduk, bizim götümüzü her seferinde Gök toplardı.
"Kızım, nereye gidiyorsun?" Diyen annem ile sandalyeye yerleştim.
"Gece'ler döndü biliyorsun, küçük bir partinin verecek bunun adına, oraya gideceğim." Dediğimde kafasını sallayarak beni onayladı.
"Bensiz partiye gidiyorsun öyle mi?" Diyen Bulut ile hafifçe güldüm.
"Gelsene sende." Dediğimde göz kırparak beni onayladığını belli etti. "Kalkalım o zaman." Dediğimde göz göze geldiğim Gök ile bir süre duraksayıp ayaklandım.
Bulut da ayaklandığında ben arkamı dönmüş kapıya ilerlemiştim. Kapıyı açtığımda bana yetişen Bulut ve onun yanında Gök'ü gördüm.
"Sen nereye?" Dediğimde alaycıl bir ifade ile sırıttı. Bana yaklaştığında bir adım geriledim.
"Küçük kız, kardeşimi, tek bırakmak istemedim." Dediğinde onunla aynı ifadeyi takındım.
"Bulut yanımda zaten." Dediğimde elimde ki arabanın anahtarını kaptı.
"İkiniz de çocuksunuz." Dediğinde kapıdan çıktı ve benim arabamın şoför koltuğuna yerleşti. Ona sinirle bakarken çantama baktım.
"Yukarıda telefonumu unutmuşum, sen geç arabaya geliyorum." Dediğimde Bulut çıktı.
Hızlı adımlarla Gök'ün odasına gittim. Masasının üzerinde gördüğüm motorunun anahtarı ile sırıttım. Çantamı boynuma geçirdiğimde hızlı adımlarla aşağı inmiş arka bahçede ki motoruna yerleşmiştim.
Gaza bastığımda ön bahçede olan arabamın ve onların tam yanından geçeceğimi bilmek beni havalandırıyordu doğrusu.
Arabamın yanından geçerken hafifçe yavaşladım. Gök gözlerini açmış kocaman bakarken Bulut sırıtıyordu. Dilimi çıkartıp Gök'e orta parmak çektiğimde son gaz gaza bastım.