Mike çok hızlı bir şekilde pedal çeviriyordu. Sonunda gelmişti eve. Herkes içerideydi. Yani Annesi çalışma odasında, babası televizyon karşısında uyumamaya çalışıyordu ve yukarı kattan yüksek bir sesle müzik sesi geldiğine görede abiside evdeydi. Hemen babasının yanına gitti. Babasının arabasını isteyecekti. Uykulu olduğu için başından atmak için arabayı vereceğinden emindi. Mike '' Hey, Ben sadece arabanı ödünç olarak alıp alamayacağımı merak ediyordum '' dedi ve babası uykulu bir şekilde ''anahtarlar evrak çantamın içinde'' diye ekledi. Mike, Mr.Acker'ın çantasından anahtarları alarak dışarı çıktı. Arabayı çalıştırdı ve okula doğru sürdü. Okulun arka tarafına malzeme odasının okulun yanında ki ormanlık alana açılan kapısının önüne park etti. İçeri girdiğinde, grubun uyandığını fark etti. Kevin '' Seni orospu çocuğu çabuk çıkar bizi burdan'' diyordu. Mike ise kendinden emin bir şekilde '' Sabırlı olun, çıkartıcam sizi burdan ama biraz daha uyumanız gerekiyor '' dedi. Mike tekrar spreyi sıktı ve gene hepsi bayılmıştı. Sonrada hepsini teker teker arabaya taşıdı. Yağmur başlamıştı. Arabaya binerek sürmeye başladı. Kasabanın çıkışına kadar sürdü. Evler iyice azalmıştı etrafta. Çevrede sadece benzinciler ve moteller vardı. En sonunda çok az bi şekilde sokak lambasının aydınlattığı bi otobüs durağı gördü. Kimse yoktu. Arabayı durdu ve arka koltuktan grubu tek tek durakta bulununan banka otturdu. 5 küçük kağıda şöyle yazdı '' Neler yapabileceğimi gördünüz. Bana bulaşacağınız zaman tekrar düşünün. Eğer ki beni şikayet ederseniz sonuçlara çok ağır katlanırsınız '' yazarak hepsinin cebine koydu ve arabaya binerek evine doğru gitti. Yolda giderken
*****
Mike, 3. tenefüs zilinin çalmasıyla sırt çantasını alıp sınıf kapısına doğru yöneldi. Kapıdan çıkacakken Mr.North'un sesiyle ilkildi. Mr. North, '' Mike bir dakika konuşabilir miyiz ? '' dedi. Mike birşey demeden Mr.North'un masasının yanına gitti. Mr. North sesinde ki uyarıcı tonuyla '' Mike, son bir haftadır derslerde seni takip ediyorum. Derslerine olan katılımın iyice düştü. Bu konuyu dersine giren diğer öğretmenlerinlede konuştum. Onlarda benimle hemfikirler. Lütfen böyle devam etme. Aksi taktirde bu konuyu ailenlede konuşmak zorunda kalırım. Neyse, dersini kaçırma. İyi dersler. '' dedikten sonra yüzündeki o kocaman gülümsemeyle sınıftan çıktı. Mike mırıldanarak lanet olsun diyerek sınıftan çıktı. Öğretmenlerinden hiçbir zaman böyle birşey duymamıştı. Eğer bu konu ailesinin kulağına giderse, herşeye kısıtlama getirirlerdi. Zaten Mike'ın varlığı ile yokluğu birdi. Çok sessiz birisi olmuştu herzaman. Mike koridorda giderken insanlara bakınıyordu. Herkesin yüzleri gülüyordu. Ellerinde broşürler vardı. Merak etmişti doğrusu. Kimse birşey bahsetmemişti Mike'a. Normal olanda bu ya zaten. Mike'a söyleyecek bir arkadaşı yoktu. Dolabı çıkış kapısının karşısında ki koridordaydı. Dolabından alması gereken kitapları vardı. Dolabına doğru giderken çıkış kapısının üzerindeki afişe takıldı gözü. Fransa Gezisi.