0.7

1.7K 51 2
                                    

Sınır:100 izlenme

____________________________

Furkan Yavuz

Taksi evimin önünde durduğunda Duru'yu kucağıma aldım.Ödemeyi yapıp eve girdiğimde kucağımdaki kızı odamdaki yatağa yatırdım.Gözleri kapalıydı.Uyurken o kadar masumdu ki saatlerce onu izleyebilirdim ancak Deniz'e de haber vermeliydim.

Telefonu alıp Deniz'e mesaj attım.

Furkan:Duru'yu buldum şuan bizim evdeyiz.

Deniz:Teşekkür ederim kardeşim hemen geliyoruz,iyi mi?

Furkan:Gelince görürsün.

Telefonu kapatıp Duruya baktım.Üzerindeki gömlek yukarı sıyrılmıştı.Siyah iç çamaşırı belli olurken yanına yaklaştım.

Gömleğim ucunu aşağı çekiştirip üzerini örttüm.
Kaşlarını rahatsızca çattı.Yatağa ağırlığımı vermeden oturdum ve saçlarını okşadım.O güzel saçlarının vişneli kokusu buraya kadar geliyordu.
Derin bir nefes alıp oturduğum yerden kalktım.
Onu daha fazla rahatsız etmesem iyi olurdu.

Dolabımdan bana ait olan gri eşofmanı çıkartıp yanına koydum.Uyandığında üzerindekiyle rahat hissedemeyecekti.Bu nedenle giymesi için bir şeylere ihtiyacı olacaktı.

Zil çalınca odadan çıkıp kapıyı açtım.Deniz hızla içeri girip odama girdi.Peşinden diğerleride girince kapıyı kapattım.Yavaş adımlarla odama ilerledik.

"İyi mi?"diye sordu Burak.Hepimiz gibi o da mahvolmuştu.

Başımı iki yana salladım.Kim olsa bunun ağırlıgını kaldıramazdı.Hele de Duru gibi narin bir bedene sahip olanlar.Belki de dünya onlar için fazla acımasızdı.

Odama vardığımızda hıçkırma sesleri duydum.Bunlar Deniz'e aitti.Hem öfkeli hem de bitikti.Kardeşinin yine yanında olamadığı için kendine öfkeliydi.

Daha fazla duramayıp odaya girdik.Yatağın bir ucunda kardeşinin saçlarını okşayan Deniz'in titreyen dudakları açıldı.Feryat eder gibi konuştu.

"Çok korkmuştur oğlum baksanıza,ağlamaktan gözleri şişmiş,burnu kızarmış."dedi.Hepimiz korkmuştuk ancak onun yaşadığı korku tamamen ayrıydı.
*
*
*
*
Saat gece 2'ye geliyordu.Gözüme bir gram uyku bile yoktu.Duru geldiğinden beri uyanmamış,Deniz ise onun yanında uyumuştu.

Yattığım yerden kalkıp mutfağa girdim.Sabah kahvaltısı ile duran karnım hafif açıkmaya başlamıştı.
Dolaptan kahvaltılıkları çıkartırken mutfağın kapısı açıldı.

"Furkan Abi..."mayışmış şekilde konuşan Duru'ya çevirdim bakışlarımı.Saçlarını toplamış,altına gri bir eşofman giymişti.Gözleri şiş,dudakları ve burnu ise kızariktı.

Benden utandığını belli ediyordu.Bu halleri ne kadar hoşuma gitse bile onu sıkmak istemiyordum.Uzun bir sürede böyle davranmam iyi olurdu.

"Duru,noldu?"diye sordum.
Kahvaltılikları masaya yerleştirmiş ekstra olarak çay suyu koyuyordum.

"Şey ben biraz acıktım..."dedi.Masaya iki çatal bırakıp gülümsedim.Ellerini aşağıda birleştirmiş yaramaz çocuklari andırıyordu.Tek sorun ne yaramazdı,ne de çocuk.

"Bunu söylerken utanmana gerek yok,sen yanlış bir şey yapmadın."dedim şefkatle.Bakışlarını bana çevirdi.
Titrek ve bir o kadar masum bakislıydı.

"Ben senden utanıyorum,sende..."cümlesini devam ettirmedi.Kendi kafasında verdiği savaş her ne ise onu yorduğu kesindi.

"Ben ona benzemem,onun gibi davranmam da istersen sen burada tek başına otur yemeğini ye ben içerde de yerim."dedim.

"Olmaz,tek kalmaktan korkuyorum."dedi hızla.
Elini tuttum ve sandalyeye oturttum.Önüne düşen saç tutamlarını kulağının arkasina yerleştirip yanağını sıktım.

"O zaman küçük cadı sen şimdi bekle bende bize yemek için bir seyler hazırliyim nasıl fikir,"
Biraz olsun gülümsediğinde arkamı dondüm.
"Bu arada dolapta senin çok sevdiğin bir şey var."dedim.

"Neymiş?"sesi heyecanlı bir çocuk gibiydi.İnsanı ister istemez gülümsetiyordu.

"Bilmem bak bakalım neymiş."

Sandalyeden kalktığını işittim.Biraz sonra buzdolabını açınca duraksadı.Sessizliği dikkatimi çekerken bakmak için arkamı döndüğümde göğsüme çarpan şey ile duraksadım.Kalp ritmim hızlandı.Öyle ki bu,dünyadaki en iyi histi.

Tekrar vişneli şampuan kokusu burnuma doldu.
Ellerim benden istemsizce havaya kalktı ve Duru'nun belini sardı.Onun elleri ise boynumu dolamıştı.Kafasını göğsüme gömmüş öylece bekliyorduk.Hafif uzaklaşıp parmak uçlarında doğruldu.Yanağımdan öptükten sonra dudaklarının arasında ince bir şeyler mırıldandı.

"Teşekkür ederim..."

🎁

Hepinizin ramazanını kutluyorum.Destek veren,yorum yapan herkese çok teşekkür ediyorum.Kitabımın önceki bölümlerinde çok yazım hatası olduğu gibi,aynı zamanda eksiklikte vardı.İleride final olduktan sonra düzelteceğim.

Tüm bunlara rağmen hala okuyan okuyucularım iyi ki varsınız.

Terbiyesiz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin