Kurtuluş

1.9K 117 18
                                    

İyi okumalarr <33

Medya : Çorapp

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn lütfen çünkü okunma sayımız gitgide daha da düşüyor maalesef.

Herneyse mutlu kalınnn <33

Bilgilendirme ; Kalın yazılar işaret diliyle konuşuluyor arkadaşlar.

__________________________

(Açelya'dan)

Eve geldiğimizde polisler çoktan gelmişti yanımda duran arabaları geçip evin girişine koşar adım ulaştım.

İçeri girip baktığımda Asena oturma odasındaki koltukların üstünde titreyerek oturuyor yanında olan bir polis de onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

Hemen kızımın yanına gidip ona sarıldım korkardı o yanlız olmaktan.
Başına birşey gelmesinden.

Sarıldım.

Öyle bir sarıldım ki tüm acılarını almak ister gibi bana anlatmadığı ama hep aklından geçen tüm acı düşüncelerini kendime çekmek ister gibi.

(Asena'dan)

Asena yanına gelen polislerle kendini güvende hissetmek istedi. En azından titremelerin azalmasını istedi.

Kriz geçirmek istemiyordu.

Artık kimse birşey yapamaz.

Polisler geldi. Polisler iyi onlar seni korur.

Sahi polisler tüm çocukları korurmuyudu?

Hepsine yetişebilirlermiydi. Ona yetişememişlerdi zamanında.

Olsundu. Şimdi iyiydi bu ona yeterdi.

Yanına gelen polisle başını kaldırdı.

Sert bir yüzü olan sakallı esmer bir adam yanına yaklaştı. Üzerinde Polis üniforması vardı.

Sıktığı kaslarını gevşetti. O bir polisti.

" Merhaba Barbaros ben öncelikle burada sana zarar verecek kimse olmadığını etrafın polislerle çevrili olduğunu bilmeni istiyorum."

Bu bilgiyi çabucak kabullenmek ister gibi kafamı hızla salladım.

Söylediği sözler içimdeki endişhe ve korkuyu bir nebze de olsa azaltmaya yetmişti.

Barbaros ;
"Sakin olmalısın. Titremelerini azaltmamız gerek." Dedi ve bir bardak su uzattı.

Evet sakin olmalıydım.

Suyu aldım ve tek dikişte bitirdim içerken titreyen ellerim yüzünden biraz üstüme dökülmüştü.

Sorun yok.

Polis ellerime baktı çok sıktığımı gördü yavaşça sanki korkutmak istemiyormuş gibi yaklaşıp ellerimi yine aynı yavaşlık la açtı.

Açarken hala sıkmaya devam ettiğim için zorlanmıştı.

Sıktığım için tırnak yaralarıyla dolu olan ve yer yer kanamış elime baktı.

Cebinden bir peçete çıkardı ve kanayan yerleri sildi.

Sana zarar verecek.

Hayır bana zarar vermeyecek. O bir polis diyerek susturdum içimdeki sesi .

Gözlerim yerde bir noktaya sabitlenmişken vücuduma aniden değen ellerle irkildim.

Baktığımda Anne'mdi. Bana sıkıca sarılıyordu tepki veremedim.

Arkasına baktığımda Uzun boylu yüzü kemikli esmer olan bir adam gördüm üzerinde Polis üniforması yoktu.

Annem ile birlikte gelmiş olmalıydı.
Anneme döndüğümde saçlarımı okşadığını ve birkaç soru sorduğunu gördüm.

Ne dediğini duymamıştım oda benim duygusuz bakan yüzümü fark etmiş olmalıki sadece sarıldı.

Bu haraketi bedenimin biraz daha rahatlamasını sağladı.

____________________

Barbaros ağabey yanıma gelmiş sorgumu alıyordu.

Aslında polis karakoluna gidilmesi gerekiyormuş ama Barbaros abi'nin izniyle burada ifademi alıyorlardı.

Tabii 2 3 güne kalmadan karakola gidip orayada ifade vermek gerekiyormuş.

Başımdan geçen herşeyi soğukkanlılıkla anlattım. Barbaros benim bu soğukkanlı halime şaşırmış olmalıydı.

Doğruyu söylemek gerekirse şaşırınca garip bir şekilde tatlı oluyordu. Sanki sert bakmaya programlanmış yüzünün programlarında sorun varmış gibi duruyordu.

Komikti.

Bende muhtemelen onlar gittikten herşey bittikten sonra akşam yatarken düşüncelerimle boğuşucaktım.

Bu sefer Annemi rahatsız etmezsem iyi olurdu. Kaç gündür hem mesaide hemde eve geç geliyordu. Benim için uğraştığını görmek beni hem üzüyor hemde içten bir mutlulukla doldurup taşırıyordu kalbimi.

30 40 dakika kadar sonrada Barbaros ağabey ve Polisler gitmişti. Polisler idlfademi alırken Annemin adama Alparslan dediğini duymuştum. Salona baktığımda sadece Alparslan denen adam, Annem ve ben vardık.

Anneme dönüp baktığımda çok gergin gözüktüğünü gördüm. Bu kaşlarımı çatmama sebep oldu. Bana sarılıp herşeyin geçeceğini söylerken bile bu kadar gerilmemişti.

" Anne ben odama çıkıyorum çorapla birlikte uyuyacağız işin bittikten sonra uyumadan önce kapıyı kitlemeyi unutma lütfen."

" Misafirimize de geldiği için teşekkür ettiğimi iyi geceler dediğimi söylersin. İyi uykular." Dedim.

Arkamı dönüp gidecekken Alparslan'ın ;

" İyi geceler küçük hanım rica ederim sanada iyi uykular." Dediğini duydum.

Demek işaret dili eğitimi almıştı bu beni nedensizce çok mutlu etti başka insanların benim konuştuğum alfabeyi anlayabilmesini hatta benimle konuşmalarını seviyordum.

Alparslan ağabey'den gözlerimi çekip bana miyavlayan Çorap'a baktım ayaklarımın orada gezip miyavladığını duydum.

Eğilip kucağıma aldım korktuğumu anlamıştı.

Belki de herşeyden çok o anlıyordu beni.

Alfabe gerekmeden ve hatta içimdeki en derin hislerimi.

Onu çok seviyordum.

Anlına bir öpücük kondurup merdivenlere doğru yürüdüm.

ASENAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin